Atina'da gece vakti. Motosikletimle şehir merkezine doğru yol alıyorum. Hava sıcaklığı sadece 10 derece olsa da soğuk havaya alışık olmayan Atinalılar için bu "Sibirya" soğuğu demek. Burnumda keskin bir koku, genzimde yanma. Zaman zaman öksürüyorum; gözlerimden yaşlar akıyor. Kent merkezinin en yüksek yeri Lycabettus tepesine çıkıyorum. Havanın bozuk olduğu günün ertesinde mutlaka güneşin açtığı Atina semalarında artık gözle görülür bir değişiklik var. Manzara 70'lerin Ankara'sıyla 80'lerin Atina'sını hatırlatıyor. Kentin üzerine kalın bir sis tabakası çökmüş. Atinalıları 30 yıl sonra yeniden ziyaret eden hava kirliliğine, ekonomik kriz nedeniyle devlet kasalarını doldurmaya çalışan hükümetin kalorifer dairelerinde kullanılan mazota ve doğalgaza getirdiği ek vergiler neden oldu. Maaşları kesildiği için türlü tasarruf yöntemlerine başvuran Atina'lıların çoğu, 2009'da litresi 0.50 eurodan satılan mazotun fiyatı 1.40 euroya çıkınca mazot almak yerine, geleneksel odun ve kömür sobaları yakmayı deniyor. Ancak hükümetin mazota ek vergiler koyması satışları frenledi. Böylece vergiden beklenen gelir, beklenen 1 milyar 100 milyon euronun çok gerisinde kaldığı gibi, Atinalıların çoğu soba ve şöminelere hucüm etti. Elektrikli sobalar ise zamlardan sonra ilgi görmüyor. "Odun yakma kültürünü" nesiller önce terk ettikleri köylerinde bırakan Atinalılar, "süs" olarak duran şöminelerde ya da odun sobalarında, her türlü tahta, kereste, boyalı - boyasız kapı, pencereyi yakmaya başladı. Bilinçsiz yakılan bu tahtalar bilim adamlarına göre, insan sağlığına zehirli moleküllerin yoğunlaşmasına ve atmosferin tehlikeli bir biçimde zehirlenmesine yol açıyor.
SOBA VE ŞÖMİNEYE DÖNÜŞ
Ne var ki, uzmanlara göre şömine ya da alışılmış bir odun sobası, o evin ancak yüzde 12'sini ısıtabiliyor. Yani, hükümet, vergilerden aradığını bulamadığı gibi, tasarruf olsun diye mazot yerine soba yakanlar da hem yeterince ısınamıyor, hem hava kirliliği yaratıyor. Ayrıca akaryakıt kaçakçılığı da artıyor. Atina'da şu anda gözlenen hava kirliliği, Avrupa Birliği (AB) tarafından da mercek altına alınmış durumda. AB normlarına göre hava kirliliğindeki karbonmonoksit oranı yüzde 35 ila 50 miligram arasında belirlendiği halde; Atina'nın bazı semtlerinde bu oran yüzde 250 miligramlara çıkmış bulunuyor. Hava kirliliği aynı oranda devam ederse, AB Komisyonu'nun Yunanistan'a üstüne üstlük bir de ağır para cezası kesmesi sürpriz olmayacak.
ESKİ ÂDETLERE MECBURİ DÖNÜŞ
Yunanistan'da hükümet mazota ve doğalgaza ek vergi getirince halk odun sobası kullanmaya başladı. Odun satışları arttı ancat halk sağlığı tehlikede. Bu yüzden atmosfere salınan zehirli moleküller Yunanlar'a rahat nefes aldırmıyor.