Hayatımızın büyük bölümünü evimizden çok işimizde geçiriyoruz. Bilinenin aksine evimizdeki mutluluk, işimize yansımıyor, ama işimizdeki mutluluk ev hayatımıza yansıyor. Bunu ben değil, 20 yıldır meslek seçimi ve kariyer danışmanlığı yapan Sunay Karamık söylüyor. Dahası da var. Türkiye'de çalışanların yüzde 80'i işinde mutsuz. Sabancı Üniversitesi'nin bir araştırması bu tezi doğruluyor. Geçtiğimiz yıl üniversite sınavlarında en başarılı olan ilk beş bin gencin yüzde 65'i, bu yıl sınavlara tekrar girmiş. Nedeni, seçtiği bölümü sevmemesi! Geçtiğimiz hafta LYS sonuçları açıklandı. Şimdi gençler, gelecekleri hakkında önemli bir karar verip, hayatlarını yönlendirecek mesleği seçecek. Montaigne'in çok sevdiğim bir sözü var: "Hedefini bilmeyen gemiye, hiçbir rüzgar yardım edemez." Bu hafta hedefini belirlemekte zorlanan üniversite adayları için usta bir kariyer planlamacı olan Sunay Karamık'la konuştum.
Çalışanların sadece yüzde 20'si işinden memnun
- Gençlerin üniversite seçiminde yaşadıkları en büyük zorluk nedir?
- Ne istediklerini bilmemeleri. Dünyada zaten cevaplanması en zor iki soru var: 'Ben kimim?' ve 'Ne istiyorum?' Anadolu gençliğinin bilgiye erişimleri az. O yüzden büyük şehirden gelen, konunun uzmanıyla birebir sıcak temasları çok farklı. Kendilerini tanımıyorlar, ne istediklerini bilmiyorlar. Meslek seçiminde son derece rastlantısal bir şekilde yol alıyorlar. Kariyer hayatlarına geriden başlıyorlar.
- Türkiye'de iş hayatında mutlu olan kişi sayısı ne kadar?
- Dünyada bir ortalama var. Çalışanların sadece yüzde 20'si işinden memnun. Evimizdeki mutluluk, işimize yansımıyor, ama işimizdeki mutluluk, eve yansıyor. Ya da işimizdeki mutsuzluk, eve yansıyor. İnsanın kendini gerçekleştirme alanı, ağırlıklı olarak iş hayatı. O yüzden doğru meslekte, doğru ortamda çalışması, kişinin kendini gerçekleştirmesi ve mutlu olmasını sağlıyor. Bu da aslında kişinin hayatının tüm alanlarındaki mutluluğuna yansıyor. Biz 'İşteki mutluluk, eşittir sürdürülebilir kalkınma,' diyoruz. Sürdürülebilir kalkınmanın dört ayağı var. Biri de mutlu ve huzurlu toplum. Bunun da temeli işinde mutlu olmak!
- İşinde mutlu bireyler yaratmak için nelere dikkat edilmeli?
- Öncelikle çocuklarımızı iyi tanımalıyız. 13 yaşından itibaren ilgi alanlarına göre onları yönlendirmeliyiz. Meslek seçiminin temelinde üç unsur var: Bilgi, beceri ve ilgi. Türkiye'deki sistem, bilgi bazlı. Asıl önemli olan yetenek. Kariyeri bir uçurtma olarak düşünün. Uçurtmanın kendisi yetenek, ama ilgi rüzgar. Rüzgar olmadan o yeteneği yükseltmen mümkün değil. Bu yüzden ilgi, her zaman birkaç adım önde. Gencin neye ilgisi olduğu. çocukluğundan itibaren bilinmeli.
AİLE, ÇOCUĞUN İLGİSİNİ GÖZLEMLEMELİ
- İş hayatında rekabetin artması, yeni teknolojiler, iş sahalarının artması, gençlerin kafasını karıştırmıyor mu?
- Karıştırıyor. O kadar çok data var ki, doğru kararı vermek zor. Bu yüzden adım adım farkındalığımızı yükselterek karar vermek lazım. Becerileri gözlemlemek ilk adım. Beceri ve ilgi keşfedilmeli. Ama en belirleyici olan ilgi. Çocuğun ilgisi, motivasyonu, ailesi tarafından gözlemlenmeli. Kararlarımızı üç şekilde alırız: Akıl, kalp ve denge. Şimdiki kuşak, nasıl yaşamak istediğini bildiği için iş hayatını, araç olarak görüyor. Biz hep amaç olarak gördük.
- Y kuşağı mı?
- Evet. Onların istekleri, yaşam tarzları var. Bunu sağlamak için de arada çalışmaları gerekiyo. O yüzden yakın zamanda dönemsel çalışma tarzı revaçta olacak. Altı ay çalışacak, altı ay çalıştığını harcayacak. Meslek seçiminde bilgi, beceri ve ilgi doğrultusunda meslek seçimi yapmak gerekir. Üniversite sınavı, bilgiyi ölçüyor. Türkiye ve dünyada üniversite mezuniyeti bir kişiyi meslek sahibi yapmıyor. Üniversite mezunlarının yüzde 85'i mezun oldukları bölümden farklı bir işe giriyor.
- Şu an tercih yapmak zorunda olan üniversite adaylarına ne önerirsiniz?
- Üniversite yılları, gençliğin en güzel dönemi. Bunu bir sorun yumağı olarak görmektense, bu sürece 'Hayatımın güzel dönemine başlıyorum,' şeklinde yaklaşsınlar. İlgi alanlarını, becerilerini, istedikleri okulları, alt alta yazsınlar. Kampus hayatı mı istiyor? Şehir içinde bir üniversite mi? Öğrencilik hayatının nasıl bir fiziksel çevrede geçmesini istediğine bile bakılmalı. Maddi koşulları uygun değilse, hangi üniversitenin burs imkanının fazla olduğunu araştırmalılar. Bölümlerle ilgili mutlaka motivasyonel bazı meslek seçim egzersizi yapılmalı.
Güzelliği takdir edilsin diye, fotoğrafçı olmak isteyen var
- Motivasyonel bazlı meslek seçim egzersizi nedir?
- Bunu www.kariyerharitam. com adlı internet sitesinde gençlere anlatıyorum. Gençlerin bu kararsızlıklarını, bilgisizliklerini görünce araştırdım ve motivasyonel bazlı dünyada, en çok kullanılan meslek eşleştirme envanterini Türkiye'ye getirdim. Gençler burada 71 soruya cevap veriyor ve sistem, onların hem kişilik analizlerini çıkartıyor hem de 900 meslekle eşleştiriyor.
HANGİ MESLEĞE UYGUNSUN?
- Peki, bu motivasyonel meslek seçimi analizini kaç yaşından itibaren yapmak lazım?
- 13 yaşından itibaren yapılabilir. Bu tür analizler, gençlerin meslek seçimi hakkında karar verme süreçlerinde, önemli destek elemanlarından biridir. Hangi mesleklere uygun olmadığınız dahi ortaya çıkar. Eğer bir genç, masa başında çalışmak istiyorsa, matematik becerisi yüksekse, finans ve muhasebe, daha uygun olabilir. Ama çeşitlilikten, insan ilişkilerinden, farklı projelerden ve maceradan hoşlanıyorsa, belki satış pazarlama ya da halkla ilişkiler gibi organizasyon işleri onun için uygun olacaktır. Nasıl bir iş hayatı hayal ediyorsa, o iş hayatını sağlayacak bir bölüme girmesi önemli. Avrupa ülkelerinde de çalışanların yaklaşık yarısının mezun oldukları bölümlerden farklı meslekler seçtiğini görüyoruz. Bu yüzden bilgi, beceri ve motivasyon çok önemli. Bir danışanım, çok güzel bir genç kızdı. Üniversite sınavına girmiş, puanı da açıklanmak üzereyken 'Fotoğrafçı olacağım,' diye tutturmuş. Anne babası telaşa kapıldı. Birkaç seans sonra ortaya çıktı ki bu genç kız,s aslında o güzelliğinin takdir edilmesini, fotoğrafının çekilmesini istiyor. Bunu dillendiremediği için de fotoğrafçı olmak istiyor. Seansların sonunda Sabancı Üniversitesi İşletme Bölümü'ne girdi. Şu an çok mutlu. Anadolu'daki öğrencilerin bu bilgiye daha çok ihtiyacı var. Ne yazık ki Türkiye'de meslek seçilmiyor, iş seçiliyor.
- Ne demek bu iş seçmek?
- Maaş alacak bir işe giriyor, daha sonra onu beğenmiyor 'Bana uygun değil,' diyor, başka bir işe geçiyor. Deneye yanıla mesleğini yapmayı öğreniyor, sevdiği işi keşfediyor. Oysa deneme yanılma yöntemiyle olmamalı. Günümüzde iş piyasaları, uzmanlaşma ve derinleşme istiyor. İlk uzmanlaşan kişi, önde olacak. Başarı eşittir, para değil. Başarı eşittir, meslek aşkı. Çünkü işini severek yapan, para kazanır. Bu yüzden kararınızı etki altında kalmadan verin.