Mil Nedir, Ne Anlama Gelir?

Kelimenin aslı Latince “bin” anlamındaki mille olup (Grekçe milion) Roma ordusunun -her iki ayakla birer tane olmak üzere- 1000 çift adımda yürüdüğü mesafeyi ifade etmek için kullanılmış, Roma İmparatorluğu’nun nüfuzu altındaki bölgelere de geçmiştir

--
-->

Latin alfabesindeki "M" harfinin değeri de 1000'dir. Arap dilcilerinin, gözün erişebildiği mesafeyi gördükten sonra başka tarafa "meyl" etmesi sebebiyle bu uzaklığa aynı kökten "göz erimi kadar uzunluk" anlamında mîl adı verildiği şeklindeki açıklamaları bir yakıştırmadan ibaret olmalıdır. Kelime, "açık alandaki bir kimsenin cinsiyetinin veya gidiş istikametinin anlaşılamayacağı mesafe" şeklinde de tanımlanmıştır. Mesafe belirtmek için birer mil aralıklarla dikilmiş yol işaretlerine de Arapça'da mîl adı verilir. Kelime Farsça'ya ve Türkçe'ye mîl şeklinde geçmiştir. Bu ölçü deniz mili ve kara mili olmak üzere iki çeşittir. Milin üskatları fersah ve berîd, askatları kasaba, kulaç, adım, arşın, ayak, kabza, parmak, arpa ve katır kuyruğu kılıdır. Mil yerine İran'da kürûh, Hindistan'da kos adı verilen daha uzun ölçü birimleri kullanılırdı. Kürûh Hindistan'a da taşınmıştır (Wilson, s. 294-295, 297; İbn Battûta, III, 95; Ebü'l-Fazl el-Allâmî, I, 420).

Rivayete göre Hz. Peygamber ulaşım yollarında her üçte bir fersahlık mesafeyi işaretletmiştir; iki nişan (mil) arasındaki uzunluğa dedelerinden Hâşim b. Abdümenâf b. Kusayy'a nisbetle Hâşimî mili adı verildiği söylenirse de (meselâ bk. Ebü'l-Bekā, s. 862-863) bu isim aslında Hâşimoğulları'na yani Abbâsîler'e nisbet ifade eder. 4000 adım = 6000 peygamber arşını = 12.000 ayak = 144.000 parmak uzunluğunda olduğu belirtilen Hâşimî milinin (İbnü'r-Rif'a, s. 78-79) altısı Emevî milinin beşine denktir. Halife Hişâm döneminde yol işaret taşları arasındaki mesafe 3000 arşındı (Abdülhay el-Kettânî, II, 42).

Fıkıh kitaplarında seferîlik için aşılması gereken mesafenin veya teyemmümün cevazı için suyun aranacağı uzaklığın tesbiti çerçevesinde milin diğer ölçü birimleri cinsinden karşılığı tartışılırken mezhepler arasında görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır. Genelde Hanefîler'e göre mil 3500-4000 arşın, bazı Mâlikîler'e göre 2000, İbn Abdülberr'i izleyen Mâlikîler'e ve onlara uyan müteahhir Şâfiîler'e göre 3500, mütekaddim Şâfiîler ile Hanbelîler'e göre ise 6000 arşındır (İbn Kudâme, II, 91; Nevevî, s. 81; İbnü'l-Hümâm, I, 123; Mevvâk, II, 140).

Kaynaklar milin arşın cinsinden karşılığı için şu rakamları vermektedir: 2000, 2250, 2500, 3000, 3200, 3333m$\frac{1}{3}$, 3500, 3600, 4000, 4500, 5000, 5250, 6000. Bu farklılık kısmen arşının, kısmen de milin çeşitliliğinden kaynaklanır. Milin 1000 kademe eşit olduğunu söyleyen Tobyâ el-Anîsî (Tefsîrü'l-elfâẓi'd-daḫîle, s. 71) yanılmaktadır. Bu verilerin ayrıntılarından, İslâm tarihinin başlarından itibaren metrik değerleri genellikle 1475-1490 m., 1615-1625 m., 1845-1850 m., 1920-1940 m., 1975-1995 m. ve 2425-2470 m. aralıklarında hesaplanan muhtelif millerin varlığı anlaşılmaktadır.

Mahmûd Bey el-Felekî çeşitli işlemler sonucunda 4000 arşınlık şer'î mil için 1975,7 m., 1968,75 m. ve 1972,8 m. olmak üzere üç ayrı değere ulaşmakta ve üçüncüsünde karar kılmaktadır. İskenderiyeli Heron'a atıfla her biri 24 parmaklık 3000 tabii arşına veya 32 parmaklık 2250 arşına denk olduğunu belirttiği Roma milini ise 1479,6 m. hesaplamaktadır (JA, I [1873], s. 104, 106). Ayrıca John Gordon Lorimer'e göre XX. yüzyılın başlarında Bahreyn'de kullanılan Hâşimî mili (= 1000 kulaç = 4000 arşın = 24.000 kabza = 96.000 parmak) yaklaşık 1905 metredir (Delîlü'l-Ḫalîc, I, 313).

Mahmûd Ferve'nin belirlediği kadarıyla XIX. yüzyıl Tunus'una ait bazı miller şunlardır: 1000 kulaçlık mil 1920 m., Tunus ve Kayrevan'da uygulamadaki 1479 m., 12 Ocak 1895 tarihli ölçü reformuyla sabitlenen resmî mil (= 3000 Arap arşını =) 1453 m., Sûse'ninki 1333 m., Sefâkus'unki 1500 m., Mehdiye'ninki 1000 m. (el-Mecelletü't-târîḫiyyetü'l-ʿArabiyye, sy. 7-8 [1993], s. 243). Muhammed el-Garbî, Sudan milinin 1920 metreye denk geldiğini bildirmektedir (Bidâyetü'l-ḥükmi'l-Maġribî, s. 443). Jean-Babtiste Bourguignon d'Anville'e göre 1766 yılında Osmanlı mili 758 Fransız "toise"ine yani 1477 metreye eşitti. Roma miline denk gelen bu ölçüyle muhtemelen Tunus mili kastedilmektedir.

XX. yüzyılın başlarında 2500 piklik (mimar arşını) Osmanlı kara mili 1894,345 metreye, 880 kulaçlık (= 2200 pik) deniz mili ise 1667,0236 metreye eşitti (Young, IV, 370; Système des mesures, s. 3-4). George Young, Suriye ve el-Cezîre'de kullanılan 1000 piklik Hâşimî milinin değerini 700 (?) m. olarak vermektedir (Corps de droit ottoman, IV, 370). 20 Cemâziyelâhir 1286 (14 Eylül 1285 r. / 26 Eylül 1869) tarihli kanunla mîl-i a'şârî ismi verilen mil 1000 zirâ-i a'şârîye yani 1000 metreye eşitlendi. 29 Şevval 1298'de (11 Eylül 1297 r. / 23 Eylül 1881) 1 Mart 1882'den itibaren geçerli olmak üzere yeni ölçülerin tanzim, tensik ve kullanım şekilleri hakkında eski ölçülerin karşılıklarını gösteren listeleri de ihtiva eden yeni bir kararnâme yayımlandı. Buna göre mil 1000 yeni arşına (1 km.) eşitlendi.

Kaynak: TÜRKİYE DİYANET VAKFI İSLAM ANSİKLOPEDİSİ

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA