Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Öyle iyi geldin ki Elif Öğretmen

Geçen hafta haber bültenleri sayesinde iki öğretmen portresi geldi önümüze. Biri, cemaat yurdunda 7 öğrenciye tekme tokat sıra dayağı çeken bir sözde öğretmen, diğeri ise öğrencisinin sosyal medyada tık almak uğruna yaptığı saygısızlık ve şımarıklığı affetme yüceliğini gösterip ona derslerin en büyüğünü veren gerçek öğretmen... Bir öğretmen daha vardı ki, rol icabı olsa bile gerçek öğretmenliğin ne demek olduğunu bir dizi bölümü süresince hepimize ince ince anlattı.



atv'nin dizisi Adı Sevgi'de üç haftadır Elif Öğretmen'in yeni atandığı kasabada bir çocuk gelinin hayatını kurtarmak için verdiği mücadeleyi soluk soluğa izliyoruz. Kasabanın nüfuzlu ailesinin okuldan alıp, psikopat oğlu Volkan ile evlendirmeye çalıştığı öğrencisi Zeynep için hayatını ortaya koyan Elif Öğretmen, bu hafta verdiği savaşın ödülünü aldı. Kapatıldığı ailenin evinden kaçıp, okuluna geldiğinde onu büyük bir sürpriz bekliyordu. Öğrencileri, onun yeniden okula dönmesi için büyük bir toplantı düzenlemiş, okulun duvarına kocaman bir "Elif Öğretmen olmadan asla" pankartı asmış, kürsüde konuşma yapıyorlardı. Elif Öğretmen, adalet için kendini ortaya koyarken, onlar da savaş veren öğretmenleri için aynı cephede ona omuz vermişlerdi. Öğrencilerin yaptığı son derece etkileyici ve sonu "Bizim Elif Öğretmen ile aramızdaki olayın adı sevgidir" cümlesiyle biten enfes konuşmayı kaleme alan ise öğretmeni kaçıran ve baskı yapan ailenin küçük oğluydu.
Sevgili Elif Öğretmen, eğitim sisteminin sorgulandığı rezil görüntülerin arasında boğulurken bize öyle iyi geldin ki...

Futbolumuzun marka değeri yerlerde
Ülke puanımızla küme düştük. Avrupa kupalarında artık eleme oynamadan temsil edilme hakkımız neredeyse yok. Liglerimizde oynanan futbolun kalitesi tartışılmaz biçimde düştü. Öyle ki, yayın haklarını almak için rekabet bile yok. Kulüpler mali açıdan iflasın eşiğinde. İdari ve teknik açıdan yönetimler birbirleriyle adeta basiretsizlik yarışına girdi. Milletin tek keyfi futbol izlemekti, o da elinden alındı.
Futbolumuzun marka değerinin nasıl küme düştüğüne İtalya ile oynadığımız son hazırlık karşılaşmasında bir kez daha üzüntüyle şahit oldum. Hayır, oynadığımız kötü futboldan ve aldığımız 3-1'lik mağlubiyetten söz etmeyeceğim. Benim derdim başka...
Düşünün, A Milli Futbol Takımı'mız, hazırlık maçı bile olsa bir dünya devi olan İtalya ile karşılaşıyor. Ama maç TRT 1'den değil, TRT Spor kanalından yayınlanıyor. Neden? Çünkü maçın reytinginin Masumlar Apartmanı dizisinden düşük çıkacağı biliniyor da ondan...
Diyeceğim o ki; Milli Takım, İtalya'dan önce Masumlar Apartmanı'na yenilmiş!..

Hay ağzına sağlık!
Son zamanlarda şu 'plaza Türkçesi' kullananlar iyice alay konusu olmaya başladı. İngilizce ve Türkçe kelimeleri akıllarına estiği gibi harman edip yeni bir dil garabeti oluşturan beyaz yakalılar her yerde ti'ye alınıyor. Sonuncusu da bir börek firmasının reklamıyla önümüze serildi.
Şirketteki müdür, çalışanlarına diyor ki: "Raporları konsolide etmeden cross check yapalım. Brain storm yapmak için de yeni bir meeting set edelim." Altyazı ile verilen çevirisi ise köküne kadar Türkçe: "Ne var ne yok derleyip, toparlayın ama önce birbirinizden haberiniz olsun." Sonra müdür, mesai arkadaşlarına "Acıktık mı? Ne yesek?" diye soruyor. Biri "Bülent Börek?" önerisini getirince bizim müdür çok memnun oluyor: "That's it!" Dilimizdeki tam karşılığı "Budur!" olan ifade ise alt yazıya iyice şenlikli bir halde düşüyor: "Hay ağzına sağlık!"
Görünen o ki, yakası ne renk olursa olsun karın gurultusunun dili aynı...

Gaf kürsüsü
Galatasaray Divan Kurulu'nda konuşma yapan üye Cahit Göncü: "Rahmetli Mustafa Cengiz'i, Dursun Özbek'i ve Selahattin Başkanımızı rahmetle anıyoruz." Dursun Özbek: "Ben yaşıyorum yahu."

Zap'tiye
İkiyüzlü batılılar, sarı saçlı mavi gözlü olmayanları 'mülteci' saymıyor. Savaştan kaçan Suriyeli, Afgan ve Iraklı kardeşlerime umutsuz tavsiyem, sınırı geçerken yanlarında sarı peruk ve mavi lens bulundurmaları...

Ne demiş?
"Bir bankada 20 yıl çalıştıktan sonra emekli oluyorsun. Bence evlilikte de emeklilik olmalı." (Eşinden boşanan oyuncu ve senarist Müfit Can Saçıntı'nın sözleri)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA