Bu ara sıkça kırılan kaybolan demir korkulukları yazıyorum.
Belli ki hırsızlar para ettiği için demiri çalıyor.
Bunlar insan değil!
Yatacak yerleri de yok!
Üç kuruş için açtıkları zarara bakın! Kazandıkları bezendiklerine yetmez! Çöp bunlar!
Selahattin Ay, iki gün önce bir kabus yaşadı:
"Sabah yürüyüşünde Mimar Sinan Parkı'nın önünden geçerken birileri at arabasını dayayıp demir korkulukları kesip yüklerken müdahale ettim.
At arabasındaki tüm demirleri benim üzerime attılar.
Kaçarak Galeria'daki Yunus polislere sığındım.
Görevli polisler 'İyi ki seni öldürmemişler, karışmayıp bize söyleyecektin' dediler.
Ben sorumlu bir vatandaş olarak az kalsın canımdan olacaktım" dedi.
Hırsızlar hem suçlu hem güçlü! Şerefsizlerle dişe diş mücadele edeceğiz!
Ama müdahale değil.
Polise haber vereceğiz.
Mümkünse çaktırmadan resimlerini çekeceğiz!
Hanya ile Konya'yı onlara öğreteceğiz!
Selahattin Ay'a geçmiş olsun!
Onun gibi duyarlı insanlarımız az değil.
Karabiber ağaçları kaldırımı kapatıyor budayın artık
ABDULKADİR Kaçar yürümeyi seven birisi.
Yürüyüş yaptığı yerlerde karşılaştığı olumsuzlukları bize aktarıyor.
Kasım Gülek Köprüsü'nü her gün iki üç defa yürüyerek geçiyor.Kaldırım tarafında özellikle doğu trabzanların kenarındaki karabiber ağaçları çok büyümüş. Buradan yürüyerek geçenlerin başına değiyor, insanlar yola inmek zorunda kalıyor. Yanlış anlaşılmasın, bu ağaçlar bir iki tane değil. Köprü boyunca böyle. Yani bakıma ihtiyaç var. Budanması lazım. Ağaçlara zarar vermeden budayın. İnsanlar kaldırımda bari rahat yürüyübelsin.