Murat Yıldırım, Imani Elbani, Tolgahan Sayışman, Almeda Abazi, Esra Erol, Ziynet Sali... Liste uzayıp gidiyor. Bu isimler, sosyal medya paylaşımlarında, toplum önündeki konuşmalarında hep bir isme vurgu yapıyor: Dr. Said Sözühikmet. Öyle ki, Murat Yıldırım ve Tolgahan Sayışman evliliklerini kamuoyuna açıkladıklarında ona teşekkür etti. Ünlüler Dr. Said Sözühikmet'i yaşam koçları olarak tanımlıyor. Zor anlarında, kritik dönemeçlerde hayata dair akıl aldıkları isim o. Peki kim bu Dr. Said Sözühikmet? Hiçbir yerde fotoğrafı olmayan, gizli kalmayı tercih eden, bu nedenle söyleşiyi e-mail üzerinden yapan biri... Yeni kitabı Yaşamın Göremediğimiz Şifreleri vesilesiyle kendisine sorular gönderdik. Hakkında merak edilenleri sorduk:
- Sizinle ilgili merak edilen pek çok şey var ama siz gizemli olmayı tercih ediyorsunuz. Fotoğraf da çektirmiyorsunuz. Bunun özel bir nedeni var mı?
- Bunun özel bir nedeni yok. Gizemli olmayı
hiçbir zaman düşünmedim. Halis niyetle düşündüm
ve şahsımdan ziyade önyargılar oluşmasın
düşüncesiyle fotoğraf çektirmedim. Bu
zamanda doğrular yanlış, yanlışlar doğru gibi
olmuş. İnsanların şahsımdan çok, doğru olduğunu
düşündüğüm hakikatlere değer vermelerini,
doğruyu bulmalarını istedim ve bu konuda
da kararlıyım.
- Kişisel gelişimle ilgili konular ne zaman hangi vesileyle dikkatinizi çekmeye başlamıştı?
- Kendimi bildim bileli bu konularla ilgiliyim.
Küçüklüğümden bu yana yaşam koçumun
yardımıyla kendimi geliştirdim ve geliştirmeye
devam ediyorum. Aslında tıp doktoruyum.
- Sizin yaşam koçunuz kimdi?
- Vefat etti. Bana yol gösterdi, yaşam koçluğumu
yaptı. Bu da bende kalsın.
- Ünlülere yaşam koçluğu yapıyorsunuz, size nasıl ulaşıyorlar? Birbirlerine mi tavsiye ediyorlar, buluşmalarınız hangi ortamlarda oluyor?
- İnsan görüşmek istedikten sonra her yerde
görüşebiliyor.
- Son dönemde kişisel gelişim konusu epey popüler. Siz de bir yaşam koçusunuz. Yaşam koçu ne yapar?
- İnsanoğlunun var oluşundan itibaren hayır
ve şer, iyi ve kötü mücadelesi günümüze kadar
devam etmiştir. Bu yüzden hepimiz bir rehbere
ihtiyaç duymaktayız. Yaşam koçu karşısındaki
kişiyi eksileriyle artılarıyla çok iyi değerlendirerek
onun düşünce yapısını ve nasıl düşündüğünü
anlar, tahlil eder, analiz eder, tanır. Kişiliğine
ve çalıştığı mesleğine göre kişileri analiz eder ve
kişiye eksilerini gösterip onları artıya çevirmesini
sağlayarak hayatta başarılı, mutlu, huzurlu ve
pozitif olmasına yardımcı olur.
EMPATİYİ SEMPATİ İLE KARIŞTIRIYORUZ
- Mutsuz insan sayısı mı çok, insanlar bir arayışta mı?
- İnsan tam manasıyla mutlu olamaz. İnsan
fıtratı yani yaradılışı gereği mutluluk arayışı
hiçbir zaman bitmeyecektir. Teknolojinin çok
ileri derecede geliştiği bu çağda insanlar tüketerek
ve eğlenceye dayalı hayat tarzını tercih
ettiğinden dolayı bencillik oluşur ve tek başına
kalır. Bu da gerçek tam bir mutluluk değil geçici
bir mutluluk sağlar. Psikolojik ve sosyal
problemler ortaya çıkmış olur. Toplumun çoğunluğu
mutluluğu yanlış yerlerde aradığından
mutsuzluğu yaşar.
- Dengeli hayat ile ilgili vurgularınız dikkat çekiyor. Dengeli bir hayat neden önemli? Bunu sağlamak için neler yapmak gerekir?
- Bu sorunuz için çok memnun oldum, çok
önemli ve mühim bir soru. Dengeli hayat kişinin
bedensel, ruhsal
ve sosyal olarak tam
bir iyilik halinde olmasını gerektirir. Yani kişi
bireyselliği (bencilliği), hazcılık (sürekli tatmin
olma isteği), şan şöhret isteği, gösterişi bırakarak
yani bu kötü duyguları eşine, çocuklarına,
iş ve sosyal arkadaşlarına yansıtmayacak.
Vicdanlı ve dürüst davranacak, arkadaşının
başarısını kendi başarısından önemli görecek,
hak edenlere fedakarlık yapacak ve dengeyi
sağlayacak.
- Empati ve sempati konusunda tespitleriniz ilginç. Türk insanının bu konudaki yaklaşımını anlatmışsınız kitabınızda. Nerede eksiklikler var?
- İyi niyet empatiye dayanır. Empati ise iyi
düşünmeyi ve iyilik yapmayı gerektirir. Günümüzün
en önemli sorunlarından biri, kişilerin
yeteri kadar empati yapmaması, başkalarını
anlamaya çalışmamasıdır. O yüzden de dillerden
düşmeyen 'kimse beni anlamıyor' sözü çok
tanıdık gelecektir. Empati yapmayan insana,
yokluk, kıskançlık, bencillik, kibir gibi kötü
duygular uzun vadede öldürücü zehir tesiri
yapar. Bizim toplumumuz çok duygusal ve çok
nezih bir toplumdur. Acıma duygusu olan, vatanını
çok içten seven bir toplum olduğumuzdan
empatiyi ve sempatiyi karıştırırız. Örneğin
dizideki bir oyuncu ağladığı zaman onunla
birlikte kolayca ağlarız ya da hiç tanımadığımız
birisi gelse yaşadığı çilelerden bahsetse oturup
onunla beraber ağlarız. Yaptığımız sadece onun
duygularına eşlik etmek olduğundan onun bu
durumdan kurtulmasına yardımcı olamayız. Bu
durum sempatidir.
- Kim ümitsiz vakadır size göre?
- Önyargılı, dinlemeyen, konuşmayan, hatasını
kabul etmeyen, kendisine karışılmasını istemeyen,
düzeni disiplin olarak algılayan kişi...
- İş ilişkisi de en az özel ilişkilerimiz kadar önemli bir başlık. İşte başarı hayatta başarıyı getiriyor mu?
- İşteki başarı hayatta başarıyı getirir tabii ki,
ama işteki başarısızlıklar da hayatımızı olumsuz
yönde etkiler.
ÖZGÜVENİN DENGELİSİ İYİDİR
- Özgüvenin azı mı fazlası mı?
- Özgüvenin kişide dengede olması gerekir. Özgüveni olamayan her meseleye karamsar bakar, kötümserdir; bu da başarısızlığa sebep olur. Eleştirilmekten hoşlanmamaya, çekingen olmaya sebep olur bu yüzden de başarısızlığa mahkumdur. Tam tersi aşırı özgüveni olanlar da hayatlarının sınırlandırılmasını istemezler. Narsist olurlar. Kimseden yardım istemezler. Kendilerinde hiç hata görmezler. Dengeli özgüveni olan önerilere ve yardıma açıktır. Bir konu hakkında başarısız olsa dahi onun için son değildir hatta onu tecrübe olarak görür. Hayatında çözümler olarak görür ve her meselenin bir çözümü olduğunu düşünür.
TEMBELLİK BİR HASTALIK MI?
- İnsan bir şey yapmadıkça buna alışır mı? tembel bir danışanınıza ne önerirsiniz?
- Günümüzde tembelliği hareketsizlik olarak tanımlarlar. Aslında tembellik, hareketsizlik olduğu gibi, aynı zamanda üretkenliğe yönelik çalışma isteğinin olmaması demektir. Bu kişilik durumundan çıkamadığımızda, çok ciddi psikolojik hastalıklara sebep olur. Çalıştığı işi beğenmemeye ve her gün şikayet etmeye başlar. İşte verimlilikte düşme, ilişkilerde bozulma, en önemlisi yapması gereken işleri bırakıp başka işlerle meşgul olma gibi tavırlar sergiler.
HUZURU BULMANIN FORMÜLÜ
- Huzur herkesin peşinde olduğu bir kavram. Huzuru bulmanın bir formülü var mı?
- Zaten bu sorunun cevabı bütün kitabı kapsıyor o yüzden kitabı bütün okurlarıma çok dikkatli bir şekilde okumasını tavsiye ediyorum.