Bodrum; yemesi, içmesi ile dillerde. Ben de popüler rotayı kaleme aldım. Ağustos sonuna kadar tatilciler bölgeyi talan edecek, o mekan senin bu mekan benim gezecek. Peki eleştiriler neler?

* Tekne sahibi bir arkadaşım 15 metrelik yelkenlisi ike Yalıkavak Marina'ya yanaşmak istemiş.
Bayram tatili boyunca ailesiyle burada vakit geçirip içinde bulunan mekanlarda yiyecek içecek, alışveriş noktalarında da alışveriş yapacak. Yani tam da marina yönetiminin isteyeceği bir profil.
Ancak teknesini marina sınırlarına sokmak ve bir gece orada tutabilmek için 170 Euro istemişler.
Bu fiyatın, geçen seneki fiyatların çok üstünde olduğunu söyleyen arkadaşım, çareyi teknesini yakın mesafedeki başka bir marinaya koymakta bulmuş. Yükselen bu park ücreti zengine ne kadar koyar bilmiyorum ama sürekli müşterisi olacak bir tatilciyi de kaçırmak hiç akıllıca değil.

* Bodrum'da rezidans projeleri art arda devam ediyor.
Hatta bu yazıyı yazarken; karşı koyda dev bir vinç bayram tatilinden çıkmış, inşaat işlerine devam ediyor. Yalıkavak'ta hemen yanı başımdaki inşaattan yazlık bir ev sahibi olmak istiyorsanız fiyatı 5 milyon TL.
Kulaklarıma inanamadım.
Yazın ortalama iki ay kalınacak bu evleri kim, nasıl alsın? Hedef kitle sanırım Türkler değil.
Deniz aynı deniz, kumsal desen öyle. Görüntüsünde de, konforunda da şaşırtıcı bir detay yok.
Bodrum'un ruhunu yansıtmadığı da aşikar. Nerede o begonvillerle süslenmiş beyaz Bodrum evleri, kapısı penceresi maviye boyanmış tahta kepenklerle detaylandırılmış halleri... Umarım alıcısı olur bu projelerin yoksa her köşe başındaki bu görüntü ve ses kirliliği biz tatilcilerin canını daha çok sıkacak.

* Plajlara dökülen kumların kanserojen olduğunu biliyor muydunuz?
Maldiv kumu olarak bize pazarlanan hatta 'Taaaa oralardan getirdik' diyen işletmelerin sayısı artmaya başladı.
Ancak rengi güzel olsun, fotoğraflarda şıkır şıkır dursun diyerek dökülen bu kumların kanserojen olduğu iddia ediliyor. Konunun peşine detaylıca düşmedim.
Ancak siz siz olun, önleminizi alın. Ya da hiç kuma bulaşmayın, iskelesi olan plajlardan denize atlayın.

* Uber şöförlerini Bodrum'da taksi şöförleri pataklamış, Uber'ciler korkudan sizi bazı adreslere götüremez olmuştu; özellikle taksi durağına yakın olan yerlere. Bu sene Uber yok; biz uygulama ile araç bulamadık. İşte bu yüzden korsanların sayısı arttı. Marina'dan Tilkicik'e yani beş dakikalık mesafeye 70 liraya gittik. Bir de üstüne fırçamızı yedik. Ya taksi sayısı artsın ya da korsanların fiyatlandırma sistemine birileri müdahale etsin.

* İteleme servis modeli ile yemek mi satılır? Satılmaz!
Gittiğimiz mekanların bazılarında başımıza geldi. Özellikle menüsüz çalışan meze ağırlıklı yerlerde sipariş etmediğiniz ya da porsiyonundan bihaber olduğunuz yemeklere binlerce lira ödemek de nedir! Kime sorsam balıkçısından kebapçısına aynı dertten müzdarip. Kafa hesabı yapıp masayı ortalama bir rakama kapatmak isteyen işletmeler, hesap istediğinizde sizi şoka uğratıyorlar.
O yüzden siz siz olun, adisyonunuzu ödeme yaparken kontrol edin.