Proje Gölbaşı Belediyesi ve Ankara Kalkınma Ajansı'na ait. Proje kapsamında kaybolmaya yüz tutmuş meslek grubunda olan dört sanatkâra yer temin edildi. Bakır sanatı, bakır ve kalay işlemeciliği, yumurta kabuğu oyma sanatı, el yapımı bıçak sanatı ve çömlekçiliği sanatı başkentlilerle buluşturuldu. Sanat sokağı haftanın 7 günü açık. Yakında yeni meslekler de eklenecek. Sokak gecen mart ayında açıldı. Tarih ve kültür yaşatılmaya çalışılıyor. Mogan Gölü kıyısında kurulan sokağa Gölbaşı'nın markası Sevgi Çiçeği adı verildi. Sanatkârların işledikleri Sevgi Çiçeği desenli eserler, hem Gölbaşı, hem Ankara, hem de ülke tanıtımına katkı sağlıyor.
YUMURTA SANATI ATÖLYESİ
Yumurta kabuğunu oyarak işleyen Hamit Hayran, 29 yıldır farklı ebatlardaki hayvan yumurtalarını işliyor. Geçirdiği iş kazası nedeniyle bir süre yatağa bağımlı kalan Hamit Hayran, yumurta kabuğu oyma sanatı ile yaşama tutundu. Hayran, kırılgan ve hassas olan yumurtaları sabırla işleyerek hayat vermeye çalıştığını söyledi. Türkiye'de mevcut olan her çeşit yumurtanın kabuğu üzerinde çalıştığını belirten Hayran, Yumurta kabuğu oyma sanatının Osmanlı döneminden gelen bir sanat olduğunu, yumurta kabuğu oyma sanatında en önemli faktörün sabır olduğunu kaydetti. Hayran şunları ifade etti: "1990 yılında bu güzel sanata, kendi kendime öğrenerek başladım. Yıllar içerisinde sanatı önemli bir noktaya getirdiğime inanıyorum. Şu anda üzerinde çalıştığım yumurta henüz bitmedi. Ön tarafında Allah lafzı, arka tarafında Peygamber efendimizin lafzı olacak"
BAKIRCILIK ATÖLYESİ
Bakırcı Cafer Keleş, oğlu Celal Keleş ile birlikte yok olmaya yüz tutan bakırcılık mesleğini yaşatmaya çalışıyor. 1979 yılından beri bakır ustası olan Keleş, son zamanlarda bakır kap kullanımının arttığını söyledi. Keleş, "Bugün geldiğimiz noktada bir taraftan geçimimizi sağlamaya çalışırken, diğer taraftan da çok sevdiğim mesleğimizin tanıtımına, gelişimine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Sanat Sokağı'nın açılması ile bizlere o kadar güzel sahip çıkıldı ki bu anlamda emeği ve katkısı olan kurum ve kişilere çok teşekkür ediyorum. Gençlerimiz, çocuklarımız bakırı bilmiyor. Burası köhne bir yerdi, şimdi burada canlılık var. İnşallah sanatımızı burada devam ettireceğiz" dedi.
ÇÖMLEKÇİLİK ATÖLYESİ
İBRAHIM, Ahmet ve Mustafa Önen adlı 3 kardeş, dedelerinden devraldıkları çömlekçilik sanatının kaybolmaması ve kuşaktan kuşağa aktararak yaşatılması için çalışıyor. Önen kardeşler şunları anlattı: Çömlekçilik Gölbaşı'nın ilk ticari mesleğidir. Çocukluğumuzda Gölbaşı'nda irili ufaklı çömlek atölyeleri vardı. O zaman plastik olmadığı için köylere, şehirlere su testileri, su küpleri yapılırdı. Şimdi sadece biz bu mesleğin son temsilcileri olarak kaldık. Anadolu'nun, geleneksel formlarından da esinlenerek hediyelik eşyalar da üretiyoruz. Biraz da pazara, talebe göre hareket ediyoruz. Eskiden her evde olan su küpü artık kullanılmadığı için biz de üretimini çok sınırlı tutuyor, talep gelirse yapıyoruz"
BIÇAK ATÖLYESİ
BIÇAK ustası Mehmet Turhan Tuncay, çok küçük yaşlarda başladığı mesleğine ilk günkü şevkle devam ediyor. Gölbaşı'nda bir atölyesi daha bulunan Tuncay, Sevgi Çiçeği Sanat Sokağı'nda oğluyla birlikte el yapımı bıçak üretimi üzerine çalışmalarını sürdürüyor. Tuncay, "Bıçakçılık benim için bir hobi ve ben hala mesleğimin çırağıyım" dedi.