Yaşayan
önemli entelektüeller arasında gösterilen ve bir ABD üniversitesi tarafından '20. Yüzyıl İkonu' seçilen Prof. Dr. Ali Mazrui geçtiğimiz hafta Başbakanlık Kamu Diplomasisi Kurumu'nun davetlisi olarak Türkiye'deydi. Şehir Üniversitesi ve SETA başta olmak üzere konferanslar verdi, Türkiye'de bulunan Afrikalı öğrencilerle buluştu. Ali Mazrui'yle kaldığı otelin lobisinde buluşup bir buçuk saate yakın sohbet ettik. Konuşmamızda geçen konuların hepsini burada aktarmak imkansız ama özellikle Afrika'nın dönüşümü ve Türkiye-Afrika ilişkileri hakkında yaptığı bazı tespitleri ana başlıklar altında aktarmak yararlı olacak. Mazrui'ye ilk olarak yeni dünya konjonktüründe Afrika'ya yönelen ilgiyi ve bu ilginin Afrika'nın yükselişinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını soruyorum. 'Afrika'nın yükselişi' tanımlamasını biraz abartılı buluyor ama onyıllar boyunca ihmal edilen bir kıtaya yönelik bu ilgi canlanmasını olumlu buluyor. Bunun bir nedeninin Afrika'nın kuzey ülkelerinde başlayan ve yayılan Arap Baharı olduğunu söylüyor. Arap Baharı'nı dikkatle izlenmesi gereken, tamamlanmamış bir devrim olarak yorumluyor. Afrika dışındaki Arap ülkelerinin diktatörlerden kurtulmakta henüz başarılı olamadıklarına dikkat çekiyor ve diktatörlerden kurtulan ülkelerde de henüz sürecin çok başlarında olunduğuna vurgu yapıyor. Sahara'nın güneyinde işlerin nasıl yürüdüğünü soruyorum. Mesela kendi ülkesi olan Kenya'da... "Geçen yıl Senegal Baharı'nın ipuçları görünmüştü ama Mali problemi, süreci kesintiye uğrattı. Kenya'da dört yıl önce yapılan seçimlerden sonra hükümet sonuçları kabul etmeye yanaşmadı ve sokaklar kan gölüne döndü. Yüzlerce insan öldü. Bu yılki seçimlerde de benzer bir demokratik sonuç ortaya çıktı. Hükümet yine kabul etmek istemedi ama bu kez işi sokağa dökmek yerine Yüksek Mahkeme'ye gitmeyi tercih etti. Küçük de olsa bu bile bir değişimdir," dedi.
NEO-KOLONYALİZME DİKKAT
Afrika deyince akla kolonyalizm geliyor. "İster istemez ben de bu kolonyalizmin ürünüyüm," diyor. "İlk karım İngiliz'di. Uzun yıllar ABD'de bulundum ve çalıştım. Çocuklarım da öyle." "Çocuklarınızdan biri İngiltere başbakanı olabilir," diye takılıyorum. "Obama, beyazların çoğunlukta olduğu bir ülkede seçilen ilk siyahi başkandı. ABD'yi Fransa ve İngiltere'nin takip etmesi şaşırtıcı olmaz," diye sürdürüyor şakayı. Kolonyalizmin ekonomik ve özellikle kültürel etkilerinin halen çok güçlü olduğunu belirtiyor. Afrika'da kültürel uyanışa dair bazı işaretlerin olduğunu ama kültürel değişimin çok yavaş gerçekleştiğini söylüyor. Ve kolonyalizmin yeni kılıklar altında, eskisinden daha güçlü bir biçimde varlığını sürdürdüğüne vurgu yaparak neo-kolonyalizme karşı uyanık olmaya çağırıyor. Türk dış politikasındaki değişim ve bu değişimin Afrika'ya yansımaları hakkında konuşuyoruz. Türkiye'nin kendi tarihinden ve dilinden uzaklaşması Afrika'dan da uzaklaşması anlamına geldi. Bir zamanlar Türkçe, Afrika elitlerinin diliydi Ama Türkiye'nin bile terkettiği bir dili başka coğrafyalarda yaşatmak mümkün olamazdı. Boşluğu Avrupalılar doldurdu. Oysa Türkiye için Avrupa'nın bir parçası olmaya çalışmak, onun içinde yer almak, Afrika'ya da Avrupalıların gözünden bakmak anlamına gelmiyordu." Şimdilerde oyunun değişmeye başladığına dikkat çekiyor Mazrui: "Türkiye atıl durumda olan potansiyelini kullanmaya başladı. Etki altında kalan değil etki altına alan; başkalarının peşinden gitmek yerine liderlik iddiasını ortaya koyan bir ülke haline gelmeye başladı." Bunun göstergesi olarak Afrika'nın güneyindeki ülkelerde açılan misyon şefliklerini ve giderek daha etkili olan Türkiye kökenli sivil toplum kuruluşlarını etkileyici buluyor. Bunun Türkiye için olduğu kadar Afrika için de olumlu olduğunu belirtiyor. "Türkiye bu konuda ekonomik bakımdan kendisinden daha güçlü ülkelerle rekabet halinde. Ama bölgeyle çok özel tarihi ve kültürel bağlara sahip olması onu avantajlı kılıyor. "Osmanlı sonrası dönemde kaçırılan fırsat yeniden yakalanabilir ve Türkiye, Afrika'da yeni bir medeniyetler ittifakı modeli oluşturabilir."
Ali Mazrui Kimdir?
Kenya doğumlu Ali A. Mazrui, lisans derecesini İngiltere'deki Manchester Üniversitesi'nden, yüksek lisans derecesini New York'taki Columbia Üniversitesi'nden, doktora derecesini Oxford Üniversitesi'nden aldı. Halihazırda New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde Küresel Kültürel Çalışmalar Enstitüsü Müdürü ve Kenya'daki Jomo Kenyatta Ziraat ve Teknoloji Üniversitesi'nde rektör. Bugüne dek birçok farklı ABD üniversitesinde öğretim üyeliği yaptı. Afrika Birliği'nin kuruluşuna etkin olarak katıldı, çalışmaları yürüten gruba başkanlık etti. 2005'te
Foreign Policy,
British Journal ve
PROSPECT, Mazrui'yi 'Yaşayan En Başarılı 100 Halk Entelektüeli' arasında gösterdi. Lincoln Üniversitesi tarafından 20. Yüzyıl İkonu' seçildi. 2007'de Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) ve Afrika İletişim Birliği tarafından 'Yaşayan Efsaneler' ödülüne layık görüldü.