İzmir'de nişanlısıyla birlikte evine gitmek üzere bindiği otobüste, İZULAŞ'ta çalışan bir şoförün saldırısına uğradığını bildiren genç, zanlının yakalanması için savcılığa başvuruda bulundu. Bir şirkette tekniker olarak çalışan M.Y, "Kendilerinde bu cesareti nasıl bulabiliyorlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne iki kez dilekçe yazdım ama cevap veren olmadı. Sonuna kadar hakkımı arayacağım" dedi. Egeli Sabah'a açıklamada bulunan 30 yaşındaki M.Y, 1 Ağustos gecesi Fahrettin Altay Aktarma Merkezi'nde 209 numaralı otobüse binmek için nişanlısıyla beklediklerini, aracın hareket saatinde kalkmadığını, bu yüzden 35 V 3409 plakalı belediye otobüsüne bindiğinde şoföre tepki gösterdiğini anlattı. M.Y, "Bıktım artık bu ESHOT'tan sürekli aynı şeyi yapıyorsunuz, sürekli geç hareket ediyorsunuz" dediğini belirten genç, "Otobüs şoförü tepkime karşılık vermedi. Ben de nişanlımla birlikte ilermeye başladım. Ancak şoförün yanında duran ve sonradan İZULAŞ şoförü olduğunu öğrendiğim kişi öfkeli şekilde yanıma gelerek, 'doğru düzgün konuşsana' dedi. Ben de kendisiyle bir meselem olmadığını anlatmaya çalıştım. Bu arada elime vurarak, biniş kartımı yere düşürdü ve hakaretler savurdu. Yere düşen kartımı almaya çalışırken, yüzüme sert bir darbe geldi. Bu sırada diğer yolcular araya girdi" şeklinde olayı anlattı. Olay sırasında iki dişinin kırıldığını ve söz konusu kişiden şikayetçi olmak istediğini, ancak şoförün otobüsü durdurup kapıları açarak, saldırgan zanlının kaçmasını sağladığını dile getiren M.Y, şöyle devam etti: "Böyle durumlarda otobüs şoförünün kapıları kapatması ve saldırganın araçtan inmesini engellemesi beklenir. Ancak burada tam tersi oldu. Bana saldırıp, dişlerimi kıran şoförün eline kolunu sallayarak gitmesine izin verildi. Belki kaderime razı olacağımı sandılar. Ama ben kesinlikle saldırganın bulunmaması istiyorum. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden, ardından İzmir Adli Tıp Kurumu'ndan dişlerimin darp sonucu kırıldığına dair raporu aldım."
NİŞANLIM OTOBÜSE BİNMİYOR
Eshot Genel Müdürlüğü'ndeki fotoğraflardan zanlı M.B'yi teşhis ettiğini söyleyen genç, "Bu kişinin İZULAŞ şoförü olduğunu öğrendim. Saldırgan şoför ve hareket amiri A.B'den şikayetçiyim. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Olayın üstenden yaklaşık 15 gün geçti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne konuyla ilgili 2 kere dilekçe verdim, ama sonuç alamadım. Bu kadar kolay bir şekilde vatandaşa saldırabiliyorlar. Bu cesareti kendilerinden bulabiliyorlar. Ben saldırgan şoförü teşhis ettim. Ama iş yargıya intikal edince 'o kişi şoför değil yolcuymuş' diyerek işin üstünü örtmeye çalıştılar" dedi. Nişanlısıyla beraberken böyle bir olayın yaşanmasının psikolojisini etkilediğini de vurgulayan M.Y, "Nişanlım da günlerde o hatta otobüse binemiyor. Dolmuşla işe gidip geliyor. İkimizin de morali altüst oldu" diye konuştu.