Angıolello, Giovanni Maria kimdir ?

1451 yılı civarında Vicenza'da doğdu. Soylu bir aileye mensuptur. Fâtih Sultan Mehmed'in Eğriboz kuşatması sırasında (1470) kardeşi Francesco ile birlikte Türkler'e esir düştü. Kardeşi idam edildi, kendisi ise İstanbul'a getirilerek Fâtih'in oğlu Şehzade Mustafa'nın yanına verildi. Şehzade Mustafa'nın Konya'da ikameti dolayısıyla bir müddet orada kaldı ve şehzadenin Akkoyunlular'a karşı yaptığı bazı savaşlara katıldı. Şehzade Mustafa'nın ölümünden (1474) sonra İstanbul'a getirildi. Burada bazı devlet hizmetlerinde bulundu ve maliye ile ilgili önemli bir dairede görev yaptı. 1475-1481 yılları arasında hizmet gördüğü bu dairede özellikle para konularındaki bilgisiyle dikkati çekti. Ayrıca Fâtih'in Kırım, Arnavutluk, Boğdan ve Bosna seferlerine şahit oldu. Fâtih'in vefatından sonra II. Bayezid'in hizmetine girdiyse de 1488'de ülkesine döndü. Bu dönüşünün sebebi hakkında eserlerinde bilgi vermemektedir.

Angiolello ülkesine döndükten bir süre sonra İran'a gitti (1507) ve orada yedi yıl kaldı. Ancak onun Venedik Cumhuriyeti'nin elçisi olarak mı, yoksa bir tüccar kimliğinde mi İran'a gittiği kesin olarak bilinmemektedir. Daha sonra memleketine döndüğü ve hayatının son yıllarını doğduğu yer olan Vicenza'da geçirdiği sanılmaktadır. Hareketli bir hayat süren ve Rönesans dönemi aydın tipinin örneği olan Angiolello'nun, bir müsteşrik veya Türkolog olmamakla beraber, doğrudan doğruya müşahedeye dayanan eserleri birinci elden kaynak değerine sahiptir. Kaldığı ve dolaştığı ülkelerin dillerini öğrenmesi ve ileri gelen devlet adamlarıyla görüşmesi, verdiği bilgilerin değerini daha da arttırmaktadır.

Angiolello'nun en önemli eseri Historia Turchesca (Türk tarihi) adını taşır. 1300 yılından başlayan eserin ilk kısmında bazı yanlışlık ve tutarsızlıklar olmasına rağmen özellikle kendi müşahedelerine dayanan bölümler oldukça değerlidir. Eserin kıymeti XIX. yüzyılda anlaşılmış ve daha sonra çeşitli araştırıcılar tarafından yeniden ele alınmıştır. Ciddi olarak I. Ursu tarafından daha başka kaynaklardan da istifade ile tamamlayıcı notlar konularak Romanya'da yayımlanmıştır (1909). Böylece Fâtih Sultan Mehmed, II. Bayezid ve Yavuz Sultan Selim devirleri Osmanlı tarihi ile aynı dönem İran tarihi için birinci elden bir kaynak eser ortaya çıkarılmıştır. Ancak filolojik özelliklere dikkat edilmediği ve sonradan başka yazmaları da ele geçtiği için, bu neşir İtalyan tarihçilerin ve bilhassa Venedik tarihi üzerinde çalışanların dikkatini pek çekmemiştir. Eser Türk Tarih Kurumu tarafından Kâzım Neki'ye tercüme ettirilmişse de henüz neşredilmemiştir. Diğer eseri Viaggio di Negroponte de (Eğriboz seyahatnâmesi) yayımlanmıştır (haz. Cristina Bazzolo, Vicenza 1982). Bu eserde müellif Eğriboz savaşının son günlerinden başlayıp esir edilişini ve İstanbul'a getirilişini anlattıktan sonra İstanbul, Osmanlı sarayı, hükümet ve ordu sistemi hakkında bilgiler verir. Uzun zaman bilinmeden kalan bir eseri de İslâm dini hakkında yaptığı veya yaptırdığı tercümelere dayanmaktadır. "Hz. Muhammed'in Vasiyetnamesi" olarak tanınan bu eser, herhangi bir değeri olmamakla birlikte, Avrupa'da İslâm âlemi hakkında belirli bir dönemin bilgi ve düşünce düzeyini göstermesi bakımından önemlidir.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA