Futbolseverler için beklenen an geldi ve yaklaşık dokuz ay sürecek olan Süper Lig, önceki gün start aldı. Baştan söyleyelim yaz sezonu boyunca yapılan iddialı transferler nedeniyle lig mücadelesinin geçen yıla göre çok daha renkli geçeceğini söylemek hiç de zor değil. Tabii her taraftar kendi takımının şampiyon olmasını istiyor. Ama öte yandan bu uzun ve zorlu mücadelede ter dökecek dünya yıldızlarını rakip takımda da olsa göz ucuyla izlemek bir başka zevk olsa gerek. Aslında ses getiren transferler Türkiye için ilk değil... Bu ülkeye Hagi de geldi, Anelka, Drogba, Guti Hernandez de... Fakat hiçbirini aynı sezonda bir arada görememiştik. 2015 yazını yıldız yağmuruna çeviren esas unsur aslında Galatasaray-Fenerbahçe rekabeti... Geçen yıl dördüncü yıldız yarışı çok çetin geçti ve bu yarışı kaybeden Fenerbahçe, taraftarıyla arasını transfer döneminde düzeltmek için gözünü kararttı. Robin van Persie ve Nani'yle bunu başardı da denilebilir. Galatasaray ise şampiyonluğa rağmen taraftarın baskısıyla Lukas Podolski'yi renklerine bağladı. Beşiktaş ise kendi yıldızı Demba Ba'yı satmışken iki rakibinden altta kalamazdı. Mario Gomez gibi bir golcünün getirilebilmesi, Quaresma'nın geri dönmesi büyük olaydı. Samuel Eto'o'nun Antalyaspor'a transferi de... Taraftarların biraz küskün olduğu, tribünlerden uzaklaştığı bir dönemde bu transferler ligin üzerindeki ölü toprağını atacağı benziyor. Hareketlenen ligi SABAH spor yazarı Gürcan Biliç şu sözleriyle özetliyor: "Gelen yıldızların hemen hepsi son duraktalar. Müthiş bir kariyerleri var. Geçen sezon boş kalan statların tekrar dolacağının habercisiler. Gomez, van Persie ve Eto'o gibi gol kralları sahada olacak. Nani ve Podolski gibiler gol bölgesinin ekstra oyuncuları. Yani bizi müthiş bir şov bekliyor." Bize müthiş bir şov sunacak bu futbolcuların kariyerlerini ve aldıkları astronomik ücretleri artık hepimiz az çok biliyoruz. Peki, hayat hikayelerini, kişiliklerini ne kadar biliyoruz? Ev hayatları nasıl, hangi yemekleri severler, nasıl bir çocukluk geçirdiler? İşte ligimizin yıldız futbolcuları hakkındaki ilginç detaylar...
ROBİN VAN PERSİE
Masa tenisi ve dartta da başarılı
Golcü futbolcunun annesi Josee Ras bir ressam, babası Bob ise bir heykeltraş.
Robin van Persie'nin eşi Bouchra, Fas asıllı bir Müslüman. Henüz 20 yaşındayken evlenen çift evlilikleri esnasında çok zor bir olay da atlattı. 2005 yılında bir striptizcinin Van Persie'ye tecavüz suçlamasında bulunmasıyla zor günler geçiren çift, Robin'in aklanmasının ardından 11 yıldır evliliklerini sürdürüyor. Bu olay esnasında yıldız futbolcu iki haftayı hapishanede geçirdi. Eşini o dönem terk eden Bouchra ayrılığa dayanamayıp futbolcuyu affetti.
Robin van Persie, sadece iyi bir futbolcu değil, komple bir sporcu... Masa tenisinde oldukça iddialı, ayrıca dart oynamayı da çok seviyor.
Gençken sol açık olarak görev yapan van Persie, yaşı ilerledikçe forvet hattına geçti.
O da '20 numara'ydı... Manchester United'a transfer olduktan sonra ilk olarak 20 numarayı aldı çünkü o yıl kulüpte 20. şampiyonluğu almak istiyorlardı. 20 numarayı giydiği sezon United, 20. lig şampiyonluğunu elde etti. Fenerbahçe'nin amacı da bu sezon 20. şampiyonluğa ulaşıp Galatasaray'ı yakalamak...
Feyenoord'da bir dönem Fenerbahçe'nin de yıldızları arasına giren Pierre van Hooijdonk ile birlikte oynayan Robin van Persie, o dönem çömez olmanın sıkıntılarını da yaşamıştı. Feyenoord efsanesi Van Hoojdonk, onu masaj masasından kaldırıp yarım saat sıra bekletmişti.
Koyu bir Fenerbahçe taraftarı olan Sinan Akçıl, Robin van Persie için "Çok önemli bir transfer. Arsenal'den beri takip ettiğim bir futbolcu. Bir keresinde üzerimde van Persie formasıyla Arsenal- Chelsea maçını izlemişliğim de var. Fenerbahçe'ye çok şey katacak. Gollerini geçtim, kulübede oturması bile takımın ve ülke futbolumuzun değerini yükseltir. Diğer önemli yıldız oyuncuların da böylece Türkiye'de oynama tereddütleri yok olur" yorumunu yapıyor.
LUİS NANİ
Altı akrabasıyla aynı odada uyuyordu
Nani'nin annesinden dokuz, babasından ise beş kardeşi var... Babası Domingos henüz beş yaşındayken doğduğu yer olan Yeşil Burun Adaları'nda tatile gidip bir daha hiç geri dönmemiş. Nani'nin annesi Maria do Ceu ise 12 yaşında Portekiz'i terk edip Hollanda'da yaşamaya başlamış. Nani, teyzesinin evinde yaşarken bir odada altı akrabasıyla birlikte uyuyordu.
Nani çocukluk yıllarını "Meyve ve diğer yiyecekleri çalarak karnımızı doyururduk. Kötü yollara saptığım oldu ama her zaman doğru yola dönmeyi bildim" diye anlatıyor.
Gerçek adı Luis Carlos Almeida da Cunha olan Nani'ye bu lakap ablası tarafından takılmış.
Futbola 14 yaşında Real Massama'da başladığında kulübü ona önce yiyecek verip kimlik çıkarmasına yardımcı olmuş.
Nani, Lizbon doğumlu olmasına rağmen çocukken şehrin dev ekipleri Benfica ve altyapısından yetiştiği Sporting yerine Porto'yu destekliyordu. Kahramanı ise Luis Figo'ydu.
Bekar olan Nani, özellikle Londra günlerindeki çapkınlıklarıyla tanınıyor. Portekizli yıldız, İngiliz tabloid basınının ilgi odağı olmuştu.
PODOLSKİ
Eşinin yemekleri evde onu bekliyor
Podolski iki yaşındayken ailesi Polonya'dan göç ettiği için Almanya'da büyüdü. Milli takım seçimi için çifte vatandaşlığından vazgeçmek zorunda kalan Poldi, Almanya'yı seçti ve milli takım tarihinin en golcü isimleri arasına girdi.
Alman yıldız, spor ve eğitime ulaşma imkanı olmayan çocuklar için Lukas Podolski Derneği'ni kurdu. Bunda Polonyalı göçmen bir aile olarak fakirlikle geçirdiği günlerin etkisinin büyük olduğunu belirtiliyor.
2011 yılında Monika Podolski ile dünya evine girdiğinde üç yaşında Louis Gabriel adında bir çocukları vardı. Lukas, Monika ile tanıştığında henüz 18 yaşındaydı. n Köln kulübü Lukas için büyük bir anlama sahip... Öyle ki kendisi kulübe olan sevgi ve saygısını ifade etmek için sol koluna kulübün logosunun dövmesini yaptırdı.
2012 yılında Kölnlü bir müzik grubu olan Brings'in albümünde Hallelujah şarkısını söylemişti.
Şu sıralar yoğun bir tedavi süreci geçiren Michael Schumacher'in yakın arkadaşı. Schumacher kendisini o kadar seviyormuş ki Podolski'nin bazı fotoğraflarını neredeyse 1000 euro vererek satın aldığı olmuş. Podolski de Schumi'nin Almanya'daki hiçbir yarışını kaçırmıyormuş.
Sarı-kırmızılı takımla anlaşma imzalamadan önce Türkiye sevgisiyle ilgili sinyaller veriyordu. Kemer'de çay ve ekmekle kahvaltı ederken fotoğraflar paylaşan futbolcunun çay merakını bilmeyen kalmadı. Ayrıca Türkiye'ye gelmeden önce de kebap yerken basında yer alan kareleri mevcut. Arsenal'de oynadığı dönemde de milli takımdan yakın arkadaşı Dortmundlu Kevin Grosskreutz'la dönerine iddiaya girdi. Kısacası Türk mutfağı futbolcunun şüphesiz favorileri arasında...
Güzeller güzeli eşi Monika Podolski utangaçlığıyla biliniyor. Muhteşem bir ev kadını, iyi bir aşçı olarak nam salan Monika her gün eşine yemek hazırlıyor ve onu evde bekliyor. Nicole Kidman hayranı olan Monika, yemek yapmadığı zamanlarda ise film izlemeyi ve Katy Perry dinlemeyi seviyor.
Podolski şüphesiz birçok Galatasaraylı taraftarın maçları canlı izlemesinde etkili olacak. Örneğin koyu Galatasaraylı Okan Kurt, "Takım oturmuş kadrosuna Podolski takviyesi yaparak yerinde transfer gerçekleştirdi. TT Arena'da yıldız futbolcuyu ve muhteşem gollerini izlemek için sabırsızlanıyorum" diyor.
Spor yorumcusu Levent Tüzemen, "Alman Milli Takımı ve Hollanda Milli Takımı'nın iki yıldız futbolcusu van Persie ve Podolski'nin Türkiye'ye gelmesi futbolumuzun marka değerine katkı sağladı. İkisinin de golcü özellikleri var. Fenerbahçe-Galatasaray yarışında iki yıldızın rekabeti izleyenlere büyük keyif yaşatacak" yorumunu yapıyor.
QUARESMA
Lakabı 'Küçük Çingene'
Yeniden Beşiktaş'a dönen yıldız futbolcunun lakabı üst düzey bir arabaya ve normalde kullandığı 7 numaralı formaya gönderme olarak Q7. Futbola başladığı Sporting altyapısında o dönemki teknik direktörü ona 'çingene' anlamına gelen Mustang O Cigano lakabını taktı.
Cristiano Ronaldo'nun Manchester United'a gittiği yıl o da Barcelona'ya transfer oldu. Portekiz'deki birçok otorite, Quaresma'yı iki yaş büyük olduğu Ronaldo'dan daha önde görüyordu. İki oyuncu Portekiz U-21 Milli Takımı'nda birlikte oynamış, Quaresma 7, Ronaldo 11 numaralı formayı giymişti.
2010 yılında Beşiktaş'a 7 milyon 300 bin euro'ya transfer olan 31 yaşındaki yıldız futbolcu Süper Lig'deki ilk golünü Karabükspor'a attı.
Annesi tarafından Roman kökenli olan futbolcunun Portekiz'deki lakabı Ciganito yani 'Küçük Çingene.'
Quaresma, gece hayatıyla adı anılan isimlerden olsa da bilinenin aksine alkol kullanmayan oyunculardan biri.
Spor yorumcusu Erman Toroğlu bu yılki yıldız transferler arasında en başarılı olanın Quaresma olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Quaresma duygusal biri. Gittiği yerde Türkiye'deki ilgi, alakayı bulmadı ve mutsuz oldu. Bu yıl en büyük başarıyı onun göstereceğini düşünüyorum."
MARİO GOMEZ
Saçına düşkün golcü
Beşiktaş'ın yeni yıldızı kendisine ait internet sitesinde tuttuğu blog yazılarıyla tanınıyor ve kendisine dair maç haberlerini ve görüşlerini bloğundan paylaşıyor.
Almanya Milli Takımı için oynamış olmasına karşın Mario Gomez'in babası Granadalı bir İspanyoldu. Gomez, babasının ülkesini tercih etmeyip Almanya'yı seçti.
Lakabı 'Torero', İspanyol kökenlerine gönderme yapan bir benzetme ve boğa dövüşçüsü anlamına geliyor. Bir diğer lakabı da golcülüğüne gönderme yapan 'Bay Güvenilir.'
Saçlarına olan düşkünlüğüyle tanınıyor. Bazı tabloid gazeteler Alman yıldızın "berberde uyuduğu" yönünde esprili benzetmeler yapıyor.
Boş zamanlarında yine spordan vazgeçemiyor. Gomez'in en büyük hobisi tenis oynamak...
SAMUEL ETO'O
400'ün üzerinde cep telefonu var
Samuel Eto'o, kariyerinin ilk döneminde Fransa'ya illegal yollardan girerek kulüp aradığını itiraf etmişti. Birçok Fransız kulübü onu kimliği olmadığı gerekçesiyle reddetmiş ancak Eto'o daha sonra Real Madrid altyapısına gitmeyi başarmıştı.
Kamerunlu yıldız çok uzun süre forma giydiği İspanya'da vatandaşlık almış birisi.
2011 yılında Anzhi ile yılda 20.5 milyon euro garanti ücret, gol başına 20 bin euro bonusluk sözleşmeyle Eto'o, o yılın dünyada en çok kazanan futbolcusu olmuştu.
Real Madrid, Barcelona ve Inter için oynayabilen üç futbolcudan biri... Diğer iki isim Luis Figo ve Ronaldo.
Sıkça değiştirdiği arabalarının yanı sıra cep telefonu koleksiyonuyla da biliniyor. Kamerunlunun koleksiyonunda 400'ün üzerinde cep telefonu var.
Futbolcunun Fildişi Adaları'ndan olan eşi Georgette Eto'o en güzel futbolcu eşleri listesinde her daim başı çekiyor. Çift nişanlandığında Samuel Eto'o'nun Georgette'ye aldığı 500 bin pound'luk yüzüğü de büyük yankı yaratmıştı.