Emeklilik yaşında Amerika'ya Başkan olan Biden'ın uluslararası ilişkilere getirdiği sisli hava, sonuçlarını güvensizlikler bulutu şeklinde sunuyor. Çin'e mi yoksa Rusya'ya mı saldıracağını kestiremeyen ve sonunda iki ülkeden sert cevaplar alan Biden, son olarak Putin'den bir diplomatik tokat yedi. İklim zirvesine davet ettiği Putin, Biden'a "Gelmeyi düşünüyorum" diye cevap verdi.

Süveyş tıkanınca...
Uluslararası ortam o kadar gergin ki, mesela Süveyş Kanalı'nda bir geminin karaya oturması bile komplo teorileriyle anlaşılmak istendi. Bu teorileri üretenlere göre, Amerika, Hindistan ve Fransa, Süveyş Kanalı'nı tıkayarak, Çin'in Avrupa'ya ihracatını sabote etmeyi denemişler.
Süveyş'te karaya oturan geminin bağlı olduğu şirketin adının "Evergreen" olmasına işaret eden komplo teorisyenleri, Evergreen'in Hillary Clinton'ın şifreli adı olduğunu da söyleyip durdular. Bereket dün gemi yüzdürüldü ve Süveyş Kanalı da böylece açıldı.

Aşırı sertlik
Uluslararası ortamı aşırı sertliğe sürükleyen Amerikan çıkışlarından Türkiye'nin de etkilenmemesi mümkün değil. Çünkü Türkiye hem Amerika'yla müttefiktir hem de Rusya ve Çin'le dosttur. Türkiye'nin, Amerika'nın tutumuna kendisini kaptırıp yeni soğuk savaşta yine Amerika cephesinin sert üyesi olması da pek mümkün değildir.

Ders aldık
Türkiye yakın geçmişten çeşitli dersler almıştır ve en hayati anlarda Amerika'nın Türkiye'yi yalnız bırakacağı defalarca görülmüştür. Örneğin, 1964'te Kıbrıs dolayısıyla Sovyet lideri Kruşçev, Türkiye'yi tehdit ettiğinde Amerikan Başkanı Johnson, Sovyetler'i haklı bulmuştu. Son dönemde de PKK/PYD'yi ve FETÖ'yü Amerika'nın besleyip koruması, gerekli dersleri almamızı sağlamıştı.
Yeni soğuk savaş, herhalde sıcak bir nükleer savaşa dönmez. Ama biz Türkiye olarak onurlu tarafsızlığımızı koruyarak komplo teorisyenlerine meydanı bırakmazsak, kalkınmamızı ve istikrarımızı sürdürürüz.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz