Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HÜLYA GÜLER

Otellerde ‘baloyla gelen’ Cumhuriyet coşkusu

Bütün yıl etkisini hissettiğimiz 100. yıl coşkusu, 29 Ekim tarihi yaklaştıkça artıyor. 100. yıla özel büyük hazırlıkları olan Cumhurbaşkanlığı'nın Külliye'de ve ülke genelinde gerçekleştireceği etkinlikleri geniş bir kesim heyecanla bekliyoruz. Şirketlerin, sivil toplum kuruluşlarının, kendi mensupları için yaptıkları kutlamalar ise ekim ayının gelişiyle birlikte resmen başladı. İş dünyasından daha şimdiden sayısız davet geldiğini söylemem lazım. İlk katıldığım davet, TÜSİAD'ın önceki akşam Zorlu PSM'de gerçekleşen etkinliği oldu. Son 10 yılın belki de en kalabalık TÜSİAD etkinliğinden detaylara geleceğim. Ama önce otellerin ekim ayı boyunca yaşadığı balo bereketinden söz edeyim. 100. yıl kutlamaları nedeniyle başta İstanbul olmak üzere hemen her şehirdeki otellerin balo salonlarına büyük bir rağbet varmış. Öyle ki İstanbul'da boğaz hattındaki oteller ile Cumhuriyet'in ilk yıllarına tanıklık etmiş kimi otel ve mekanların 15 Ekim'den sonraki her günü doluymuş. TÜSİAD'ın da daha ekimin ilk haftasında kutlama yapmasının nedenlerinden biri de işte bu yoğunluktu. Etkinlikte konuştuğum bazı iş insanları ise kutlama için dışarıda yer bulamadıkları ya da tercih etmedikleri için kendi mekanlarında bir kutlama planladıklarını söylediler. Hatta aralarında büyük bütçeli bir etkinlik yerine çalışanlarına ikramiye ya da hediye vererek kutlamasını yapan şirketler de var. Gelelim Sertab Erener konserli TÜSİAD'ın 'Cumhuriyet'in 100. Yılı Kutlama Etkinliği'ne.
Dedim ya belki de TÜSİAD'ın son 10 yılının en kalabalık etkinliklerinden biriydi. Zenginler Kulübü yorumlarına neden olan ağır toplar (bazı eksik isimler olsa da) geceye katılmışlardı. Eski başkanların çoğu da gecedeydi.
Pek alışık olmadığımız eşli davete ağır toplardan da eşiyle ve hatta çocuklarıyla katılanların sayısı az değildi. Bu kalabalığın sebebi acaba 'Sertab Erener konseri mi' diye düşündüm. Ancak kokteyldeki kalabalığı salonda göremedim. Çoğu katılımcı konser başlamadan geceden ayrıldı. Yani konser başladığında salonun epey bir kısmı boştu.
Kokteylde konuştuğum iş insanlarının gündemine ilişkin de bir not aktarayım. Baştan söyleyeyim ilk fark edilen seçimleri geride bırakmanın rahatlığı. Özellikle de OVP'nin ardınan iş dünyası önüne bakıyor: "İşimize odaklanmamak için bir bahanemiz kalmadı. Yerel seçimler de bitince daha da odaklanacağız" diyorlar. İş dünyası için ekim ayı daha doğrusu sonbahar bütçe mevsimi demek. Hepsinin bugünlerdeki yoğunluğu 2024'e hazırlık.
Gecenin bana göre en ilginç notu ile bitirelim. Katılımcılar arasında Ali Babacan da vardı. Bir hayli erken bir saatte ve eşiyle gelen Babacan'a iş dünyasının mesafeli duruşu dikkatimi çekti. TÜSİAD üyesi iş insanlarından ziyade davetli kontenjanından katılan kimi isimlerle sosyalleşen Babacan ile yan yana gelmek istemeyen ağır topların iki kata yayılmış kokteyl alanında üst katı tercih etmesi dikkatimi çekti.
Hatta bazı iş insanları birlikte fotoğraf vermemek için yoğun çaba gösterdi. O kadar ki Türkiye'nin en büyük şirketlerinden birinin yönetim kurulu başkanın birinci sırada yeri olduğu halde ismini oradan kaldırtıp arka sıralarda oturduğunu gözlemledim. Yani daha çok bağımsız yönetim kurulu üyeliği arayışında olan kimi profesyonellerle sohbetle yetinmek zorunda kalan Babacan geceden sanata doymuş olarak ayrıldı.
Etkinliğin diğer siyasi ismi ise Ekrem İmamoğlu idi. Ancak er iki siyasi de TÜSİAD'ın ağır topları ile resim veremeyenler olarak akıllarda kaldı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA