İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, AB zirvesi öncesinde ortak tutum belirlemek için Madrid'de toplandı.
Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Sanchez ve Conte, AB Komisyonunun önerdiği, 2021-2027 bütçesine bağlı olacak 750 milyar avroluk kurtarma fonunun AB zirvesinde koşul konulmadan kabul edilmesini istediklerini vurguladı.
Sanchez ve Conte, birbirlerini destekleyen benzer açıklamalarla, çoğunluğunun kredi olarak verilmesini talep ettikleri AB'nin kurtarma fonunun kabul edilmemesi halinde, bunun "Avrupa'da tek pazarın sonu" anlamına geleceği uyarısında bulundu.
Conte, toplantıdan çıkan sonucu şu sözlerle özetledi:
"Sanchez ve ben bir anlaşmaya vardık. Buradan güçlü bir mesaj vermek zorundayız. Şüpheli hareket edemeyiz, cesur olmalıyız. Salgından dolayı yaşanan ekonomik krize karşı Avrupa'dan güçlü bir karşılık alabilmek için tek yol bu. Ortak çıkar dediğimiz, Avrupa'nın ortak çıkarı. Sözünü ettiğimiz konu Avrupa tek pazarı. Eğer güçlü bir mesaj vermeseydik tek pazar yıkılır ve ekonomimiz dünyada daha az rekabetçi olur. Diğer ekonomilerde sert rekabet var. Bu yüzden Avrupa birlikte hareket etmeli. Bekleyecek vaktimiz yok. Temmuz ayı bitmeden, bu fon için çabalarımızı iki katına çıkarmalıyız. Acele etmek, anahtar kelime olacaktır."
Sanchez de Conte'ye benzer şekilde, "Temmuz ayı anlaşma ayı olmalıdır." diyerek, "Avrupa, salgının yarattığı büyük krize cevap vermeli. Bunun, Avrupa için tarihi öneme sahip bir cevap olması konusunda İtalya Başbakanı Conte ile aynı fikirdeyiz. Ekonomik toparlanma ve birlik, birlikte olmak zorundadır. Eğer birlik olmazsa, ekonomik toparlanmada olmaz." şeklinde konuştu.
AB'nin kurtarma fonundan en fazla payı alması öngörülen ülkelerden İtalya ve İspanya, en güçlü destek aldıkları Portekiz ile hafta başından itibaren ikili görüşmelerle temmuz ortasındaki AB zirvesi hazırlıklarına başlamıştı.
Kurtarma fonu için uzlaşma çabaları kapsamında Sanchez'in haftaya Hollanda Başbakanı Mark Rutte, ardından da İsveç Başbakanı Stefan Löfven ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile görüşmeler yapması öngörülüyor.
Söz konusu fona, Hollanda, Avusturya, İsveç ve Danimarka'nın daha sert koşullar getirilmesini istedikleri biliniyor.
