İstanbul'da yaşayan 13 yıllık evli Sevgi- Nihat Altan çifti iki kez anne-baba olurken üzüntü yaşadı. Sevgi Altan'ın önce 3.5, sonra da 5.5 aylık bebekleri düştü. Ayrıca başka kliniklerde iki kez tüp bebek tedavisi gördüler, bunlarda da gebelik elde edildi ve düşükle sonuçlandı. Üstelik tüp bebek tedavilerine başlanırken, daha önceki düşüklerinin nedeni araştırılmadı ve buna yönelik herhangi bir tedavi de yapılmadı. Dört düşükten sonra moralleri bozulan Altan ailesi, Ferti-Jin Tüp Bebek Merkezi'nden Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir'e başvurdu. Op. Dr. Seval Taşdemir'in yaptığı muayene sonucunda, Sevgi Altan'ın iki tüpünün de tıkalı olduğu ortaya çıktı. 32 yaşındaki Sevgi Altan'ın hem tüplerinin tıkanması, hem kan pıhtılaşması, hem de bebeklerini taşıyamayarak düşük yapması sorunu vardı. Hamile kalıp bebeğini sağlıkla kucağına alabilmesi için bu üç problemin çözümlenmesi gerekiyordu.
BAĞIŞIKLIK AŞISI YAPILDI
Sevgi Altan'a önce düşük tedavisi yapılması gerekiyordu. İlk önce düşüklerinin nedeni araştırıldı, buna yönelik tedavileri yapıldı. Altan çifti sonrasında tüp bebek tedavisine alındı. Tüp bebek tedavisinde ayrıca bağışıklık aşısı tedavisi uygulandı. Ayrıca Nihat Bey için de sperm seçiminde sperm mıknatısı, IMSI mikroskobu gibi teknikler de uygulandı. Tüm tedavilerin sonrasında Sevgi- Nihat Altan çifti müjdeli haberi doktorlarından aldı: İkiz bebekleri olacaktı.
İKİZLER SAĞLIKLA DÜNYAYA GELDİ
Yolun yarısını başarıyla geçmişlerdi ancak asıl maraton şimdi başlıyordu. Daha önce dört düşükle büyük üzüntüler yaşamışlardı. Bu sefer, üstelik de ikiz bebeklerini kaybetmek istemiyorlardı. Dokuz ay boyunca düşük tedavisine yönelik destekleyici tedaviler yapıldı. Sevgi Altan'ın bebeklerini doğuma kadar taşıyabilmesi için tıbbi tedavileri yapıldı ve tam zamanında, sağlıklı bir şekilde doğum gerçekleşti. Altan ailesi, 13 yılın sonunda ikiz kızlarını hasretle, sevinçle, gözyaşlarıyla kucaklarına aldı.
Sevgi Altan yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "Biz Allah'a tek bir çocuk sahibi olabilmek için dualar ederken, Allah bize iki bebek birden vermişti. Onlara iyi bakmam gerekiyordu. Zorlu bir süreç oldu ama tüm zorluklara değdi. 13 yıl sonra evde bebek sesi var ve biz aile olduğumuzu şimdi anladık. Kızlarımla ilk Anneler Günüm. Onların varlığı, kokusu, mükemmel bir duygu. Allah anne olmak isteyen tüm kadınların dualarını kabul etsin. Annelik bambaşka bir şey."
HASTALAR TÜBERKÜLOZ OLDUKLARINI SÖYLEMELİ
Altan çiftinin tedavisini gerçekleştiren Op. Dr. Seval Taşdemir, tedavi sürecini şu sözlerle anlattı; "Altan çifti, çok gençti ancak çok umutsuzdu. Sevgi Altan hamile kalsa da düşük ile sonuçlanacağını düşündüklerinden ümitsizlerdi. Bu gibi durumlarda hastaya gerekli olan psikolojik destek de verilmeli. Altan çiftinin tedavisinde biz; hem kısırlıkla, hem düşükle, hem de kanın pıhtılaşma sorunu ile mücadele ettik.
Hastamız Sevgi Altan'ın, geçirdiği tüberküloz enfeksiyonundan kanallarında tıkanma olmuştu. Bize başvurduğunda kendiliğinden gebe kalamıyordu. Bu kadar problemin bir arada görüldüğü hastalar, ancak bu konuda donanımlı ve tecrübeli merkezlerde çözüm bulurlar. Çocuk sahibi olabilmeleri için infertilite alanında bütün tıbbi destek tedavisini sağladık.
Bugün, ikiz kızları ile dört kişilik mutlu bir aile olmalarında katkımız olduğu için biz de çok mutluyuz. Hastalar, asla umutsuzluğa kapılmasınlar, anne-baba olamayacaklarını düşünmesinler. Tüberküloz geçiren kadın hastaların kanallarında tıkanıklık olduğu zaman bu bazen kısırlık sebebi olabiliyor. Hastalar kısırlık tedavisine geldiklerinde bunu mutlaka doktoruyla paylaşmalı."
***
46 YAŞINDA ANNE OLMAYA HAZIRLANIYOR!
Viyana'da yaşayan ve üniversite sıralarında tanışıp evlenen 46 yaşındaki Nilay-Sedat Yaldız çifti, doğal yollardan anne-baba olamayınca defalarca tedavi gördü. Anne-baba olabilmek için bir gün olsun pes etmediler ve 20. evlilik yıllarında anne-baba olacakları müjdesini aldılar.
"Yıllarca tüp bebek tedavisi yaptırdım, olmadı. 20 yıl sonra lenfosit aşısıyla hamile kaldım" diyen Nilay Yaldız, yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: "Öncelikle tüm annelerin ve anne adaylarının Anneler Günü'nü gönülden tebrik ediyoruz. Rabbimize ve doktorumuza şükranlarımızı sunuyoruz. Ben altıncı ayını doldurmuş bir erkek bebek anne adayıyım. 19 senelik evliliğimizin 15 senesi nedenini bilmediğimiz erken evre düşükleri ile mücadele ederek geçti. Bendeki sorunun bağışıklık sistemi olduğu anlaşıldı. Hamile kaldığım an vücudum bebeğin babadan gelen proteinlerini tanımayıp, onu yabancı bir madde gibi görüp atmaya çalışıyordu. Maalesef yurtdışında bu sorunum ile hiç ilgilenilmedi. 10 düşükten sonra Türkiye'ye gelerek Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir'e muayene olmaya karar verdik. Doktorumuz, lenfosit aşısı ile anne olabileceğimi söyledi. Ayda bir defa olmak üzere üç kere yaptırdık ve yaptırdıktan altı ay sonra mucizevi bir şekilde hamile kaldım. İlk defa kan değerlerim çok yüksek çıkmıştı. Bu da bebeğin çok iyi yerleştiğini gösteriyordu. İnanamadık. Duyduğumuz sevinci tarif bile edemem. Sizlere tavsiyem; anne olmanın yaşı yok, asla pes etmeyin. Ümidinizi kesmeyin. Elbet bir gün mucizeniz gerçekleşecektir."
19 YILDA 47 KEZ ÜZÜNTÜ YAŞADI
Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir: "Viyana'da yaşayan Yaldız çifti; 12 defa tüp bebek tedavisi yaptırmış, yedi tanesi tutmuş, beş tanesi tutmamış. Tutan yedi tane de ilk haftalarda ölmüş. 10 defa kendiliğinden hamile kalmış, o bebeklerini de kaybetmiş. En az 30 defa kimyasal gebelik (sessiz düşük) geçirmiş. Biz Nilay Yaldız'ın düşüklerinin nedenini araştırdıktan sonra kendisine lenfosit aşısı tedavisi uygulamaya karar verdik. Onca tüp bebek tedavileri sonunda Allah kendiliğinden olmasını nasip etti. Müjdeli haberi alınca onlar kadar sevindik."