ODTÜ Deprem Mühendisliği Araştırma Merkezince, merkez üssü İzmir olan depremde hasarın Bayraklı'da yoğunlaştığı, yıkılan binaların çok katlı betonarme yapılar olduğu, bölgedeki yerel yumuşak zemin koşullarının ve yapısal yetersizliklerin hasar üzerinde etkili olduğunun anlaşıldığı belirtildi Merkezden yapılan yazılı açıklamada, ilk çözümlemelere göre, depremin Ege Denizi'nde Sisam Adası'nın kuzeyinde yer alan doğu-batı doğrultusunda uzanan normal mekanizmalı bir fay üzerinde meydana geldiğinin anlaşıldığı belirtildi. Açıklamada, AFAD verilerine göre, dış merkez mesafesi 120 kilometre içerisinde yer alan ve İzmir-Seferihisar depremi ana şokunu kaydeden 33 kuvvetli yer hareketi kayıt istasyonu bulunduğu ifade edildi. İzmir ili ve çevresinde bulunan ve depremin merkezine 43 kilometre mesafede yer alan "0905" kodlu Kuşadası istasyonunda kuzey-güney bileşeni 0.18 g (yer çekimi ivmesi) büyüklüğünde olan maksimum yer ivmesi ölçüldüğü aktarılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Bu değerin, mevcut deprem tehlike haritasına göre, verilen tasarım depremi maksimum yer ivmesi değerinin yarısından düşük olduğu anlaşılmaktadır. Bina hasarlarının en fazla yoğunlaştığı İzmir Bayraklı'da bulunan iki AFAD istasyonunda ölçülen maksimum yer ivmesi değerleri '3513' numaralı istasyonda (alüvyon) 0.11 g ve 3514 numaralı istasyonda (kaya) 0.04 g civarındadır. Bu değerler de tasarım yer ivmesi değerlerinden oldukça düşüktür. Elde edilen bilgilere göre, hasarın deprem merkez üssüne 70 kilometre mesafede bulunan Bayraklı ilçesinde yoğunlaştığı, yıkılan binaların çok katlı betonarme yapılar olduğu, bölgedeki yerel yumuşak zemin koşullarının ve yapısal yetersizliklerin gözlemlenen hasar üzerinde etkili olduğu anlaşılmaktadır"