Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SALİH TUNA

Kopyacı Ekrem’in günahı ne?

İstanbul seçmeni için tam bir hayal kırıklığına dönüşen İBB Başkanı İmamoğlu'na "mahkeme marifetiyle" can suyu vermenin âlemi nedir?
Birbirinin altını oymakla meşgul "muhalefet esnafını" konsolide etmek mi yoksa sevgili Kılıçdaroğlu'na veya Mansur Yavaş'a "gıcıklık" yapmak mı?
Sahi maksat nedir?
İmamoğlu'nun Sözcü gazetesiyle arasını düzeltmek mi? Sözcü yöneticilerine küfrettiği az konuşulmamıştı ya hani, onu diyorum.
Hatta, eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, İmamoğlu'nun Sözcü'ye yaptıkları nedeniyle bir televizyon programında, "Bir gazeteci sizi rant ilişkilerinden dolayı eleştirdiyse, 83 yaşındaki annesinin evine zabıtayı göndermeniz hiçbir şekilde izah edilemez, kabul edilmez..." diye tepki göstermişti.
Sonuç itibarıyla, İBB Başkanı söz konusu mahkeme dolayımında Sözcü gazetesi ile arasındaki buzları eritmiş oldu.
Hem de hiç masrafsız!..

***

"İmamoğlu tarafını seçti; bebek katilini öven HDP'li Pervin Buldan'la birlikte ağaç dikti..." gibi manşetlerle İmamoğlu'nu 2021'de yerden yere vuran "Akşener yandaşı Yeniçağ Gazetesi"yle nasıl bir "duygusal ilişki" kurdu da tekrar yağ bal oldu, orasını bilemiyoruz.
Bizim bildiğimiz, Akşener, İmamoğlu'nun yüzünde "Rabbi yessir" görmeye böyle başlamıştı.
Gerçekten merak ediyorum: Fazıl Say dostumuzun bile umudunu kestiği İBB Başkanı'nı mahkeme marifetiyle mağdur pozisyonuna sokmanın mantığı nedir?
Tamam, yargı kararları bağımsızdır. Mahkeme vereceği kararların siyasi sonuçlarına (kime yarar, kime zarar getirecek olduğuna) bakmaz.
Yasadan, hukuktan da kimse müstağni değildir.
Haliyle, İBB Başkanı'nın "31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır" sözü üzerine, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) suç duyurusunda bulunması nedeniyle dava açılması anlaşılır bir şeydir.
İmamoğlu'nun mezkûr davayı önüne atılan yüzde yüzlük gol pasına vurmak mesabesinde siyasi şova çevirmesi de anlaşılır bir şeydir.
Anlaşılması zor olan, YSK neden bu pasları ikidir İmamoğlu'na atıyor?
İlk pası, 31 Mart 2019'da atmışlardı... O vakit de yazmıştım: Yapılacak tek şey oyların tekrar sayılması iken neden tekrar seçim kararı almışlardı?

***

İmamoğlu'nun da hakkını teslim edelim, mağdur rolünü oynamakta üstüne yok!
O kadar ki, "Mahkeme reisine üst yargı yetkilisi kişiler şu İmamoğlu'na ceza ver, siyasi yasaklı yap biz de seni ağır ceza reisi yapalım..." şeklinde tuluat yapıyor!
Ben iktidar olsaydım, İmamoğlu'nun daha çok siyaset yapması için elimden geleni yapmaya çalışırdım.
Çünkü siyaset yapmakla sadece kendini tüketmiyor; Nurettin Sözen'i çağrıştırırcasına CHP'ye de artık zarar veriyor.
İmamoğlu'nun neyinden çekineceksiniz?.. Matematik dehasından mı temel atmama törenlerinden mi, AK Parti'nin icraatına çökmesinden mi, neyinden?
Yoksa "kopyacılığından" mı?
Geçenlerde pazarcı bir çocuğa kameralar önünde, "Sigarayı bırakacaksın... Bak bırakacaksın ama!.. Takip edeceğim seni ona göre..." diye "sevimlilikler" yapması kopyacılıktaki üstün yeteneğinin göstergesi.
Komik bulabilirsiniz veya "Her taklit aslını yaşatır" diyebilirsiniz, ama kopya çekmekteki üstün yeteneğini inkâr edemezsiniz.
Bu yeteneğini sergilemesi için altın tepside fırsatlar sunulursa İmamoğlu da maharetini konuşturur.
Hayır yani, vaktiyle şiir okudu diye mahpus damına atılan Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kopya çekmek için YSK'nın malum suç duyurusu nedeniyle kendisine açılan davayı fırsata dönüştürmesin de ne yapsın!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA