Sezon öncesi
SABAH Ankara ekibi olarak kampları dolaşmıştık.
Gençlerbiriği, Ankaraspor ve Ankaragücü'ndeki havayı solumuş, neler yapabileceklerini yazmıştık.
"Görünen köy kılavuz istemez" demişler. Ne güzel söylemişler.
Gençlerbirliği'nin alacağı her puanı kazanç sayması gerektiğini belirtmiştik. Kırmızı-Siyahlı takımda gidenlerin aranacağını görmemek, güneşi balçıkla sıvamaya benzer.
Başkentin Spor-Toto Süper Lig'deki tek temsilcisinin ilk haftalardaki performansı iç açıcı değil.
Diğer takımların üç aşağı beş yukarı neler yapabileceğini de gördükten sonra
Gençlerbirliği'nin her maçı final görerek oynaması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle de içeride oynanan maçlarda asgari puan kayıpları yapılmalı. Yoksa her geçen hafta ilerisi için karamsar olmaya neden olacaktır.
Teknik Direktör Metin Diyadin sezon öncesinde kuşkularını pek dile getirmese de
'Vücut dili' her şeyi anlatıyordu.
Gerçekten de bir teknik adam olarak en zor şey kendi insiyatifi ile kurulmamış bir takımın başında olmak ve onu çalıştırmak olsa gerek.
O takıma ne kadar gönül verip, sevsen bile. İşte, sanırım
Diyadin böyle bir 'ikilem' içinde.
***
Ankaraspor, iyi başladı, sallanır gibi oldu, son galibiyetle toparlandı.
Kolay değil, 4 yıl aradan sonra
'Futbol arenası'na yeniden döndüler.
Sıfırdan yeni bir takım oluşturuldu.
Yeni bir teknik ekip. Üstelik ligde kuzu değil, kurtlar çok fazla. İlk 5 maç sonrası görünen o ki,
Ankaraspor bu
'Kurtlar Sofrası'ında çok ekmek yer. Her geçen hafta ilk kez bir araya gelen futbolcu ve teknik ekibin uyumu artacaktır. Ankara bu sezon
'Leoparlar' ile şampiyonluk yolunda var olacaktır. Bu arada maçlarını
Yenikent Asaş Stadı'nda oynasa da
Ankaraspor'un taraftar desteğinden yoksun olmayacağını da gördük.
Daha önce de söylemiştik.
Ankaraspor oynamadan düştüğü Spor -
Toto Süper Lig'e dönmek için kolları kararlı bir şekilde sıvamış görünüyor.
Eh yazımızın başında da dedik ya
"görünen köy kılavuz istemez."
***
Ankaragücü, ilk hafta taraftarını
"Korku Tüneli"ne soktu. Lige kendi saha ve seyircisi önünde kötü bir başlangıç yaparak başladı.
Ancak ikinci hafta deplasmanda 6 gollü galibiyet gönüller su serpti.
Ankaragücü için başlatılan
"Diriliş Kampanyası"na tüm
Ankaralı sporseverler katılmalı. Sarılacivertliler'in maddi olmasa bile manen verilecek desteğe ihtiyacı var. Hem de her zamankinden fazla.
Ankaragücü ait olduğu yere dönene kadar başkent seyircisinin
"Hep destek, tam destek" parolasıyla takımın yanında olması boynunun borcu olmalıdır.
Başkentli ruhu taşımak bunu gerektiriyor olsa gerek. 100 yıllık bir kulübün, üstelik tarihte büyük bir misyon yüklenmiş olan
Ankaragücü'nün bugün bulunduğu yer
Başkentli bir spor yazarı olarak da, futbolsever olarak da bizi üzüyor.