Teknolojinin gelişimine ters orantılı olarak her geçen gün sosyallik azalıyor. Evimizde, plazalarda, alışveriş merkezlerinde ya da nerede olursak olalım, sürdürdüğümüz yaşamlarımız sanki bir hapishane haline geldi. Kendimizi dört duvar arasına değil de bir telefonun ekranı içerisine hapsettik... Peki bu ekranların içerisinden ne zaman kurtulacağız, nasıl tekrar insan içerisine karışıp, eski sosyal hayatımıza döneceğiz?

SOSYALLEŞELİM
Hiçbir söz boşuna söylenmemiştir. Eskiler "Tüfek icat oldu mertlik bozuldu" der. Bu dönem için söylenmiş olsa nasıl olurdu, hiç düşündünüz mü? Mesela "Teknoloji gelişti, arkadaşlık bozuldu" gibi... Ama iş yalnızca söz üretmek ile mi kalıyor? Elbette hayır.
Bütün insanlık olarak teknolojinin ağına eş zamanlı olarak ayak uyduramasak da kullanmadan edemiyoruz. Kim bilir bundan 10 yıl sonra gündelik rutinlerimiz nasıl değişecek? Evet teknoloji bulunmaz bir nimet. Ama hayatlarını ekrana sığdırana değil, doğru kullanabilene. O yüzden de hayatlarımızı sığdırdığımız ekranların dışarısına çıkarmamız, sosyalliği, deyim yerindeyse hayatı yaşamamız gerekiyor. Dışarıya çıkmalı ve içimize çektiğimiz her bir nefesin güzelliğinin yeniden farkına varmalı. Hayat siyah bir ekrandan çok daha fazlası.

SANAL DOSTLUKLAR
Aslında bizler insan olarak kendimize basit ve kolay geleni tercih ediyor, en az çaba sarf edeceğimiz, bizi daha az yoracak işleri arıyoruz. Dışarı çıkıp arkadaşlarımızla görüşmek yerine, görüntülü sohbeti tercih ediyoruz. Kolay geliyor değil mi? Bu durum teknolojinin getirisi kadar götürüsü olduğunun da bir kanıtı. Kolay ama verdiği hissiyat ne kadar gerçek? Hiç bunu düşündünüz mü?
Sanal arkadaşlıklar, çağımızın hastalığı. Gerçekmiş gibi hayal edip, bir fotoğrafa tutuluyoruz. Kendimizi bir yalana inandırıp, peşinden sürükleniyoruz. Peki arkadaşlıklarımız, dostluklarımız ne zaman eskiye dönecek? Güldüğümüz, eğlendiğimiz, yeri geldiğinde beraber ağlayıp, beraber sevindiğimiz insanlar için ne zaman tekrar kalbimiz atmaya başlayacak? Derin duygulara yeniden ev sahipliği yapacak mıyız?

ABARTMAYALIM
Peki ne yapmamız gerekiyor?
Teknolojiyi yalnızca ihtiyacımız kadar kullanalım.
Gerçekliğin önemini anlayalım. Arkadaşlığın önemini tekrar hatırlayalım, hatırlatalım.
Hayatımızdaki eksikliklerin farkına varalım.