Ayça Erturan'ı ilk olarak "Çok Güzel Hareketler Bunlar" ile tanımıştık. Ardından ilk başrol dizisi "Yağmurdan Kaçarken" ile ekranlarımıza konuk oldu. Çok kilo vermiş, tabiri caizse "fıstık gibi" olmuş…
"Çok Güzel Hareketler Bunlar" ekibi olarak popüler oldunuz, ancak bazı isimler zamanla daha ön plana çıktı. Kendi içinizde rekabet duygusu yaşıyor muydunuz? En nihayetinde oyunculuk egosu çok yüksek bir meslek…
Elbette ki ekip çalışması kolay değil, ego tavanda bu meslekte, doğru… Biz zaten elene elene kendi içimizde 24 kişiye indik. Herkesinde enteresan şekilde kastı çok farklıydı. Ana ekiple sıkıntı yaşamadık, eğer bir sorun olursa da kendi içimizde hallederiz, o kemiği kırıp yeniden kaynatırız. Yılmaz Erdoğan'a hiçbir şey yansıtmadan toplantı yapar işi toparlarız.
Karşımızda zayıflamış, güzelliği ortaya çıkmış bir genç kadın görüyoruz…
18 kilo verdim.
Kendinizi çok iyi hissediyorsunuzdur…
Aslında arkadaşlarım beni "Çok Güzel Hareketler"de bitirdiler, sahnede kilomla ilgili ne kadar malzeme varsa hepsini kullandılar. Roberto Carlos gibi baldırların var falan… Aslında ben komedyenim, çok güzel bir kadın olmama gerek yok ancak sağlık açısından formumda olmam gerekiyordu. Bir gün Yılmaz abi "Bakın Friends dizisinde oynayan kadınlar da komedi yapıyorlar ancak hepsi gayet fitler" demişti. Bir de sahnede, bir arkadaşın seni kaldıracak çok zor oluyor, istediğim kıyafetleri giyemiyordum. Bana hep anne rolleri düşüyordu. Eğer bu kiloları veremeseydim Yağmurdan Kaçarken'de oynadığım rolü alamayabilirdim.
Peki nasıl bir diyet uyguladınız?
Spor hiç yapmadım, fazla su da içmedim, hatta hâlâ içerken zorlanıyorum. Her şeyi yedirdi bana diyetisyenim Gürkan Kubilay… Sadece yüzde 30 azını yedim, bu durum zamanla yaşam biçimi haline geldi ve en güzeli verdiğim kiloları da geri almadım.
Hayatınızda biri var mı?
Evet, 11 yıldır süren bir birlikteliğim var, 18 yaşından beri onunla birlikteyim.
11 yıl oldukça uzun bir süre… Hiç bu zaman zarfında "biz ne yapıyoruz yahu" dediğiniz oldu mu?
Hiç olmadı… Ben anne olmak için yaratılmışım… Çok fazla öyle barlara takılan bir insan değilim, evde çayımı demlemeyi, oturup arkadaşlarımla muhabbet etmeyi severim. Arada sırada elbette sosyalleşirim ama fazlaca evcimenim.
Evlenmeyi düşünüyor musunuz?
Evet, iki yıl içinde var öyle bir evlilik planımız. Ancak kariyer planlaması gereği hemen çocuk yapmayabilirim.
Ne tür planlarınız var kariyerinizle ilgili olarak?
Oyunculuğu çok seviyorum ama yazmak da benim için çok önemli. Şu anda viral reklamlar yazıyorum. Bir sitcom projem var, hatta ilk iki bölümünü yazdım. Bir de sinema filmi projem var senaryo anlamında üzerine çalıştığım. Zaten BKM'nin bana en büyük hediyesi yazabilmek oldu.
Yazdığınız sinema filmi ne üzerine?
Kara komedi. İddialı bir şey yazıyorum.
Neyi kıskanırsınız?
Güzel kıskançlıklarım vardır… Mesela "Girls" dizisinin yaratıcısı ve oyuncusu Lena Dunham'ı kıskanıyorum. Kadın tek başına çok başarılı bir iş çıkardı ve üstelik o şişman haliyle kameranın önüne de geçti. Aslında Amerika'nın bu zihniyetini kıskanıyorum... İlişki konusunda kıskançlıklarım ise arada sırada oluyor… Bir de ben birileriyle tanıştığım anda karşımdakini hemen severim, ama sonradan verdiğim krediden düşerim.
Neslihan Perker / AKTUEL ÖZEL