TÜRK Kızılay Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı, Adana'daki Mikrobiyoloji Laboratuvarı'nda 1 yılda 600 bin ünite kanın işlendiğini belirterek, "Bulaşıcı hastalığı olup, bunu bilmeyen vatandaşlarımız kan bağışından sonra yaptığımız testler sonucu öğreniyor" dedi. Türk Kızılay'ın İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da bulunan Mikrobiyoloji Laboratuvarları, tüm Türkiye'den gelen kan bağışlarını ileri teknoloji cihazları kullanarak işliyor. Adana'da bulunan Orta Akdeniz Bölge Kan Merkezi Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarı ise 16 ilde bağışlanan yılda 600 bin ünite kanı toplayarak analiz testleri gerçekleştiriyor. Bağışlanan kanların analiz yapılarak gerekli yerlere nakledildiğini söyleyen Türk Kızılay Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı, gelen numunelerin en gelişmiş teknolojisi olan NAT teknolojisiyle işlendiğini söyledi. Kanda olası bir bulaşıcı hastalık olup olmadığının araştırıldığı laboratuvar hakkında bilgi veren Saygılı, "Bağışçı vatandaşlarımızın kanları buraya geldiğinde mini bir checkup yapılmış oluyor. Kanın içerisinde bulaşıcı bir hastalık varsa, en erken dönemde bu cihazlarımız, bu hastalığı fark ediyor. Hastalık taşıyan kan tespit edildiğinde doktorlarımız mahremiyet kuralları göz önünde bulundurularak bağışçımızı arıyor. Hazırlanan raporla birlikte vatandaşımıza haber verilip en yakın sağlık kuruluşuna gitmesini tavsiye ediyoruz. Vatandaşlarımız yapmış olduğu kan bağışı sayesinde bilmediği hastalığı da öğrenmiş oluyor'' dedi.
HER KAN BAĞIŞINA BİR FİDAN DİKİLİYOR
Yapılan analizler sonucu tıbbi anlamda sıkıntısı olmayan kanların 3'e bölünerek 16 ildeki hastalara gönderildiğini söyleyen Saygılı, ''Burada yıl boyunca ortalama 600 bin ünite kan toplanıyor. Bunu 3'e bölüyoruz. Toplamda 1 milyon 800 bin ünite kan, burada işlenmiş oluyor. Bizler güvenli kan projemiz kapsamında doğru kanı, doğru hastaya ulaştırmakla sorumluyuz'' diye konuştu. Her kan bağışçısı için Torosların eteklerine fidan dikildiğini aktaran Saygılı, "Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerimizce anlaşarak Torosların eteklerindeki dağlarımıza bağışçılarımız adına ağaç diktiriyoruz. Kan veren vatandaşlarımız bundan sonra adıma dikili bir ağacım var diyebilir. Bir taraftan coğrafyamız yeşeriyor, bir taraftan da insanlarımız kan ile hayat buluyor" ifadelerini kullandı.
