Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Sosyal medya ve ötesi

Televizyon izliyorduk... "Altyazı" geçmeye başladı:
"Antalya İl Jandarma Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, orman yangınlarıyla ilgili provokatif paylaşım yapan 66 kişi hakkında işlem başlattı."
"Ormanlarımız, ciğerlerimiz" yanıyor... Millet seferber... Herkes yangını söndürme derdinde... Fakat... "Birileri", sosyal medyada, provokatif paylaşım peşinde.
İlle de, "ona buna" çatacak... Hakaretlerde bulunacak... Küfredecek... Rahatlayacak... Böylece orman yangınlarının sönmesine katkıda(!) bulunacak.
Nasıl bir hastalıklı ruh halidir böyle?

***


Çamur sahada maç oynanmaz
Sosyal medya... Olmazsa olmaz... "Çağın gerçeği... Çağın gereği."
Ama "silaha" dönüşmemeli... "Yalan, hakaret, iftira, küfür" silahı olmamalı.
"Önümüzde" bir büyük seçim var... 2023... Cumhurbaşkanı seçimi... Milletvekili seçimi.
Eğer... Bu sosyal medya "başıbozukluğu, sorumsuzluğu, terörü" böyle devam ederse... 2023'te "herkesin" işi zor... Siyasetçilerin... Partilerin... Seçim bürokrasisinin.
Çamur sahada ne siyaset olur, ne seçim, ne de maç.

***


Şentop: Psikolojik savaş
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop'la konuştuk.
"İzlenimlerimizi" sordu... Orman yangınları ve yürütülen söndürme çalışmalarına dair.
Anlattık... Milas... Bodrum... AFAD... İtfaiye... Ormancılar... Emniyet... Jandarma... Belediyeler... Ve vatandaş.
"Millet kenetlenmiş... Yardımlaşma en üst düzeyde."
Ama... Yangına su yerine, "benzin sıkma heveslileri" de var... Sosyal medya "sorumsuzları." Mustafa Şentop dedi ki:
Bu bir psikolojik savaş... Fransa'da da yaşandı... 2020'de... Özellikle seçime yönelik haberler konusunda... Ve Fransa bir kanun çıkardı...
Bir şeyler yapmak lazım... Siyasetin saygınlığı ve kişisel hakların korunması için.
Sosyal medya kirliliğinin kimseye yararı yok.
Dünya örnekleri üzerinde çalışıyoruz... Yangınlardan çok önce başladık çalışmaya. Arkadaşlar, bütün kaynakları tarıyorlar. Her yerden bilgi alınıyor.
Eleştiriye kimse itiraz edemez... Ama hakaret, yalan, iftira hoş karşılanamaz...
FETÖ ve PKK gibi bazı kesimlerin özel sosyal medya çalışmaları var.

***


'Fake News'
Konuşmamızdan yarım saat sonra... Meclis Başkanı Mustafa Şentop, bir "dosya" gönderdi... 27 sayfa.
"TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı" tarafından hazırlanmış bir "Araştırma... Rapor."
"Mart 2020" tarihli.
İçeriği... Dosyanın ilk sayfasından bir cümle:
"Yalan haber (Fake News) kavramı: Seçili ülkelerde parlamento çalışmaları ve yasal düzenlemeler."
Başkan Mustafa Şentop, "Araştırma" ile birlikte bir de not yolladı:
"Arkadaşlara, bu çalışmayı güncelletiyorum... Bir süredir çalışıyorlar."

***


Yayman: İki Türkiye
Hüseyin Yayman ile de konuştuk... TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı.
Konu aynı... Sosyal medya.
Yayman söze, "İki Türkiye var" diye başladı:
- Biri gerçek Türkiye... Diğeri Twitter Türkiye'si.
Hüseyin Yayman... Özgürlükleri savunuyor... Mustafa Şentop gibi.
"Fakat" diyor:
- Sosyal medya üzerinden hakaret, ırkçılık, nefret, kadına karşı şiddet, ne zamandan beri özgürlük sayılıyor?
Yayman... Meclis açılınca, "bu konunun" ele alındığını söyledi:
- Mutlaka bir yasal düzenleme gerekiyor... Almanya'daki gibi... Fransa'daki gibi... Amaç fikir özgürlüğünü, eleştiri hakkını zedelemek değil, sosyal medyanın yıkıcı etkisinden ülkeyi ve insanları korumak.

***


Uzman görüşü
Mehmet Bekaroğlu... Profesör... Psikiyatri uzmanı... "Politik psikoloji ile etik ve insan hakları" konularında makaleleri, kitapları var.
Sorduk:
- Sosyal medya... Küfür... Hakaret... Neyin nesi?.. Neler yapılmalı?
Bekaroğlu dedi ki:
Nasıl olsa insanlarla yüz yüze değil... Akşam demlenip kafayı buluyor... Kontrol mekanizması kısmen devre dışı... Hedef aldığı insana kafasına göre kesiyor cezayı.
Kendisini büyük yazar sanıyor... Sallıyor da sallıyor.
Bu bir kültür olayı.
Sosyal medya çok çabuk geldi ve gelişti... Kuralları oluşmadı.
Fakat... Hani bir söz var... Kaza oluyor diye trene binmeyecek miyiz? Sosyal medya çok önemli... Vazgeçemeyiz.
Hakaret... Küfür... Cezalandırılıyor... Ama önlem alacağız derken ölçü kaçırılmamalı... Sosyal medya, düşüncelerin özgürce dile getirildiği bir alan.

***


Dosyada neler var?
Başkan Mustafa Şentop'un gönderdiği raporun başlangıç bölümü... Başlığı, "İçindekiler."
1. Yalan haber kavramı...
Tarihçesi ve özgünlüğü.
2. Yalan haberin artma nedenleri.
3. Yalan haber yaymanın amaçları ve etkileri.
4. Yalan haberle mücadele yöntemleri.
5. Seçili ülkelerde (Almanya, ABD, Fransa, İngiltere) parlamento çalışmaları ve yasal düzenlemeler.

***


Özet
Meclis araştırmasının/raporunun, "Özet" bölümünden satırbaşları:
Sosyal medya bilgiye erişimin yanı sıra... Yanlış, hatalı ve yalanlarla çevrelenmiş bilgiye erişimi de kolaylaştırdı.
Yalan haberin iki türü var... Birincisi kamuoyunu yanıltan haberler... İkincisi siyasi olayları kötü göstermek ve kriminalize etmek.
Yalan haber... Haber kaynağına güvensizlik oluşturuyor... Ve kutuplaşmayı körüklüyor.
Bilgi bombardımanında doğruyla yanlışı, gerçekle yalanı ayırmak güçleşiyor.
Yalan haberin üç amacı var... Siyasi, ekonomik ve sosyal-psikolojik.
30 civarında ülkede yalan haberlere yönelik müdahale veya düzenleme bulunuyor.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA