Uluslararası arena, Türkiye'nin Gazze'deki ateşkeste Mısır'a kaybettiği, Suriye muhalifleri konusunda ise Batı'ya yenildiği iddiasında. Artık karargahları Türkiye'de olan Suriyeli muhalifler, yeni oluşturulan Suriye Ulusal Koalisyonu çatısıyla ülkemizi kısmen terk etti. Tabi hala Türkiye'nin desteği var onların da Türkiye'den beklentileri, bize olan saygıları devam ediyor. Ancak neticede Amerika'nın ısrarla üzerinde durduğu "Riyad Seif İnsiyatifi "adı verilen plan Koalisyon ile birlikte hayata geçirildi. Suriye muhalifleri yeni oluşumun ilk temsilciliğini de Fransa'da açtı.
Fransa'dan sonra yeni oluşum Ankara'nın kapısını çaldı. Hem Başbakan Erdoğan ile hem de Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile görüştüler. Bu toplantılarda Türkiye'de de bir temsilci açılmasına karar verildi.
Bu durum her ne kadar Türkiye'nin muhalifler üzerindeki etkisinin azaldığını gösterse de ortaya çıkan netice göründüğünden farklı. Türkiye bir buçuk yıldır muhalifleri bünyesinde barındırırken, ilk başlarda Suriye Ulusal Konseyine desteğini esirgemeyen Amerika ve Avrupa ülkeleri bir müddet sonra geri çekilir oldu. Türkiye muhaliflerle baş başa kaldı. Dışarıdan Suudi Arabistan ile Katar'ın maddi destekleri vardı. Bu süreçte Ankara'nın başını ağrıtan gelişmeler oldu. Örnek silah konusu, örnek El Kaide iddiaları, örnek mülteci krizi gibi. Şam yönetimi her defasında birinci derecede sorumlu olarak Türkiye'nin adını zikretti. Sadece Batılı ülkeler değil aynı günlerde herkes hatırlayacaktır ki BM de elini eteğini muhalifler ve mültecilerin üzerinden çekti. Peki bu durum yani muhaliflerin Türkiye'nin himayesinde olması Türkiye'ye ne kazandırmış olabilir ki?
Rahatlıkla "hiç bir şey kazandırmadı" diyebiliriz çünkü Türkiye, Suriye krizinde hesabı olmayan tek ülkeydi. Bu işe el atan sonra elini çeken tüm ülkeler Suriye üzerinden hesaplar yaparken, Türkiye olaya sadece ve sadece insani boyutuyla yaklaştı. Bu konuda hem Başbakan'ın hem de Dışişleri Bakanının defalarca yaptığı açıklamaları hatırlamakta fayda var.
Neticede Suriye Ulusal Koalisyon'un Batı tarafından desteklenir olması, Avrupa'da temsilci açmaları, merkezlerinin Katar'da ya da Mısır'da olması Türkiye'yi bir buçuk yıldır tek başına kaldığı Suriye sürecinde rahatlatan gelişmeler oldu. Silahlı muhaliflerin veya Özgür Suriye Ordusunun da komuta merkezini Türkiye'den Halep'e taşımalarını da buna eklersek, artık hem Türkiye'nin hem de Suriyeli muhaliflerin yalnız olmadığını söyleyebiliriz.