İzmir'de özel bir tekstil firmasında çalışan Mehmet Sürer (35), geçen sene Kapılar Caddesi'nde yürürken ters yönden gelen bir motosikletin çarpması üzerine yere düşüp, kafasını çarptı. Sürer, çevresindekilere 'bir şeyim yok' deyip otogara gitti ve Diyarbakır'da tatildeki gitmek üzere otobüse bindi. Manisa'nın Salihli ilçesinde fenalaşan Sürer, mide bulantısı ve baş dönmesi şikayetiyle otobüsten ambulansa alınarak Salihli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Beyninde ciddi hasar oluştuğu belirlenen Sürer, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Burada, bilinci kapalı şekilde yaklaşık 2 ay yoğun bakımda kalan Sürer, uyandığında konuşma, yürüme, yemek yeme gibi birçok yetisini kaybetti, elleri ve ayaklarında da bükülmeler meydana geldi. Tedavisinin ardından taburcu edilen ve yatağa mahkum olarak yaşamaya başlayan Sürer'e yüzde 100 engelli raporu verildi. Eşi Emine Sürer (27), çaresizliklerine çözüm bulunmasını isterken, Mehmet Sürer, eşinin yardım çağrısı sırasında gözyaşlarına boğuldu. Esma, İslam (8) ve 1.5 yaşındaki ikiz kız çocukları Melisa ve Esila'ya hem annelik hem de babalık yapmaya başlayan Emine Sürer, eşine çarpan sürücünün bulunması için yetkililerden yardım istedi.
'KİMSE YAŞAMASIN'
Çiftin kızları Esma'nın Türkçe dersinde otobiyografi yazımı eğitimi alırken kaleme alıp, babasının yatağının yanı başına astığı yazı ise okuyanları duygulandırıyor. Babasını iyileştirmek istediğini belirten küçük Esma, "Hayalimdeki meslek beyin cerrahlığı. Beyin cerrahı olmak istememin başlıca sebebi, babamın motosiklet kazasında beyin kanaması geçirip, yatalak kalması. Benim en büyük hırsım bu yüzden. Doktor olup, hiç kimsenin babasının bu halde kalmaması için elimden geleni yapacağım. Doktor olup, babamın, annemin, benim ve kardeşlerimin yaşadıklarını hiç kimsenin yaşamaması için uğraşacağım" dedi.