Fransa'da yayımlanan "Le Point" dergisinin geçtiğimiz yılın en iyi romanlarını seçtiği listede Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un da "Masumiyet Müzesi" adlı romanına yer verildi. Romanın konusundan bahseden kısımda romanda objelerin izinde bir aşk hikayesinin anlatıldığı belirtildi. Dergide ayrıca Pamuk için "Şüphe yok ki bugünlerde dünyanın en iyi yazarıdır" dendi. Biz de bu yorumu nasıl karşıladıklarını Türkiye'den yayıncılara ve edebiyat eleştirmenlerine sorduk.
'YARIN DA BİR BAŞKASI'
Semih Gümüş (Edebiyat eleştirmeni): Orhan Pamuk'un romanları Batı'da uzun zamandan beri farklı ve yeni pencereler açan romanlar olarak görülüyor. Bu tür yargıların öbür nedeni de öznelliktir. Değerlendirmeyi yazan bir kişi, demek ki kendi öznelliği içinde Orhan Pamuk'u böyle görüyor. "En iyi" gibi nitelemeler edebiyatta anlamsızdır elbette ama öznelliğimiz bizi böyle yargılar vemeye kolayca götürür. Le Point de bugün Orhan Pamuk'u böyle görmüş, yarın bir başkasını öne sürecektir.
'HAKSIZLIK EDİLMEMELİ'
Erdem Öztop (Turkuvaz Kitap): Dünyanın en iyi yazarı gibi bir unvan verilecekse, sadece bir yıl değil, her yıl çok satan olması gerekmez mi? Evet Orhan Pamuk önce Türk Edebiyatı'nın ve beraberinde artık Dünya Edebiyatı'nın çok satan, hatta en çok satan yazarları arasındadır. Ve bence de Türkiye'nin hatta dünyanın en iyi yazarları arasındadır. Ama tek isme indirgemek diğer iyi yazarlara da haksızlık edilmesine sebep olur.