Yurdum
insanının çayla tanışıklığı bir İngiliz kadar eski olmasa da, çayla olan muhabbeti çok daha derin. Çay bizim için evin babasının "Hanım çayı koydun mu?" demesiyle attığı işaret fişeğidir ya da aniden gidilmeye karar verilen akrabaya son dakika uyarısıdır: "Çayı koyun yenge, geliyoruz!" Ayrıca çay mütevazı sofraların da her daim yarenidir. Sabah işe gitmeden ayaküstü ısırılan simidin de yanındadır, gece yarısı kaçamağımız ekmek arası peynir, domatesin de.
MediaCat dergisinin son sayısında çayla bu derin muhabbetimizin nasıl farklılık gösterdiğini görüyoruz. FikriMühim adlı şirketin 70 ilde 18 yaş üstündeki tüketicilerle yaptığı araştırma; ülkemizde kadınların bitki çayını, erkeklerin ise siyah çayı daha fazla içtiğini ortaya koyuyor. Yaş gruplarında ise gençler bitki çayını, orta yaş grubu ise siyah çayı diğer yaş gruplarından daha fazla tüketiyor. Günlük çay tüketim miktarımız ise ortalama 4.6 bardak. Bu oran erkeklerde 5.02 bardak, kadınlarda ise 4.37. Siyah çay ve aromalı siyah çayı gün içinde daha çok tüketiyoruz, bitki çaylarını ise siyah çaya nazaran daha az tercih ediyoruz.
SİYAH ÇAYI DEMLEME SEVİYORUZ
Son yıllarda poşet çaylar daha yaygın kullanılsa da siyah çay tiryakileri hâlâ demleme çayı, poşet çaya tercih ediyor. Siyah çaya aromayı ekleyince ise işler değişiyor, aromalı çayda demlik poşet daha çok tüketiliyor. Evli çiftlerin tercihi demleme çaydan yana, bekarlar ise işin biraz kolayına kaçıp poşet çaya yöneliyor.
ERKEKLER İŞTE, KADINLAR EVDE İÇİYOR
Çayı evde ya da dışarıda içme tercihlerimiz de değişiyor. Kadınlar çayını daha çok evde içmeyi tercih ederken, erkekler çoğunlukla iş yerinde içiyor. Ev hanımlarının ev dışında çay içme oranı ise yüzde 17 gibi düşük bir oran. Çayı satın alırken de tercihlerimizde çayın fiyatı değil, tadı ve aroması belirleyici oluyor.
ÇINAR ÜNSAL