Ahmet Davutoğlu'nun sarılıp ağladığı Gazzeli baba hissettiklerini A Haber'e anlattı. Baba şunları söyledi: Türk bakan bizim acımızı paylaştı. Benim için sürpriz oldu... Türkiye gibi bir büyük ülkenin dışişlerini bakanı gelip, bizim acımızı paylaştı. Ben bir kucak arıyordum. Onu görünce sarılıp ağladım. Bakan, benim acımı az da olsa dindirebildi. Acımızı kendi gözleriyle gördü... Çok büyük şok yaşamama rağmen kulağıma bir şeyler söyledi. Türkçe mi İngilizce mi anlayamadım ama bana sarılması beni çok rahatlattı. Türkiye'ye de Bakan Ahmet Davutoğlu'na da çok teşekkür ederim. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze'de Şifa Hastanesi'nde ağlarken çekilmiş fotoğrafının hikayesini Pakistan'da anlatmıştı. Davutoğlu şöyle konuşmuştu: 'O anın fotoğrafını basında gördüm. Eşimle birlikte ve diğer bakanlarla birlikte Şifa Hastanesi'ne gitme planımız vardı. Eşim doktor olduğu için başhekim biraz daha detaylı gezdirdi. Bu arada bizden çok kısa bir süre önce hastaneye ulaşan maalesef 3 cenaze odaya alınınca, onları görmek durumu oldu. Gerçekten çok ıstırap verici, insanı hüzünlendiren tabloydu. Bir genç kız 15-16 yaşlarında, bir yaşlı 75-80 yaşlarında, bir de genç erkek cesedi ki onun kanı hala akıyordu. Hepimizin o yaşlarda kızı var, babası içeri alınca çok duygusal bir an yaşandı. Kızına nasıl kapaklandığını görünce, çevredekiler teskin etmek için 'Türk dışişleri bakanı burada, sizi teselli etmek istiyor' dediler, dönüp bize sarılınca... O andan birçok şeyi insan çok daha yakından hissediyor, bu yaşamayanın hissetmeyeceği duygulardır. Uzaktan yorum yapmak çok kolaydır, ama o acılı anda bir babanın hissettikleri, o babayla kucaklaşırken iç içe geçtiğinizi hissediyorsunuz. Orada yatan cenazenin, o masum ve cansız bedenin kendi kızınız olduğunu düşünüyorsunuz. Sabahleyin evde bıraktığınız kızınızı öyle bulduğunuzu düşünün. O anda bakan olduğunuzu, rasyonel bir müzakere yürütmekle yükümlü olduğunuzu bir an için unutup, o psikolojiden çıkıp bir insan olarak onları yoğun bir şekilde hissediyorsunuz.' 'Keşke daha fazla teselli edebilseydim o babayı, keşke orada o gece kalıp o aileyle birlikte geçirebilseydim o geceyi.' diyen Davutoğlu, 'Hiçbir şey bir evlat açısından daha ağır gelemez.' diye konuştu. Çok sayıda çocuğun vefat ettiği Delv ailesini ziyaret ettiklerinde de aynı ortamla karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Ahmet Davutoğlu, 'Şimdi bunlar terörist mi? O genç hanım kız, 15-16 yaşındaki kız İsrail'e ne yaptı, ne tür bir suçla suçlanıyor ki böyle bir muameleye maruz kalıyor?' diye sordu. Ahmet Davutoğlu şöyle devam etti: 'Orada o yoğun insani duyguları yaşadıktan sonra diplomasi ve rasyonalizm de yaparsınız ama adalet ve vicdana dayanmayan hiçbir diplomasi kalıcı olamaz. O babanın hissiyatına bir şekilde sahip çıkmayan bir diplomasi de insanlık vicdanıyla bütünleşemez. Yaşadığımız o çerçevede gayet insani. Baba uzun süre kızına sarıldı, insanlar ayıramadı. Ancak beni görünce ayrıldı ve bana sarıldı. O andan sadece o ıstırabı hissedersiniz. Allah kimseye bu acıları göstermesin, bize de bu acılara maruz kalan insanlara sahip çıkma gücü versin.' Gazze'ye haklı mücadelelerinde yanlarında olduklarını göstermek ve ateşkes sürecine katkıda bulunmak amacıyla gittiklerini ifade eden Davutoğlu, 'Ama maalesef Gazze'de iken İsrail'in saldırıları durmak bilmedi.' dedi. Davutoğlu saldırılarda hayatını kaybeden iki gazeteciye de Allah'tan rahmet diledi. Davutoğlu 'Bu da İsrail'in saldırılarına duyarsız ve ayrım gözetmeksizin ve hiçbir hassasiyet ortaya koymadan saldırılarını yürüttüğünün çarpıcı bir göstergesi idi.' diye konuştu Davutoğlu ayrılırken tarafların üzerine mutabakata vardıkları bir metin olduğu bilgisini aldıklarını Hamas'ın bu metni teyit ettiğini, İsrail tarafından ise bu konuda net bir bilgi gelmediğini kaydetti. Davutoğlu, 'Buna rağmen İsrail'in saldırılarını sürdürmesi iyi niyetten yoksun bir tutum içerisinde olduğunu gösterdi.' ifadelerini kullandı. Bakan Davutoğlu, 'Ümit ederiz ki İsrail, uluslar arası toplumun, bölge ülkelerinin, Gazze'deki halkın bu çağrılarına olumlu ses ve tepki verir. Ve bir an önce ateşkes sağlanılır. Türkiye olarak akan bir damla kanın durması için ne çaba sarf edilmesi gerekiyorsa bu çabayı sarf ediyoruz.' dedi Davutoğlu Türkiye olarak barışın sağlanılması adına ortak tasarı konumunda bir açıklama metninin D8'e sunulduğunu ve D8 ülkelerinin de Gazze konusunda ortak bir açıklama yapmalarının beklendiğini kaydetti.