atv'nin program müdürü Oskay Alptürk aradı geçen gün... "Bir Şarkısın Sen programında Nesrin Sipahi'nin nasıl ayakta alkışlandığını gördün mü?" diye sordu. O bölümü ıskalamışım. "Hayır" dedim, utanarak. Sonra kayıtlardan izledim. "Ders gibi" bir bölümmüş meğer... Sipahi, sahnedeki minik şarkıcıya eşlik ettikten sonra salonda bulunan tüm izleyiciler tarafından dakikalarca ayakta alkışlandı. Nesrin Sipahi, müziğimizin simge isimlerinden biriydi. Ama yıllardır ortalarda görünmüyordu. Albümü yoktu, sahne almıyordu, televizyon programlarına çıkmıyordu. Ama unutulmamıştı. Çünkü Türk halkının gönül limanına sağlam demir atmıştı. Onca fırtınada bile demir taramamıştı. Bizim halkımızın "yürekten" sevdiği, saydığı sanatçıyı asla unutmadığını, "vefa"nın bir semt adı olarak kalmadığını görüp, sevindim. Gözden ırak olmak, gönülden de ırak olmayı gerektirmiyormuş meğer. Her fırsatta kendini kameraların önüne atan şöhret ve reyting budalalarına inat, Nesrin Sipahi örneği, önünde şapka çıkartılacak bir anıt olarak öylece duruyor işte...