Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Kılıçdaroğlu’nun çıkışı CHP’de kimleri sevindirdi?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis'teki bütçe görüşmelerinde AK Partililerin "aday ol, aday" çağrısına herkesi şaşırtan bir cevap verdi:
"Benim aday olup olamayacağımı size kim söyledi?"
Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışı şaşırtıcıydı çünkü bugüne kadar cumhurbaşkanı adayı olmayacağını açık açık söylemiş hatta başka parti liderlerine de "Parti başkanları aday olmamalı" diye dayatmıştı. Bunun nedeni de Kılıçdaroğlu'nun, "CHP'li bir siyasi aktör Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamaz" inancıydı.
Ekmeleddin İhsanoğlu tercihinin de, 2018'de Abdullah Gül'ü dayatmasının da nedeni buydu.
Peki, şimdi ne oldu da "aday olabilir" gibi bir işaret verdi?
Bence biraz mecburiyetten bu çıkışı yaptı. Zaten bir süre sonra da "Buna ben karar veremem, Millet ittifakı karar verir" diyerek geri adım da attı. Ancak bu açıklamaya rağmen bile, Kılıçdaroğlu'nun çıkışı CHP'lileri hareketlendirdi. Birileri "kazanacak" birileri de "kaybedecek" diye sevindi. Kaybedecek diyenler, "Kılıçdaroğlu artık siyasette sona yaklaşıyor, aday olursa partide önümüz açılır" diye bakıyor. Bu gruptakiler Kılıçdaroğlu'nun erken veya 2023'te yapılacak bir cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayacağına inanıyor.
İkinci grup ise Kılıçdaroğlu'nun aday olmaya hazırlandığına ve seçimi kazanacağına inanıyor. Onlara göre, yerel seçimlerde Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş veya Muhittin Böcek gibi hiç hesapta olmayan ve klasik CHP geleneğinden gelmeyen adaylara seçim kazandırmak Kılıçdaroğlu'nun özgüvenini artırdı. Buna şunu da ekliyorlar: HDP ve İYİ Parti, Kılıçdaroğlu'na vefa borçları nedeniyle destek olacaklar. Bu durumda diğer küçük partilerden de itiraz gelmez.
Her iki grup da, Kılıçdaroğlu'nun aday olmasını aynı zamanda Muharrem İnce'nin "CHP'li biri neden aday olmuyor?" itirazına da bir cevap olarak niteliyor.
Kılıçdaroğlu'nun çıkışı her iki grubu heyecanlandırsa da bu geçici bir heyecan gibi. Çünkü Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin başına gelmesi, partinin tek hakimi olması veya HDP ile taban tabana zıt İYİ Parti'yi bir araya getirmesi bunların hepsi bir siyaset mühendisliği ürünü, doğal olarak gidişi de farklı olmayacak. Son çıkışı, o vaktin geldiğine dair bir işaret değil.

***

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz


Eğitimde umut veren başarı
Önceki gün ekranlara çıkan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Olmak istediğimiz yerde değiliz ama yolculuğumuzda kat ettiğimiz yol oldukça sevindirici" diyerek eğitimle ilgili sıcak ve sevindirici bir haber verdi.
Bakan Selçuk, Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu (International Association for the Evaluation of Educational Achievement) IEA'nın 4 yılda bir yaptığı, dünyadaki en büyük ve en kapsamlı uluslararası öğrenci başarılarını değerlendirme çalışmalarından biri olan TIMSS 2019 sonuçlarında önemli bir başarı elde edildiğini açıkladı.
Buna göre Türkiye, ilk kez sabit başarı ölçüsü kabul edilen 500 puanın üzerine çıkarak başarılı ülkeler arasında yer aldı. Bu haber, yıllarca PISA ölçümünde kötü sonuçlar alan öğrencilerimiz için sevindirici. Önemli olan bu süreci kalıcı kılmak. Aynı başarıyı PISA'da da yakalamak.
Bakan Selçuk umutlu ve şöyle diyor:
"Yakaladığımız bu ivmeyi koruma gayretinde olmalıyız. Varmak istediğimiz yer, dünya sıralamasında ilk on içerisinde yer almaktır. Türkiye bu sıçramayı yapacak güce, kabiliyete ve yeterliliğe muktedirdir."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA