Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BURHANETTİN DURAN

Avuç dolusu mermi, genel af ve üç damar projesi

Partiler milletvekili aday listelerine son rötuşları yaparken cumhurbaşkanı adaylarının bayram sonrası mitinglere ağırlık vermesi bekleniyor. Siyasi tartışma, polemik ve şovların dozu ise giderek yükseliyor. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun seccadeye ayakkabı ile basması tartışması tam sönümlenirken İyi Parti Genel Başkanı Akşener çarşamba günü Meclis'teki grup toplantısında avuç avuç mermi saçarak bu seçimlerin unutulmazları arasına girecek bir siyasi şov yaptı.
HDP'li Sakık, dün Kılıçdaroğlu'nu "kapalı kapılar ardında söylenenleri" kamuoyuna açıklamaya çağırdı. Partisinin önümüzdeki dönem "genel affı" masaya yatıracağını ve Öcalan dahil herkese "özgürlük" vereceğini ekledi. GP Genel Başkanı Davutoğlu da bu satırlar yazılırken kararı netleşecek liste pazarlığına dair "Meclis'e bu şekilde gidilirse üçüncü damar sıkıntısı çekilecek. Bakıldığında Meclis'e, Millet İttifakı'nın 300 vekilinin büyük çoğunluğu, sol-seküler kanatta, ikinci büyük çoğunluğu milliyetçi kanatta, daha az bir temsil de muhafazakâr kanatta olursa dengesizliktir" cümlelerini önceki gün sarf etmişti.

***

Avuç avuç mermi saçma, kapalı kapılar ve üç damar, her biri Kılıçdaroğlu'nun kurduğu koalisyonun krizlerine karşılık geliyor. Temel sorun 6'llı Masa'daki milliyetçi, muhafazakâr ve sol akımların "yeni yüzyılda nasıl bir Cumhuriyet" sorusunun cevabında birleşemeyecekleri gerçeği ile alakalı. Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığına dayalı bu koalisyon bazı akademisyenlerin yaptığı bütün "tarihi toplumsal sözleşme" güzellemelerine rağmen çalışamayacak bir uzlaşma arayışı. Birbiriyle taban tabana zıt talepler genel başkanların bir araya gelmesine rağmen seçmen tabanında canlılığını korur.
Akşener'in öfkesi partisinin yaşadığı çifte kayıpla alakalı. Şimdilik Kılıçdaroğlu'nun adaylığını kabul ettiği için muhafazakâr-milliyetçi seçmeninden kayıp yaşadı. Seçimlerde ise CHP'nin cumhurbaşkanı adayı çıkarması sebebiyle İyi Parti'den seküler sağ oyların bir kısmını çektiğini göreceğiz. Akşener'in Erdoğan'a en üst düzeyde hakaret dolu konuşması da avuç avuç mermi saçması da bu büyük çaresizliğin göstergesi. Kılıçdaroğlu'nun sofrasında İyi Parti, HDP'nin arkasında üçüncül durumda. İyi Parti'den İnce'ye ve partisine kayış 6'lı Masa'daki milliyetçi damarın krizinin atlatılmasının zorluğunu gösteriyor.

***

PKK ve HDP cenahı da 14 Mayıs seçimlerinde ideolojik ve siyasi iddialarını ortaya koyma niyetinde. Kandil'den Kılıçdaroğlu'na gelen "destek" mesajları yetmezmiş gibi HDP'li Sakık "Kapalı kapılar ardında konuşulanları açıkla" çağrısı yaptı. HDP çizgisinin taleplerini kamuoyunda daha açık tartışmak istemesi solun ideolojik gündeminin Millet İttifakı'nı daha fazla belirlemesi demek. Bu gündemin sistemi "değiştirme" iddiası yirmi bir yıllık AK Parti dönemi ile sınırlı değil. "İki kurucu halk" temelinde Cumhuriyetin yeni baştan inşa edilmesinden bahsediyorlar.
Muhalefet masasında en zayıf konumda olanlar "muhafazakârlar". DEVA zaten kendini muhafazakâr görmüyor; SP ve GP ise içinde oldukları koalisyona siyasi ve ideolojik olarak muhafazakâr renk vurabilme noktasında değiller. Bakmayın Kılıçdaroğlu'nun toparladığı bazı muhafazakâr isimlere, muhalefetin iktidara gelmesi durumunda solun, CHP'nin ve HDP çizgisinin sesi, etkisi yüksek olur. Birilerine de "böyle sözleşmemiştik" sızlanması ile "üç damarı bir araya getirme" projesininin sefaleti kalır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA