Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Erdoğan seçimle gitmez!

Can Ataklı 'Erdoğan seçimle gitmez' başlığıyla YouTube'da paylaştığı videoda aynen şunları söyledi:
■ "Darbe ihtimalini en az görenlerdenim. Darbe, hem de bugünün koşullarında darbe yapabilecek kabiliyet yok. Bana göre darbe yapmak çok zor."
■ "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gitmesi için çok büyük bir halk öfkesi lazım."
■ "Büyük bir doğal afet, büyük bir deprem, başka bir doğal felaket... Hani Avustralya'yı yakan yangın vardı ya, o kadar büyük yangınlar, deprem, çok büyük can kaybına yol açacak sel felaketi gibi..."
■ "Ama en korkutucu olan Türkiye'nin bir askeri başarısızlık elde etmesi." 'CHP neden bir türlü iktidar olamıyor?' sorusunun cevabı Ataklı'nın yukarıdaki sözlerinde gizli aslında. Baksanıza siyasi bir söylem geliştirmek yerine doğal afetlerden, ordunun olası başarısızlıklarından medet umuyorlar.

ERDOĞAN'I ÖVMÜŞ
Küçümsedikleri halk da onların afetlerden, askerin savaş kaybetmesinden medet umduğunu görüp oyunu ona göre veriyor.

Can Ataklı, Mine G. Kırıkkanat, Ayşenur Arslan gibilerin bir diğer özelliği ise; sanılanın aksine muhalefet aleyhine gündem üretmeleri. Darbe çığırtkanlığı yapıyorlar, S-400'le yatıp kalkıyorlar, arada mutlaka başörtüsü çıkışı yapıyorlar. Dolar çıkınca zil takıp oynuyorlar. Donald Trump'a bel bağlıyorlar. O da olmadı Joe Biden Erdoğan'ı indirir diye hayal kuruyorlar vs. iktidara hep gollük pas atıyorlar. Hükümetin yerinde olsam Ataklı gibilerin hep konuşmasını isterim!

Öte yandan Ataklı'nın son açıklamaları farklı okumalara da açık. Hatta "Ataklı, Erdoğan'ı övmüş de olabilir" diyebiliriz!

Ataklı özetle; Erdoğan'ı sandıkla yenemezsiniz, darbe yapmaya da gücümüz yok, işimiz çok büyük doğal afetlere ya da ordunun yenilmesine kaldı demiyor mu? Bir siyasi liderin gücü ve başarısı daha ne kadar güzel tasvir edilebilir ki?

***


ATV'NİN DİZİSİ DİYE KARALIYORLAR!

'Payitaht Abdülhamid', 'Diriliş Ertuğrul' gibi dizilerin ardından yandaşların 'Osmanlıcı duygulara' hitap eden yapımlarına son olarak bir süper kahraman dizisi eklendi. 'Yerli ve milli' bir süper kahramanın hikâyesinin anlatıldığı 'Akıncı' dizisinin ilk bölümünde toplam 71 kişi öldürüldü.'
Bu haber spotu muhalif Birgün gazetesine ait. Haberin detayında dizide hangi karakter, kaç kişiyi öldürdü tek tek yazılmış.
Dizinin reyting oranlarından 'başarılı-başarısız' hesabı yapan gazeteler, "Yerli süper kahraman mı olur?" deyip diziyi akıllarınca ti'ye almaya çalışan Twitter muhalifleri de oldu.
çatışmada 50 kişi de ölür, bin, 10 bin kişi de... Bu haberle Birgün gazetesi ne yapmak, nereye varmak istemektedir?
Çok acayip kafalar bunlar! Yahu ne olacak bizim de 'Akıncı' gibi bir milli süper kahramanımız olsun, çocuklar, gençler ondan ilham alsın işte. Bizim kuşak 'Tarkan', 'Kara Murat' filmleriyle büyüdü, geçmişini öğrendi, ecdadıyla gurur duydu.
Karşımızda öyle bir muhalif zihniyet var ki, sırf dizi ATV'de yayınlanıyor diye reytinglerde çakılmasını istiyorlar! Diziyi karalamak, dalga geçmek için sosyal medyada kampanya düzenliyorlar. Vallahi çok gülüyorum, bu nasıl ruh halidir?

***


BU SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI MI?

■ Sokağa çıkma yasağında Bağdat Caddesi doldu taştı. Yılbaşında Ayder yaylasına tatilciler akın etti. Bodrum başta olmak üzere tatil beldelerinde bazı yollar tıkandı. Hep bu haberleri okuduk.
■ Eline market poşetini, köpeğinin zincirini alan güzel havaların tadını çıkardı. Bu, sokağa çıkma yasağı değil, başka bir şey! Bakalım faydasını görecek miyiz?

***


İNGİLTERE OKULLARI AÇTI
İngiltere'de Covid-19 salgınında vaka sayıları 50 binin üzerinde seyrediyor. Günde ortalama 450 kişi hayatını kaybediyor. Bu kötü tabloya rağmen hükümet okulların açılacağını duyurdu.
Avrupa'da Türkiye'den daha çok vaka ve ölü sayısına sahip birçok ülkede yüz yüze eğitim ya tamamen ya da ara ara devam ediyor.
EBA sistemi ne kadar başarılı olsa da çocuklarımız koca bir yılı okulsuz geçirdiler. Eğitimde 1 yıl aranın telafisi çok zordur. Aşı kampanyasıyla birlikte vaka sayıları daha da düştüğünde okulların açılma ihtimali tekrar gözden geçirilmeli.

***


KAZANINCA ALMAN KAYBEDİNCE GÖÇMEN

Almanya'yı anlamak için Der Spiegel dergisini okumak gerek. Bu dört kapak Türklerin Almanya macerasını özetliyor aslında.
1973 tarihli kapakta 'Almanya'da gettolarda 1 milyon Türk' başlığı atılmış ve gettolarda yaşayan Türklerin yaşadığı zorluklar anlatılıyor.
1993 tarihli 'Alman Türkler yabancı düşmanlığının kurbanları' başlıklı kapakta Türklere yapılan ırkçı saldırılara yer verilmişti.
1997 tarihli 'Tehlikeli yabancı' başlıklı kapak konusunda ise yükselen Türk milliyetçiliği anlatılıyor.
Der Spiegel'in 2021'in ilk sayısının kapak başlığı ise 'Almanya yeterli sayıda aşı alabilecek'. Kapakta koronavirüse karşı geliştirdikleri aşıyla tüm dünyaya umut olan bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin fotoğrafları yer alıyor ama Türklükleriyle ilgili hiç ifade yok!
Ne demişti Mesut Özil, "Kazanınca Alman, kaybedince göçmen"!

***


FRANSA SALGINI DA ŞAŞIRTTI!
Covid-19'a yönelik başlayan aşı kampanyalarında Fransa, aşı yapan ülkeler sıralamasında en sonda yer alıyor. Fransa'da 27 Aralık'ta başlayan kampanyada 1 haftada sadece 450 kişiye aşı yapılması sosyal medyada alay konusu oldu:
■ "Bollywood (Hint filmi) gibi yavaş."
■ "Salgını da şaşırttık."
■ "Bir anket yapmak için bile 850 kişi gerekirken..."
Ya Macron Efendi, Türkiye ile uğraşacağına ülkende salgınla mücadeleye yoğunlaşsan ne vaka sayısı yüksek olur, ne de böyle dalga geçilirdin!
Yaz kızım başlığı: "Fransa virüsü gözünde büyütmediğini gösteriyor!"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA