Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TUBA KALÇIK İLE GÜNDEME DAİR TUBA KALÇIK

Ali Poyrazoğlu: AB arasındaki dayanışma maddiyattan ibaretmiş

Ali Poyrazoğlu, Covid-19 salgınının pek çok şeyi ortaya çıkardığını söyledi: Avrupa Birliği çıkmazda, İspanya ve İtalya’yı yalnız bıraktılar. Kimse kimseye yardım etmiyor. Demek ki aralarındaki dayanışma manevi değil, sadece maddiymiş

Usta sanatçı Ali Poyrazoğlu GÜNAYDIN'a çok özel açıklamalarda bulundu. 'İnsanoğlunun tüm bu olup bitenden ders alması gerekiyor, doğayla, dünyayla olan ilişkimizi yeniden gözden geçirmemiz lazım" diyen Poyrazoğlu, herkesin tüketme hırsından vazgeçmesi gerektiğini söyledi. Avrupa Birliği'nin sadece İspanya ve İtalya'yı değil birbirlerini de yalnız bıraktığını söyleyen sanatçı, Avrupa'nın büyük bir çıkmazın içinde olduğunu dile getirdi.

AVRUPA'DA BİRLİK YOK

Bildiğiniz gibi dünya ve ülkemiz, koronavirüs salgını ile mücadele ediyor. Tüm bu yaşananlar size ne düşündürüyor?
İnsanoğlunun tüm bu olup bitenden ders alması gerekiyor. Doğayla, dünyayla olan ilişkimizi yeniden gözden geçirmeli ve tüketme hırsından vazgeçmeliyiz. Ben mesleğim gereği ötekini düşünme, iletişim içinde olma, manen zenginleşme ve toplumla birlikte değişim hayalleri kurma peşindeyimdir hep. Umarım bu dönemde herkes içindeki sanatçıyı ortaya çıkarır ve ötekine elini uzatmayı, paylaşmayı dener. Tüm bu yaşananların insanlarda değişime yol açacağını umut ediyorum. İnsanoğlunun, hırslardan, ötekileştirmeden, ihtirastan vazgeçip empati duygusunu daha çok geliştirmeye ihtiyacı var. Yeniden kendimizi inşa etmemiz gerekiyor. Kimisi bunu yapacak, kimisi yapamayacak. Ülkeler için de öyle. Her şeye yeniden başlama, gözden geçirme ve anlamlandırma çağına gireceğimizi düşünüyorum. Küreselleşme artık yavaşlayacak ve daha farklı bir forma geçecek bence. Geçen sene dünya nüfusunun altıda biri yer değiştirdi, bu da yavaşlayacak. İnsanlar artık daha çok evlerinde, ülkelerinde kalacak. Her sistemin ve ülkenin A, B, C planı vardır. Dünya şu anda büyük bir kriz içinde. Umarım insanlar, ülkeler bu krizi fırsata çevirir. Ticari açıdan bütünleşmişti dünya ama bu yaşananlar büyük ülkeler arasında bir dayanışma olmadığını da bizlere gösterdi. Bakın Avrupa Birliği'ne. Birlik içindeki ülkeler bile dayanışma içinde değil.

O ÇOCUK HEP AKLIMDA

Mülteciler açısından da çok zor bir dönem. Sizin de yorumunuzu alabilir miyim?
İnsani açıdan çok zor bir süreç gerçekten. Türkiye 4 milyondan fazla Suriyeli'ye ev sahipliği yapıyor. Biz onlara kapılarımızı açarken, Yunanistan'ın ne yaptığını da gördük. Hepimiz televizyonlarda seyrettik Yunanistan'ın onlara yaptıklarını. Biz çok iyi kalpli ve yardımsever bir milletiz. Sınırda kalan mültecilere biz sahip çıktık yine. Avrupa'nın mültecilere karşı tavrı insanlık adına büyük utançtır. Denizde ölen çocuğun görüntüsü hayatım boyunca hafızamda kalacak. Çok acı bir karedir benim için.

C VİTAMİNİMİ EKSİK
ETMİYORUM, EVDE SPOR YAPIYORUM

Siz nasıl geçiriyorsunuz bu dönemi?
Evde tek başıma geçiriyorum bu süreci. Öncelikle, doktorların önerilerini dikkate alıyorum. Bağışıklık sistemini güçlendirici hap kullanıyorum. C vitamini de eksik etmiyorum. Çok iyi beslenmeye çalışıyorum. Ben yaz-kış spor yapan, yüzen bir insandım ama ne yazık ki şimdi bunu yapamıyorum. Onun yerine evde sporumu yapıyorum. Her şeye dikkat ediyorum. Alışveriş için bile dışarı çıkmamaya çalışıyorum.

BU SÜREÇ SEVGİLİLER VE EŞLER İÇİN FIRSATA DÖNÜŞMELİ

Evde nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Evden çalışmaya devam ediyorum, anılarımı yazıyorum. Yeni oyun hazırlığım var, onunla uğraşıyorum. Bol bol kitap okuyup film seyrediyorum. Haberleri takip ediyorum. Sporumu aksatmıyorum. Herkes bir şekilde evde sıkılmadan var olmanın koşullarını öğrenmeli. Aslında içinde bulunduğumuz süreç sevgililer ve eşler için bir fırsata dönüşmeli. Zor zamanlarda birlikte var olmanın sırlarını keşfetme fırsatı...

AVRUPA BÜYÜK ÇIKMAZDA

Avrupa Birliği, İtalya ve İspanya'yı yalnız bıraktı bu süreçte. Siz de buna katılıyor musunuz?
Avrupa Birliği sadece İspanya ve İtalya'yı değil, birbirlerini de yalnız bıraktı. Avrupa, büyük bir çıkmazın içinde şu anda. Dayanışma içinde değiller. Her ülke kendi krizini yaşıyor ama kimse, kimseye yardım etmiyor. Demek ki yıllardır söyledikleri gibi gerçek bir dayanışma ve birliktelik yokmuş Avrupa Birliği'nde. Aralarındaki ilişki sadece ticaretten ibaretmiş. Herkes gördü ki Avrupa Birliği'nde aslında manevi bir ortaklık yokmuş, maddi bir ortaklık varmış.

SANAT HİÇBİR
ZAMAN DURMADI DURMAYACAK

Küresel bir krizle karşı karşıyayız. Bu durum sanatı nasıl etkiler sizce?
Sanat hiçbir zaman durmadı. Tarihte de böyle büyük krizleri sanatçılar yakından takip ederek, üzerine düşünüp, filmler ve oyunlar yapmış, kitaplar yazmıştır. Bunlar yine devam edecek. Sanat, insanlığın utancını yüzlerine vurmaya devam edecektir geçmişte olduğu gibi... Bu kriz sonrasında da sanatçılar üzerine düşünüp eserler vermeye devam edecek.

İNSANOĞLU SALGINDAN DERS ALMAMAKTA DİRENİYOR

İçinde yaşadığımız bu sürecin insanoğluna verdiği en büyük ders nedir sizce?
Bu dönemden ders çıkarabilecek miyiz bilmiyorum. Televizyonlara bakınca pek ders alınacak gibi durmuyor çünkü. Hala sokaklarda, kol kola gezenleri, balık tutanları görüyorum. Görevliler insanlara yalvarıyor adeta 'Eve dönün, dışarı çıkmayın' diye ama dinlemeyen de bir kitle var maalesef. Bir de dışarı çıkmayıp, evlerde parti düzenleyenler var. Yaptıkları çok iyi bir şeymiş gibi bir de bu partileri sosyal medyada paylaşıyorlar. Anlamak mümkün değil bu insanları. Alacakları en büyük dersi almamakta direnen insanlar bunlar bence. Bu sürecin hepimize öğrettiği ise, insanoğlunun bu salgın krizine rağmen ders almamakta direnmesidir.

LÜTFEN KİMSE BU DÖNEMDE DEPRESYONA GİRMESİN

Peki salgın sizin psikolojinizi nasıl etkiledi?
Tedbirlerimi aldım elimden geldiğince. Korkutmuyor beni. Korkunun ecele faydası yok. Dikkatli davranırsak bu süreci atlatacağımıza inanıyorum. Kimse lütfen bu dönemde depresyona girmesin. Depresyon bir meslek değildir, ömür boyu yapılmaz. Baktın girdin, hemen çıkarsın. Umutlarımızı asla yitirmeyelim.

KENDİNİ YENİDEN İNŞA ETMEYE ÇALIŞANLARIN SAYISI ARTACAK


Koronavirüs krizinin ardından dünya sisteminde bir değişim öngörüyor musunuz peki?
Görüyorum ama zor olacak. Ekonomik çalkantılar geçene kadar böyle şeyler söylenir ama bu çalkantılar geçtikten sonra her şey eski tas, eski hamam şeklinde devam edecek gibi geliyor bana. Tarihteki olaylara bakarak böyle söylüyorum. Dünya Savaşları'na bakın, küresel ekonomik kriz sonrası dönemlere bakın... Böyle dönemlerden sonra ne yazık ki insanoğlu toptan bir değişim yaşamadı. O yüzden insanoğlunun böyle bir değişimi çok zor gerçekleştireceğini düşünüyorum. Bir değişim olacaksa da bu ancak bireysel düzeyde olacak. İnsana, doğaya bakışını değiştiren ve kendini yeniden inşa etmeye çalışan kalabalıkların sayısı artacaktır. Yani bu değişim toptan olmasa bile bunu isteyen ve hayata geçiren insanlar çoğalacaktır.

EMEKÇİNİN KOŞULLARI DEĞİŞMELİ

'Yaşa Sevgili Dünya' adlı bir kabare oyunu yazmıştım. Bu oyunda Nükhet Duru ve Korhan Abay'la birlikte oynuyorduk. Ben köşe başında kendini pazarlayan kadınla pazarlık eden ve onu daha ucuza kapatmaya çalışan bir adamı oynuyordum. Ve sürekli 'Ne kadar zor sizin yaptığınız bu iş' deyip, arkasından da 'Bu düzen değişmeli' diyerek onunla pazarlık yapıyordum. Orada da sürekli düzenin değişmesini isteyen ama hiçbir şey yapmayan adama sokak kadını için çok güzel bir cevap yazmıştım. 'Benim koşullarım aynı kaldıktan sonra düzen değişse ne olur?' manasına gelecek bir cümle söylüyordu. O kadar doğru ki... Emekçinin, işçinin ve ezilenlerin lehine değişmediği sürece dünya sistemi değişse ne olur, değişmese ne olur? Önemli olan onların koşullarının düzelmesidir.

BEBEĞİNE DOKUNAMAYAN DOKTORUN FOTOĞRAFI BENİ ÇOK ETKİLEDİ

Sağlık çalışanları için neler söylemek istersiniz?
Onlar birer kahraman. Canları pahasına insanlara şifa dağıtmaya çalışıyorlar. Büyük bir özveri ile yaşamlarını tehlikeye atarak insanlarımız için mücadele ediyorlar. Bir fotoğraf gördüm, beni çok etkiledi. Doktor bir baba, yeni doğmuş bebeğini camın arkasından görüp, seviyordu. Dokunamıyordu bile evladına. Düşünün, kendi hayatlarını hiçe sayarak bizler için gece-gündüz çalışıyorlar. Hepsi benim için kahramandır. Onlara çok şey borçluyuz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA