Tunceli'de Ağır Ceza Hâkimi Emre Küçükbaşol ile Tunceli Cumhuriyet Savcısı Ferhat Akıl ve avukat Arif Yıldız'ın yaralandığı trafik kazasının Gülistan Doku ile ilişkilendirilip 'esrarengiz kaza' şeklinde yorumlanmasına tepki gösterildi.
Tunceli Barosu, 10 Nisan günü meydana gelen kazada, Cumhuriyet Savcısı, Ağır Ceza Başkanı ve Tunceli Barosu'na kayıtlı avukatın yaralandığı belirterek, "Elazığ Fethi Sekin Hastanesi'nde 3 hukukçudan savcı ve hâkim taburcu olmuş, avukatın tedavisi sürmekte ve sağlık durumu her geçen gün iyiye gitmektedir. Yaşanan bu trafik kazası akabinde başta sağlık çalışanlarına ve diğer görev ve sorumluluk sahibi herkese gösterdikleri emek ve mesaileri için teşekkür ediyoruz" denildi. Kazanın farklı yönlere çekilmesine tepki gösterilen açıklamada, "Ülkede hemen her gün yaşanan yüzlerce trafik kazasından biri olan bu kaza, gerçeğin ışığı ve ilkeli davranan basın yayın kuruluşlarının dışında, bir kısım basın yayın kuruluşlarınca da farklı yönlere çekilmiştir. Basında ve sosyal medyada ''esrarengiz kaza, bakın araçta kimler çıktı, Gülistan Doku bağlantılı kaza, Gülistan Doku dosyası kapatılmak için bir araya gelindi, Dersim'in Susurluk 'u ''gibi manşetlerle acılı bir ailenin, demokratik kamuoyunun ve duyarlı sivil toplumun adalet arayışını hiçe sayan manşetler atılmıştır. Dersim Barosu'nda hiçbir avukat Gülistan Doku'nun şüphelisinin avukatı olmadığı gibi Dersim Barosu Gülistan Doku dosyası örneğinde olduğu gibi İlde yaşanan Kadına ve çocuğa yönelik onlarca dosyada mağdurun ve ailelerin yanında komisyonlar olarak taraf olmuştur; olmaya da devam edecektir" ifadelerine yer verildi.
Olayın Gülistan Doku dosyasıyla bir ilgisinin bulunmadığının kaydedildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bu olayın Gülistan Doku dosyası ile bir ilgisi olmadığı bilinirken; sosyal medya ve TV radyo ve gazetelerde asılsız şekilde; adli, idari ve yerel örgütlerinin maddi gerçeklikle ilgili bilgi ve görüşü alınmadan olay bağlamından koparılmıştır. Haberleri daha çok okunsun diye Gülistan Doku isminin haberde kullanılması meslek etik değerlerinin yerlere serilmesidir. Kazada; her birinin hukukun öznesi olduğu unutularak; hukukçuların aynı araçta bulunmalarının suç sayılması "Dersim 'in Susurluk'u'' diye ifade edilmesi kabul edilemez bir haber anlayışıdır. Hak, Hukuk, meslekler ve meslektaşlar arasına var olan duvara bir tuğla da biz koyuyoruz diyenleri bir kez daha gerçeğin ve doğrunun yanında; haksızlığın, yanlışın ve yalanın karşısında durmaya davet ediyoruz."