Bir zamanlar, seçimlerde sıkça kullanılan
"halk için, halkla beraber" sloganı vardı. Halk, genellikle
"yönetim dışı" kaldığı o günlerde bu slogan oldukça taraftar bulurdu. Seçimler biter, halk da unutulur, seçilenler kendi plan ve programlarını uygulardı. Ta gelecek seçimlere kadar bu durum sürerdi.
30 Mart yerel seçimleri için
Ayvalık'ta yarışa katılan 4 parti de çok iddialı. Başta,
Ayvalık için bir zamanlar
"Benim kalem" diyen
CHP olmak üzere
DSP,
MHP ve
AK Parti seçimi kazanacağını söylüyor.
DYP ile
HDP'yi de ihmal etmemek lazım. Partilerin açtıkları seçim büroları nedeniyle
Ayvalık bayraklarla donatılmış halde.
Cumhuriyet Caddesi bayraklardan geçilmiyor.
DSP seçim bürosu ile başlayan bayrak yarışı, caddenin merkezindeki
CHP ve daha sonra
MHP ile devam ediyor.
At Arabası Meydanı başlangıcında da
AK Parti seçim bürosu yarışa katılıyor.
PLATFORMUN DEKLARASYONU
Oldukça iddialı ve centilmence geçen seçim yarışı sırasında, geride kalmak istemeyen
Ayvalık halkı da seçimlere ağırlığını koymaya başladı.
"Türkiye'nin en büyük doğal parkı" olarak nitelenen,
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı için, ilçedeki
27 sivil toplum kuruluşunun temsilcileri tarafından oluşturulan
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Koruma Platformu adayların dikkate alması için bir deklarasyon yayınlandı. Kuzey Ege'nin bu nadide parçasının talan edilmemesinin istendiği deklarasyonun tüm adaylar tarafından kabul edilip imzalanması koşulu bulunmakta. İstekler ise şöyle sıralanıyor: * Adayların,
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı'na sahip çıkmaları, parkın her ne sebeple olursa olsun talan edilmesine, parkta ne adına olursa olsun yapılaşmaya, parkın imara açılmasına karşı durmaları; * Ekolojik bir belediyecilik anlayışını benimseyerek, yaşamı sadece insan odaklı gören yaklaşımın yerine, doğadaki tüm canlıların yaşam haklarını savunan ve bunu uygulayacak olan bir yaklaşımı benimsemeleri; * Tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkmaları;
* Ayvalık ve çevresinin doğasını yok edecek olan
RES, madenci ve diğer saldırılara karşı durmaları; * Çeşmelerden içilecek kalitede su akması sağlanarak, halkın pahalı içme suyuna yönelmesinin engellenmesi; * Kötü yakıtlar nedeniyle günden güne bozulan havamızın temizliğine önem vermeleri; * İç denizimizin temizlenmesi ve canlı yaşama tekrar kavuşturulması için her türlü önlemin alınması; * Doğal ve kültürel alanların korunmasını görev saymaları ve doğal yapımıza gelecek her türlü saldırıya karşı durmaları; * Şehir ulaşımında çevreci ve toplumcu çözümler benimsemelerini, bu nedenle bisiklet yollarına özel önem vermeleri; * Tohum Takas Şenliği ve ücretsiz fide dağıtımı gibi etkinlikler düzenleyerek doğal mirasımıza, tohumlarımıza ve yerli üreticimize sahip çıkacak projeler oluşturmaları; * Katılımcı bir belediyecilik anlayışı gereği, çevre mücadeleleri ve sorunlarında konuyla ilgili sivil toplum örgütleri ile dayanışma içinde olmayı, birlikte projeler gerçekleştirerek yaşam alanlarımızı savunmayı görev bilmeleri. * Seçim sürecinde verilen sözlerin geçici değil kalıcı olmasını, hizmet süreci içerisinde bunların hatırlanarak uygulanması için bu deklarasyonun adaylar tarafından kabul edilip imzalanması.
SES SOLUK ÇIKMADI
Deklarasyon yayınlanalı çok oldu ama yarışın favorisi 4 siyasi parti adayından ses seda çıkmamış. Bir
DYP adayı
Orhan Ayvalık ve
HDP adayı
Mehmet Tosunoğlu "Deklarasyonu imzalıyoruz" demiş.
CHP adayı
Rahmi Gençer,
DSP adayı
Mesut Ergin,
MHP adayı
Mehmet Siray ve
AK Parti adayı
Hakan Kayaalp'ten bir tepki gelmemiş. Adaylar, seçimle ve birbirleri ile rekabette o kadar yoğun bir çalışma içine girmişler ki,
Ayvalık'taki
27 sivil toplum kuruluşunun isteklerinin farkına bile varamamışlar.