Yakın bir akrabamızın cenazesine gittim. Gittim ama yetişemedim çünkü cenazeler artık vakit namazlarından sonra kaldırılmıyordu ve ben bunu gündemin yoğunluğundan dolayı unuttum. Benim yakınım koronavirüsten ölmemişti ancak ailesi, defin işlemleri sırasında hızlı ilerleyen protokolden dolayı olayı idrak edememişti ve bu olay, benim için artık nokta konulması gereken bir durumdu.
Yeni tip koronavirüsün yol açtığı Covid-19 hastalığından dolayı defin işlemleri, ölüm gerçekleştikten sonra hemen başlıyor. Cenazenin yıkanması ve gömülmesi ile ilgili de herkes birtakım ütopyalar anlatıyor.
Yok çamaşır suyu ile yıkanıyor, yok üzerine toprakla birlikte kireç atılıyor, yok kefenlenmeden torba ile gömülüyor...
Arkadaşlar sakin olun!
Bu düşündüklerinizin hiçbiri olmuyor... Peki, koronavirüsten ölen insanların defin işlemleri nasıl oluyor? Bu, özellikle biz Müslümanlar için çok hassas bir konu ve yanlış bilgiye son vermek için hem Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu'nu, hem de Diyanet İşleri Başkanlığı'nı aradım.
Türkiye'yi etkileyen önemli isimlerin başında gelen, pek çok konuda sorular alan, benim de sohbetinden feyz aldığım isim Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, salgın hastalık döneminde cenaze defin işlemi konusunda şunları anlattı:
NAMAZ KILINMALI
■ Bulaşıcı hastalık olduğunda vefat edenlerle ilgili özel durum söz konusu olur.
■ Cenazeyi yıkayacak kişiler özel kıyafet giyer.
■ Hastalık bulaşmayacak şekilde tedbir alınabiliyorsa, cenaze usulüne göre yıkanır.
■ Eğer buna imkan yoksa, el dokunmadan cenaze üzerine su dökülür. Şayet su dökülme imkanı da yoksa teyemmüme (temiz toprak veya toprak cinsinden bir şeye sürülen ellerle yüz ve iki kolun mesh edilmesi şeklinde yapılan hükmî temizlik) başvurulabilir.
■ Cenaze kefenlenir. Çok önemli bir sıkıntı varsa, ilaçlı bir kumaş da kefen yerine kullanılabilir.
■ Mutlaka cenaze namazı kılınmalıdır.
Namazı bir kişi bile kılsa yeterli olur. Çünkü bu namaz farz-ı kifayedir.
Namaz camide, mezarlıkta veya kabir başında kılınabilir.
■ Namaz kılınmadan defin olmuşsa, cemaat veya bir kişi mezarın başında durur, kıbleye yönelip namazı kılar. Peygamber'imiz Hz. Muhammed (SAV), gömülmüş olan bazı sahabesinin mezarı başında sonradan namaz kılmıştır.
■ Tıbben şart koşuluyorsa cenaze tabutla da gömülebilir. Bu durumda da, tabut içinde cenaze kıbleye çevrilmelidir.
Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde yer alan Din İşleri Yüksek Kurulu da, salgın hastalık riskinin bulunduğu durumlarda cenaze namazı ve defin işlemlerindeki sürecin aynı şekilde devam ettiğini belirtti ve ekledi: "Zaruretten kaynaklanan bütün bu uygulamalarda Müslüman kardeşlerimize karşı son dini vazifemizi yaptığımız bilinci ile hareket ediliyor." Bu konuda artık yanlış bilgilere itibar etmeyelim, doğrusunu öğrenelim.
Anlayamıyorum
■ İçinde bulunduğumuz bu koronavirüs sıkıntısındaki günlerimizde havanın güzel olmasını bahane sayıp Bebek'te 3-5 tur atan, oltası elinde balık tutan, çim gördüğünde mangala oturan, bank gördüğünde dayanamayıp kıçını koyan, beş vakit namaz kılmayan bazı tiplerin cami kapılarında, 'Korona yok ya, virüs anne sütü alanlara bir şey yapmaz' gibi cahilce söylemlerini sürdürüp mikrofon karşısında komik duruma düşen tipleri,
■ 'Sokağa çıkma yasağı gelsin' temennisini söyledikten sonra 'Kızım Hira evde sıkıldı, hava almaya çıktık' diyen Demet Akalın'ı,
■ Evinde oturmayanlara başta idiot olmak üzere birçok sıfat kullanıp ardından 'Arkadaşlarımızın bir kutlaması vardı' diyerek Bebek'e giden ve Bebek'te gördüğü Serdar Ortaç'a 'Tokalaşma, öpüşme yok' dedikten sonra çıplak elle tuttuğu balonu Ortaç'a hediye eden Saba Tümer'i anlayamıyorum.
Alkışlıyorum
■ Koronavirüs ile ilgili olarak geçirdiğimiz bu sıkıntılı günlerde cansiparane hizmet veren Sağlık Bakanlığımız ve tüm sağlık çalışanlarını,
■ Hiçbir uyarı olmaksızın kendisinin ve başkasının hayatını riske atmamak uğruna evinde kalanları,
■ Hiçbir beklenti içerisine girmeden sosyal medya hesaplarından sevenlerine ve izleyicilerine müzik keyfi yaşatan veya onlar ile sohbet eden ünlülerimizi alkışlıyorum.
