Türkiye'de Erdoğan karşıtı muhalefeti desteklemek gibi iddialı vaatlerle işbaşına gelen Biden yönetimi iki yılda fena halde desteğe muhtaç hale geldi.
Anketler, Demokrat seçmenin bile Biden'dan ümidi kestiğini açıkça gösteriyor.
Haksız da değiller...
Biden pandemi politikaları ve Rusya'ya ambargo gibi bumerang etkisi yapan kararlarla Trump'tan iyi şekilde devraldığı ekonomiyi berbat etti.
Daha da önemlisi, "Amerikan rüyasının" simlerini döktü...
Afganistan'dan dramatik bir şekilde çekilme hamlesiyle de ABD'nin bölgedeki hegemonyasının kırılmasına yol açtı... Körfeze kadar uzanan coğrafyada ABD'nin içinde olmadığı yeni ikili ittifakların doğmasına, yeni siyasi aktörlerin parlamasına sebep oldu.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un dünkü "Kim Türkiye'nin dünyanın tek gücü olmasını, NATO üyesi olmasını ve Rusya ile görüşmeye devam eden dünyadaki tek güç olmasını ister?" diye ağlaması ABD'de yaşanan hezimetin açık bir göstergesi.



Senato seçimleri öncesi özgüven kaybeden Demokrat-derin devlet ittifakı şimdi gerginlik kartını oynayıp Trump'a hata yaptırmanın derdinde.
Seçim döneminde Facebook'u Hinter Biden'ın skandallarını haber yapmaması için tehdit ettiği ortaya çıkan FBI, Trump'ın evine sansasyonel baskınlar düzenlemekle meşgul.
Dün de Biden, Trump'ı ve Cumhuriyetçileri ABD için "tehdit" ilan etti.
Evet, dünya düzeninin "imparatoru" ABD efsanesi açıkça çatırdıyor...
Bugün çıkacak olan Economist bile ümidi kesmiş olacak ki kapağında Amerika Ayrışık Devletleri diye kafa buluyordu.
Biden'ın uzattığı havucun peşinde 6'lı masayı toplayanlar, "Bizi seçin, ABD Türkiye'ye gökten para yağdıracak" diyenler "Uleyn bize mi denk geldi" diye söyleniyorlar mıdır?
Çok hayıflanmasınlar...
ABD ne kadar güçlü ve yekpare olursa olsun, bu seçmen Zelenski gibi, iktidarı Batı'ya anahtar teslim vaadiyle alma hayalleri görenlere mührü vermez.

***

YUNANİSTAN'I UKRAYNA'YA ÇEVİRECEKLER MATMAZEL

Geçtiğimiz günlerde S-300'lerini Türk savaş uçaklarına kilitleyen Yunanistan ateşle oynuyor.
Ben artık işin, Miçotakis yönetiminin içeriye yönelik popülist politikalarıyla açıklanmayacak bir boyuta geldiğini düşünüyorum.



Belli ki son birkaç yılda Ege'de ABD'nin uçak gemisi olarak pozisyon alan Yunanistan için birtakım mecburiyetler söz konusu.
Güler yüzlü Miçotakis'in içinden bir savaş canavarı çıkmasının başka izahı var mı?
Peki Yunan halkı ya da Çipras gibi yurtsever siyasetçiler niçin bu kadar sessiz?
Ülkelerinin tıpkı Ukrayna gibi "yem" olarak kullanılmaya çalışıldığını görmüyorlar mı?


Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz