İlişki durumlarının isimleri de zamanla değişiyor tabii. İnsanlar değiştikçe, şartlar ve beklentiler farklılaştıkça; eskisi gibi net kategoriler yok artık.
Peki nasıldı eskiden? İnsanlar;
- Yalnızdı.
- Evliydi.
- Sevgilisi vardı.
Şimdi bir de 'takılmak' var.
Çok rağbet görüyor bu yeni sistem!

TEN VE MAKARA YAPMA UYUMU
İki kişi yalnız diyelim; birbirlerinden hoşlanıyorlar ama sadece o kadar. İleriye dönük bir beklentileri yok. Sadece ten ve makara yapma uyumu var diyelim ya da.
Aşk falan çok uzakta... Hatta imkansız.
Öyle birbirlerinin elinden tutup "İşte bu benim sevgilim" diye ortalığa çıkma niyetleri yok. Fakat arada, ortam ve zaman uygun oldukça bir araya gelip sevişiyorlar.
Sevişmenin dışında güzel de vakit geçiriyorlar aslında. Ortada bir saygısızlık, aşağılama falan yok.
Ama gerçek bir ilişki de yok.
Bir beklentileri olmadığı için kendilerini birbirlerine beğendirme gibi bir dertleri de yok. Oldukları gibiler ama ikisi de biliyor ki; bir taraf her an gerçek bir sevgili bulup arazi olabilir. Nitekim sonunda öyle de oluyor.
Ama bu durumda da olan; "Acaba sevgili olabilir miyiz?" umudunu her zaman içinde taşıyıp bunu karşı tarafa çaktırmayan ve 'gerçek' bir sevgiliye tercih edildiğinde de 'Acımadı kiii acımadı kii' diye ortalıkta dolaşan tarafa oluyor.
TV 8'de Sacit Aslan ve Pelin Çini'nin sunduğu 'Aramızda Kalsın' programına katılan Leyla Bilginel; Cem Yılmaz'la beş ay birlikte olduğunu(!) söyleyince aklıma geldi bu konu.
Neyse, uzatmaya gerek yok konuyu...