Ünlü manken Ebru Şallı'nın Harun Tan ile evliliğinden olan oğlu Pars Tan, 16 Nisan 2020'de hayatını kaybetmişti.
Henüz 9 yaşındayken iki yıl boyunca mücadele ettiği lenfoma kanserine yenilen Pars Tan, ölümüyle ailesini ve sevenlerini yasa boğmuştu.
Oğluna olan özlemini her fırsatta dile getiren Ebru Şallı, ölümünün üçünçü yıl dönümünde Pars'ı Instagram sayfasında yaptığı duygusal paylaşımlarla andı.
Oğlunu 'Ponçiğim' diye seven Ebru Şallı Pars'ın ölümünün üçüncü yıl dönümünde yine hatıralara gömüldü. Ebru Şallı'nın oğlu Pars'a seslendiği paylaşımları görenleri hüzne boğdu. Ebru Şallı daha önce "Öldüğü günden beri, iki tişörtüyle yatağa giriyorum" demişti. Evlat hasreti ile yanıp tutuşan Ebru Şallı'nın paylaşımı bir kez daha yürekleri dağladı.
İşte Ebru Şallı'nın küçük yaşta amansız hastalığa yenik düşen oğlu Pars için yaptığı duygusal paylaşım...
Ebru Şallı paylaşımına: Sensiz geçen 1 yıl daha Ponçiğim. O melek yüzün ve kokun her yerde hep benimle hep… Nur yüzlü Ponçiğim ben hep hep hep…
EBRU ŞALLI OĞLU PARS'IN EŞYALARINI HEM AĞLADI HEM PAKETLEDİ!
Oğlunu 'Ponçiğim' diye seven Ebru Şallı hatıralarla ovunuyordu.
Evlat acısı ile sarsılan Ebru Şallı, eşi ve büyük oğlu Beren Tan'ın desteğiyle hayata tutunmuştu.
Ebru Şallı, önceki gün İstinye'de görüntülendi. Eski manken, "İyi olmaya çalışıyoruz. Ülkenin durumu ortada. Pek keyfimiz yok" açıklamasını yaptı.
Ebru Şallı, asrın felaketinde evlatlarını göçük altında kaybeden ailelerin acılarını paylaştı.
Yaşanan deprem felaketi sonrası bir kafede otururken basına yansıyan fotoğraf karesi Ebru Şallı'ya hatırlatılınca şöyle konuştu:
Ben üç hafta hiç kendime gelemedim. Zaten ağır şeyleri kaldıramıyorum artık, hele ki çocuklar söz konusu olduğunda... Yaşanan bu olaylar sonrası herkes çok kötü olmuştur, iyi olacak birini düşünmüyorum. Melatonin falan alıyorum. Nefes çalışmaları, bir şeyler yapıyorum. Birçok insanın bu yönde şikayeti olduğu için birkaç video çektim, YouTube'a... Bana faydası oldu, insanlara da faydası olsun diye.
"O ADAMI ANLAYAMAZ KİMSE"
2020 yılında oğlu Pars'ı lenfoma kanserinden kaybeden Ebru Şallı, depremde evlatlarını göçük altında olan anneleri gördüğünde ne hissettiği sorulunca, "O görüntü hiç gözümün önünden gitmiyor, baba ve kızı... O adamı anlayamaz kimse. Bunu yaşayan bilir. O yüzden herkes dışarıdan ahkam kesiyor, konuşuyor anlatıyor ama yaşamadan onu tatmadan birinin onu anlayabilmesi çok zor. Zaten empati yoksunuyuz, maalesef. İnsan başka kafalara giriyor, kalbim güm güm atıyor, yerinden çıkacak gibi benim" şeklinde konuştu.
Depremzede çocuklar için oğlu Pars Tan'ın eşyalarını gözyaşları içinde paketlediğini söyleyen Ebru Şallı, Kahramanmaraş'ta enkaz altında hayatını kaybeden 15 yaşındaki kızının elini bırakmayan babanın fotoğrafından çok etkilediğini söyledi.
"ÇALIŞMAK ZORUNDAYIZ"
Deprem bölgesine gidemediğini söyleyen Ebru Şallı, "Buradan elimizden geldiği kadar yardım yaptık. Annem de Bodrum'da bayağı bir yardım yaptı, muhtarla birlikte. Bodrum'a da çok gelen oldu deprem bölgelerinden. Otellere yerleştirme oldu. Bire bir insanlara yardım etmek, insanları daha mutlu ediyor. Hepimiz için çok kötü bir şey. Normal hayata dönmek zorundayız, çalışmak zorundayız ama hala konsantre olamıyoruz. Hayata konsantre olamıyorum, zorlanıyorum yani" dedi.
Ebru Şallı 3 yıl sonra ilk kez oğlu Pars'ın odasına girdiğini dile getirdi.
PARS'IN EŞYALARINI BAĞIŞLADI
Oğlu Pars'ın eşyalarını depremzede çocuklara bağışladığını söyleyen Ebru Şallı, "Pars'ın odasına hiç girmemiştim. Depremin üçüncü haftasıydı ilk defa o zaman girdim. Pars'ın eşyalarını artık toplamamız gerekiyordu.
Hastane süreci olduğu için o süreçte onların böyle çok yerine ulaşmasını istiyordum, ve ben bunu direkt başardım.
Beş erkek çocuklu bir aile Pars'ın oyun bilgisayarından, çorabına kadar her şeyi tek tek güzel, güzel paketledim. Hem ağladım hem yaptım" dedi.
Meğer ağrıları zaman zaman yaşıyormuş ve 'geçer' diye düşünüp söylemiyormuş. İlk defa okulda ağladığı bir an oldu, ağrısı çok fazlaydı. Çok hızlı ilerleyen bir türdü..."
'VERDİĞİM İLİK YÜZDE 100 TUTTU'
"2.5–3 yıllık süreçte tedavi ile çok güzel cevaplar aldığımız dönemler oldu. Cevap vermesi büyük bir şeydi. Bıraktığımız an tekrar hızlı şekilde atak yaptı, ağrılar başladı. Doktor aynı protokolü uygulayamayacağı için kemik iliği nakline geçmemize karar verdi...Dünyada bu iliği bulamadık. Aile bireylerine bakıldı. Bende literatürde olmayan bir doku çıktı ve o doku Pars'ta da vardı. Doktor 'iliğiniz tutmuyor ama bu doku sizde var ve Pars'ta da olduğuna göre bir anlamı var' dedi. İlik dahil her şeyimi vermek istiyordum. İlik verdim...