Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

Komşu bu kez sözünde duracak mı?

İran, Brezilya ve Türkiye yola çıktı! Zenginleştirilmiş uranyum takası için anlaşmaya imza attılar. Bu üç ülke, ya dünyanın en önemli sorunlarından birini çözecek, ya da çözümsüzlük yolunda duvara bir tuğla daha koyacak! Brezilya, İran'ın ticari partneri. Yakında nükleer program için start verecek.
Peki, Türkiye'nin yükleneceği risk ve sorumluluk nedir?
Her şeyden önce uluslararası toplum adına Türkiye, İran'ın nükleer silaha ulaşmasını engelleyen bir ülke olacak. Eğer çözüm sağlanırsa, küresel aktör olarak, uluslararası alanda prestij kazanacak. Fakat formül tutmazsa, komşu sözünde durmazsa ne olur?
Açıkçası İran'ın yolda harcadığı arkadaşlarından biri olarak zaman kaybederiz. Üzülürüz. Belki de biraz İran'a kızarız!
Sonuçta komşumuz İran'ın nükleer problemi var. İran, "Benim programım barışçıl nükleer enerji programıdır. İran için gerekli enerji ve teknolojiyi üretmekle alakalı bir yolculuktur" diyor.
Fakat, ABD ve AB, "Tıpkı Kuzey Kore gibi, nükleer programın nükleer silah geliştirmeyi içeriyor" diye bastırıyor. Taraflar, 10 yıldır uzlaşma sağlayamıyor.

***
İran'ın nükleerle tanışması yeni değil ki? 1970'te İran Şahı Rıza Pehlevi nükleer program için düğmeye basmış.
1979'da İran, "İslam Cumhuriyeti" olunca, nükleer program da kesintiye uğradı. İran, 1990'ların ortasında nükleer programa cankurtaran simidi gibi sarıldı. "Elektrik ihtiyacım var" diye, nükleer santral kurmaya kalkıştı.
O yıllarda, Pakistan ve Hindistan'ın nükleer silah sahibi olması, İran üzerinde psikolojik bir etki oluşturdu. İran, "Pakistan ve Hindistan nükleer santrale sahip, bize de yol verirler" diye de düşündü.
Ancak, beklediği yol bir türlü açılmadı!

***
İlginçtir!..
Medya izlemeyi gerekli görmedi, fakat Ocak 2007'de İstanbul'da önemli bir toplantı yapıldı. Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi'nce (STEAM) ilk kez düzenlenen Nükleer Enerji Arenası'nda ABD ve AB'den çok sayıda üst düzey katılımcı bir araya geldi. Enerji analisti ve o dönem Enerji Bakanlığı'nın beyin takımında yer alan Faruk Demir dedi ki: Barışçıl nükleer enerjinin nükleer silah programlarından ayrılması için en güvenli yol, Uluslararası Atom Enerji Ajansı'nın denetim ve kontrolü altında Türkiye'de bir uranyum zenginleştirme merkezi kurulmalıdır.
Türkiye'de bu öneriyle bazı kesimler dalga geçti. Ancak AB uzmanları, öneriyi dikkate aldı. Toplantıdan kısa bir süre sonra, AB'nin Ortak Dış Politika ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Türkiye'ye geldi. Ortaya "Nükleer takas" önerisini atıverdi. Hepimiz heyecanlandık.
Demek istediğim şu; Türkiye dersini çalıştı. Dönemin Enerji Bakanı Hilmi Güler, enerji bürokratları, analistler ve sivil toplum kuruluşları İran'ın barışçıl nükleer enerji çabasına destek ve çözüm bulmak için kafa yordular.
Öneri Türkiye'den, çerçeve paket AB'den geldi.
Dolayısıyla yolculuk önemli...

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA