Diyetisyen Nursena Altunsu, son zamanlarda öne çıkan Sirtuin yani Sirt-food diyetine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Altunsu, Sirtuin diyetinde 20 besinin dikkat çektiğini belirterek şunları ifade etti: "Bu diyeti savunanlar tarafından yeşil çay, roka, kara lahana, kakao (yüzde 85), kahve, çilek, Medine hurması, hindiba, kuş gözü acı biberi, karabuğday, kereviz, kapari, yaban mersini, zerdeçal, kırmızı soğan, ceviz, sızma zeytinyağı olmak üzere 20 besinin sirtuin proteinlerini aktive ederek kas yıkımını önlediği, hatta yağ yakımını arttırdığı ve açlık hissetmeden vücut ağırlığında azalma saptandığı belirtiliyor. Ayrıca içerdiği polifenoller aracılığıyla anti-inflamatuar özellikte olduğu bildirildi."
"HAYVANSAL GIDALAR SINIRLI TÜKETİLMELİ"
Bireylerin kalori kısıtlaması yaşamadığına değinilen Sirtuin diyetinin uygulayıcılarının bu diyetle aç kalmadan ve yoğun egzersiz yapmadan daha uzun sağlıklı bir yaşam sürüleceğini iddia edildiğini belirten Altunsu, "Diyet uygulama aşamasında kalori kısıtlaması olmadığı belirtilmesine rağmen; ilk üç gün Sirtuin diyeti besinlerinden oluşan 1 ana öğün ve yeşil meyve sularından oluşan 3 öğün yani toplamda 1000 kkal, 4-7'nci günlerde ise Sirtuin diyeti besinlerinden oluşan 2 ana öğün ve yeşil meyve sularından oluşan 2 öğün olmak üzere 1500 kkal alınması gerektiği savunulmuştur. Ek olarak sirtuin diyetine göre ilk öğünün erken saatlerde tüketilmesi ve 19.00'dan sonra herhangi bir şey tüketilmemesi gerekiyor. Sınırlı miktarda kırmızı et ve süt/süt ürünleri, ılımlı ölçüde balık ve kümes hayvanları tüketimi öneriliyor." ifadelerini kullandı.
"AKDENİZ DİYETİNDEN FARKLI"
Altunsu, "Sirtuin diyeti savunucuları, bu beslenme şeklinin Akdeniz diyetine benzerliğini vurgulamaktadır. Ancak Akdeniz diyeti kişiye özgü beslenme programı ile süt/süt ürünleri, et/tavuk/balık, kuru baklagiller, tam tahıllar, sebze ve meyveler olmak üzere her besin ögesinden yeterli miktarda alımı önermekte ve sağlıklı yaşam için en uygulanabilir beslenme biçimidir. Sirtuin diyeti gibi popüler diyetlerin uzun vadede uygulanabilirliği kısıtlı olmakla beraber güvenilirlikleri için daha çok deneysel çalışmalara ihtiyaç vardır dedi.
