Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MERT VİDİNLİ

Plajların kapısındakı uyarı yazısı...

Çeşme'deki Before Sunset Beach'in kapısında yazan uyarı yazısı ne kadar da güzel ve gülümseten. Kadın misafirlerine şöyle seslenmişler: 'Doğal halinizle zaten çok güzelsiniz. Bu yüzden lütfen topuklu ayakkabınızdan, aşırıya kaçan makyaj ve aksesuvarlardan kaçının. Plajda kendiniz olmaktan çekinmeyin.'
Ben de köşemden eklemeler yaparak sesleniyorum. Lütfen göze batan bangır bangır 'ben buradayım' diyen marka tişörtler giymeyin. Slip mayo herkese yakışmıyor, giyip çıkmadan üç beş arkadaşınızın fikrini alın; şort mayolar candır. Yanınıza bir plaj kitabı alın. Hayat Instagram'dan ibaret değil, lütfen sosyal medya çukuruna düşmeyin. Vücudunu kas yığınına çevirenler; kasım kasım ortada dolanıp şov yapmayın, rahat olun, kasmayın.

MASKE SİPARİŞLERİ PATLADI
Bikini ya da mayolara uygun maskelerden sonra şimdi de iş kıyafetlerine uygun maskeler satışa çıktı. Başından beri eczanelerde satılan beyaz maskeler gözüme çirkin geliyordu. Özellikle beyler takım elbiselerine uygun kravat ve mendil seçerken, bir de maske siparişi veriyor. Özel dikim yaptırıyorlar. Şimdilerde trend bu. Bir de son zamanlarda yakışıklı oyuncu Serkan Altunorak'ın annesi Fügen Altunorak'ın tasarımları ünlülerin tercihi oldu. Merak edenler Fügen Hanım'ın Instagram hesabına göz atabilirler.

Dijital anahtar dönemi başladı

Gazete ve şahsi mail hesaplarıma art arda otellerden, mekanlardan mailler geliyor. Aldıkları korona önlemlerinde adeta yarışıyorlar. Hepsinin de kendince iddiası var. En son gelen maillerden birinde otelin biri, dijital kartla otel kapılarının açıldığını, resepsiyona uğramanız gerekmediğini yazmış. Ah be, şimdi mi bu fikre sıcak baktınız? Dünyanın birçok metropolünde bizler bu şekilde konaklıyoruz. Otelin uygulaması üzerinden bir barkod veya şifre ile konaklayacağımız odanın kapısını açıyoruz. Korona mevzusu ile anladığım konu şu ki, insana dayalı meslekler yavaş yavaş kaybolmaya başlıyor. Dijitalleşip robotlaşan bir dünyaya gidiyoruz. Virüs mirüs bahane, belki de bu işin altında tamamen insan gücü ile var olan sektörleri yok etmek var. Bu satırları yazarken aklıma yok olmaya yüz tutacak meslekler geldi. Hem de korona gibi virüs mevzularının yayılmasına destekçi gözüken meslekler bunlar. Garsonlar, güvenlik görevlileri, çocuk bakıcıları, satış elemanları ve kasiyerler.

Pazarlık etmeyelim artık!
Çeşme seyahatimde Alaçatı çarşısında dolaşırken, esnafla pazarlık etmemeye karar verdim. Neden mi? Zaten aylardır dükkanları, mağazaları kapalı, iş yapmıyorlar, bir de biz canlarını acıtmayalım. Bir de gittiğiniz restoranlarda daha çok bahşiş bırakın, taksiden inerken az da olsa taksimetre rakamının üstünde ödeyin. Emeklerinin karşılığını fazla vermemiz gereken bir dönemdeyiz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA