"15 Temmuz, bir milli irade ve demokrasi zaferidir. Yeni bir çağın başlangıcı ve darbeler devrinin milli bir mücadeleyle kapandığı gündür. Bir milattır 15 Temmuz... Yeniden millet olma bilincinin had safhaya ulaştığı, mezhep, din, dil ayırmadan yeni Türkiye'nin kalkınmayla beraber, ruh planında varoluşunun ve direniş potansiyelinin izhar olunduğu kutlu bir tarihtir.
'56 YILLIK HESAP SORULDU'
İdam edilen, ezilen, işkence ve sürgün gören mazlum bir milletin; 56 yıldır içine hapsettiği, bastırıp susturduğu duygularını cesaretle ortaya koyduğu, 56 yıldır sorulmayan hesabın sorulduğu, adaletin yerini bulduğu bir gündür.
15 Temmuz; yıllardır milletin iradesini hiçe sayarak, milletin silahıyla millete gözdağı veren, Türk silahlı kuvvetleri içinde başta FETÖ olmak üzere, bütün illegal yapılanmaların, çetelerin, demokrasiden nasibini almamış faşizan güruhun çökertildiği gündür. Her yazılan kısır, her söz kifayetsiz, her şiir yetersizdir bu kutlu günü anlatmak ve resmetmek için. Çünkü o gün, toprağının ve milletinin namusuna halal gelmesin diye ölümü kucaklayan yüzbinlerin, yüzlerce destanını müşahede ettik. Çünkü ölüm, sözle ifade edilecek bütün bedellerin üzerindeydi! İşte o isyan ahlakının ve direniş estetiğinin yeryüzündeki en şerefli nişanı oldu o gece.
Bozkırın kavruk tenli çocukları; yıllarca ağızlarında devrim sakızı çiğneyenlere İslam'ı, kirli ruh ve hesaplarını gizlemek için bir mevzii olarak kullanan sahtekarlara, darbenin gerçekleşmesini dileyen münafıklara bir direniş dersi verdi. Meydanlarda yekvücut olan necip milletimizle her bir araya geldiğimde, zihnimde ve kalbimde çınlayan cümle şu oldu: Doğduğum, büyüdüğüm, mensubu olduğum bu vatan ve millet için şükürler olsun ya Rabbi!"