Şimdi 'Spor başlı başına rekabet' dediğinizi duyar gibi oluyorum da, acele etmeyin, hikayenin sonunda hak vereceksiniz bana.
TB2L malumunuz Kepez Belediyespor'un da ilimizi temsil ettiği bir lig. Bu sene 12'li iki ayrı gruptan oluşuyor.
Bu ligde oynamak yürek ister ve sebeplerini paylaşayım sizlerle;
-Basketbol Federasyonu her kategoriye yol yardımı, 'iddaa' yardımı vs yardım yapar, bu lige bol bol ceza yardımı yapar,
-Her nasılsa bu ligde 24 takımdan 6 tanesi ligden direkt düşer (Takım sayısı düşürme adına) acıyan olmaz bunca cefaya,
-Transfer dönemi neredeyse hiç bitmez, takımlar ellerindeki oyuncuyu tutabilmek için menajer ve oyuncuların oyuncağı olur,
-Oyuncuya biraz çalış dersin, yedekteki takımlarla görüşme başlar,
-Alt ligde baştan yatırım yapanlar, haksızlığa maruz kalırlar çünkü menajerler TB2L'den düşen takımlardan transfer yaparlar (kaymaklı kadayıf), Amaç BASKETBOLU GELİŞTİRMEK, diyor Federasyon ama sadece MENAJER VE SPORCU YAŞLILARI (tecrübeli ve üsten alta düşenler) bu işten karlı çıkarlar.
Peki ya kulüpler ne yapsın?
Bence bırakıp gitsinler çünkü her şey aleyhte. Kulüpler kendi illerindeki muhalefetle mi uğraşsınlar, federasyona yaptıkları karşılıksız hizmete mi yansınlar, menajer ve bazı oyuncular tarafından kullanıldıklarına mı yansınlar, başarısız olurlarsa, ki zor bir lig oynuyorlar, dertlerini kime anlatsınlar? Soruyorum siz spor kamuoyuna.
Bence bu şartlarda çok akıl karı değil bu iş.
Amma Basketbol Federasyonu bu işe bir el atar, bu 'Aslan Yürekli' takımlara yardım ederse iş değişir.
Unutmayalım spor sadece tek kişilik sahne değildir. Sahnede; federasyon, kulüpler, oyuncular, hakemler, teknik komiserler, seyirciler ve menajerler vardır arkadaşlar.
Yani, YAŞAT Kİ YAŞAYASIN!
Umarım derdimi anlatabilmişimdir.
Spor, spor ruhuyla ve centilmenliğiyle yapılırsa spordur. Para bulundu mertlik bozuldu ama sporcular ve spor, insanları lütfen etik kurallardan ayrılmayalım.
SAYGI VE SPORLA KALIN...