Belh'te doğdu. Daha sonra Buhara'ya göç ederek orada yerleşti ve bundan dolayı Buhârî nisbesiyle tanındı. Hâşimoğulları'nın mevlâ*sı olduğu için Hâşîmî nisbesiyle de anılmaktadır. İbn İshak, Abdülmelik b. Cüreyc, Mukātil b. Süleyman, Mâlik b. Enes, Süfyân es-Sevrî ve A'meş gibi meşhur kişilerden hadis ve haber nakletmiş, kendisinden de Seleme b. Şebîb, İsmâil b. Îsâ el-Attâr, Muhammed b. Yezîd ve Muhammed b. Kudâme el-Buhârî rivayette bulunmuşlardır. Abbâsî Halifesi Hârûnürreşîd'in daveti üzerine Bağdat'a giden Ebû Huzeyfe, İbn Rağbân Mescidi'nde hadis, siyer ve megāzî okuttu. Halife de kendisinden ders aldı. Daha sonra tekrar Buhara'ya döndü ve 12 Receb 206'da (11 Aralık 821) orada vefat etti.
Ebû Huzeyfe hadis münekkitlerinin âdeta hücumuna uğramış ve daha çok İbn Tâvûs gibi zamanına yetişmediği ve görmediği kişilerden rivayette bulunduğu için suçlanmış, ayrıca güvenilir kişileri alet ederek asılsız haber nakletmekle itham edilmiştir. Hatîb el-Bağdâdî, İsmâil b. Îsâ el-Attâr'dan başka hiçbir Bağdatlı'nın ondan bir şey rivayet etmediğini, kendisinden daha çok Horasanlılar'ın rivayette bulunduğunu söyler. Ahmed b. Seyyâr el-Mervezî, Ebû Huzeyfe'yi gafillikle ve zayıf bir hâfızaya sahip olmakla; Ebû Bekir İbn Ebû Şeybe ve Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevzî kezzâblıkla; Ali b. Medînî, İbn Hibbân ve Dârekutnî kezzâb, metrûkü'l-hadîs ve ne söylediğini bilmeyen bir kişi olmakla; İbn Adî ile Ukaylî de münker hadis rivayet etmekle suçlamışlardır. Sadece talebesi Muhammed b. Ömer ed-Dârâbcirdî ile Şiî tarihçi Necâşî onu sika* hadis ricâli arasında zikrederler.
Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi