Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Ortadoğu'ya model olmak onlara da bize de zarar verir...

Herkesin zaman zaman uyarılmaya ihtiyacı vardır. Antik Roma'da muzaffer komutanlar zafer dönüşünde halk tarafından görkemli gösterilerle karşılanırlarken, uyarı ile görevli kişi komutanın yanında ona sürekli "Unutmayın ki siz Tanrı değilsiniz" dermiş.
Buna benzer bir uygulamanın Osmanlı'da da bulunduğunu biliyoruz.
Padişah cuma selamlığına giderken görevlendirilmiş bir asker "Mağrur olma Padişahım, senden büyük Allah var" diye seslenirmiş.
Rivayete göre çöküş döneminin bir Padişahı bu uyarıyı duyunca gülmüş ve "Mağrur olacak şey mi kaldı ki" diye kendi kendine söylenmiş...
Tunus'ta başlayıp Mısır'da da patlayan ve Libya'yı bir nevi iç savaşa sürükleyen kitlesel kalkışmalar dolayısıyla seslendirilen "Türkiye bu ülkelere model olmalı" söylemi bizim kamuoyumuzda genel kabul gördü.
Bu model olmakla ifade edilen şey "Demokrasi"mizin model olmasıydı.

Mağrur olma Türkiye

Bu konuda bugüne kadar pek kimse "Mağrur olma Türkiye, model almak gerekirse sendekinden daha mükemmel demokrasiler var" demek gereğini nedense hissetmedi.
Bu kaçınılmaz görevi Herkül Millas'ın yüklendiğini söylemeliyim.
Sevgili Milas, Zaman'daki yorumunda satırbaşları ile "Model olmak" meselesine şöyle yaklaşmıştı: "- Model olma söylemi ve düşüncesi kısa sürede insanın gururunu okşadığından hoş gelebilir. Ama uzun sürede zararlıdır. Çünkü demokrasi ve çağdaşlaşma yolunda geri kalmış ülkelere model olmak ve kendini birilerinin izleyeceği örnek saymak, Türkiye açısından çıtayı alçaltmak demektir. Daha iyiyi kovalamak yerine en önde olmanın zehabı toplumu rehavete sürer.

İdeal bir örnek mi?
- Sık dile getirilen "Müslüman dünyada örnek Türkiye" söylemi, eksikliklerin bahanesi olarak da kullanıldı. "Bakın, her şeye rağmen yine de en iyi olan biziz!" söylemi ile bütün eksiklikler önemsizleştirildi. Kaldı ki demokrasisi gerilimli, laikliği tartışmalı bir Türkiye'nin Müslüman dünyaya model olması o ülkeler için haksızlık da sayılabilir.
- Bugün yaşanan gelişmelerin sonunda söz konusu ülkelerde doğru dürüst rejimler kurulur, demokrasi ve insan hakları bu toplumlarca benimsenir, sağlam bir ekonomi ve siyasi istikrar sağlanırsa, Türkiye de "modellikten" olur ve yüzünü, izlemek isteyeceği başka örneklere çevirebilir.

Birinci ligde olmak

- Spordan örnekler verirsek, bir koşuda gerilerde kalanlara bakarak tempoyu ağırlaştırmak yerine, öndekilere bakıp hızlanmak veya gerilerde bıraktıklarımızın bize hızla yetişmekte olduklarını görüp toparlanmak daha iyi derece yapmamızı sağlar. Yeşil sahaları dikkate alalım: Birinci ligin alt sıralarında olmanın, ikinci ligin birincisi olmaktan iyi olduğu gerçeği hatırlanırsa, futbol diline yatkın okuyucular da bu alanda ikna olabilir."
Herkül Millas'ın bu haklı uyarılarının ışığında kendi gerçeklerimize dönmemiz ve bunları nasıl daha iyi yönde değiştirebileceğimizin yollarını bulmamız doğru olacaktır.
Haziran genel seçimleri ertesinde daha özgürlükçü bir anayasal yapıya nasıl kavuşabiliriz ve uluslararası demokrasi ölçümlerinde yerimizi gelişmiş demokrasiler arasına nasıl ulaştırabiliriz benzeri sorunsalları, "Ortadoğu'ya model olmak" özentisinin yerine geçirmeliyiz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA