Konya'nın Beyşehir ilçesine 22 km uzaklıkta yer alan Hitit Abidesidir.Beyşehir Gölünün doğu kıyısındaki Eflatunpınar'da bulunmuştur. Anıtı ilk kez Hamilton bulmuşsa da bu yapıtın Boğazköy'deki karbartmalarla ilişkili olduğu düşüncesini Charles Texier ortaya çıkarmıştır. Esas olarak eser bir kaya anıtı değildir, çünkü yerli kayaya oyulmak yerine, bir pınarın kaynağında 14 büyük taş bloktan yapay bir kaya yüzey üzerine yapılmıştır. Blokların hepsinin de renginin eflatun oluşu bunların aynı maden ocağından geldiklerini gösterir. Bu blokların her birine işlenen figürler anıt toplu olarak ele alındığında ortaya çıkan kompozisyonun birer unsurudur. Bloklardaki figürler, ayrıntıları işlenmeden yarım kalmıştır. Anıttaki insan tasvirlerinin cepheden yapılmış olması dikkat çekicidir. Gerek bitmemişlik gerekse üslup sebebiyle James Mellaart Fasıllar anıtının bu anıtın üzerine yerleştirilmek amacıyla yapıldığı fikrini ortaya sürmüştür ve bu görüş Ekrem Akurgal tarafından da desteklenmiştir. Anıt üzerinde herhangi bir yazıt bulunmadığı gibi Hitit kaynaklarında da bahsine rastlanmamıştır. Bu sebeple yapılış tarihi hakkında kesin bir delil yoktur. Ancak esere hakim olan simetri fikri üslup açısından Büyük Devlet zamanında IV. Tuthalya dönemine (İÖ XIII yy.) tarihlenmesi uygun bulunmuştur. Kare planlı anıt taş bloklardan yapılmıştır. Bir yüzü yüksek kabartma figürlerle bezelidir. Kompozisyonun merkezinde yer alan bakışık ve dikey konumlu iki blokta oturur durumda bir tanrıyla bir tanrıça bulunur. Tanrıçanın başında geniş kenarlı bir şapka vardır. Tanrıyla tanrıçanın arasında ve iki yanlarında üst üste yerleştirilmiş birer çift karma varlık(aslan başlı demon-cin) vardır. Bu altı figürden altta olanlar yukarı kaldırdıkları kollarıyla üstlerindeki karma varlıkları, onlar da tanrıyla tanrıçanın başlarının üzerindeki kanatlı iki güneş kursunu taşımaktadır. Kollar üzerinde kanatlı güneş kursu taşıma motifi köken olarak Mısırlıdır. Ancak Mısır'da kursu bir tanrıça taşır ve kurs göğü temsil eder. Oysa Hitit'te kanatlı güneş kursu ilahe adalet anlamı taşır ve demonlar tarafından taşınır. Kompozisyonun iki kenarındaysa gene birbirinin üstünde, ama öbürlerinden biraz daha büyük birer karma varlık çifti daha yer alır. Bunların altta olanları da kollarıyla üsttekileri, üsttekiler de kanatlı bir güneş kursunu tutmaktadır. Bu kurs, anıtın genişliği boyunca uzanan ensiz bir dikdörtgenin içine işlenmiştir. Anıttan günümüze dört m. yüksekliğinde, yedi m. uzunluğunda bir cephe kalmıştır. Eflatunpınar Fasıllar ve Köylütoğlu anıtları ile İzmir civarındaki Karabel kaya anıtının varlığına dayanılarak İzmir'den Konya'ya uzanan bir Hitit yolunun olduğu düşünülür. Şematize edilmiş güneşi andıran başlığı ile oturan tanrıçanın, Hitit tanrıları arasında ilk sırada yer alan Güneş Tanrıçası Arinna olduğu sanılır. Tanrının ise sivri külahına bakılarak, Dağ Tanrısı olduğu varsayılır. Ancak, tanrının Fırtına Tanrısı olabileceği görüşü de vardır. Anıtın bir su kaynağı yanında yer alması Hititlerin Temiz Pınar Tanrılarına (Şuppilulia) olan inanışının bir göstergesidir. Anıt böylece doğanın üç bereket simgesi olan toprak, su ve güneşi simgelemektedir.