Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BİLAL BAĞIŞ

Ukrayna Savaşı’nın Ekonomik ve Finansal Yansımaları

Ukrayna Savaş'ı, bugün, 11. gününde. Savaş, sonuçları itibarıyla ise, sadece Ukrayna ve Rusya ekonomilerini değil, dünyanın dört-bir yanındaki milyonlarca insanı etkilemektedir. BM'ye göre Ukrayna'dan şimdiden bir milyon mülteci evlerini terk etmek zorunda kaldı.

ABD Başkanı Biden'ın ifadesi ile "3. Dünya Savaşı'nın yerine" tercih edilen yaptırımların ne ölçüde işe yarayacağı ve küresel ekonominin bu süreçten nasıl etkileneceği ile ilgili kaygılar ise had safhada. Ukrayna'daki savaşın bölgeye ekonomik etkileri; yaptırımların dünya ekonomisine etkileri ve finansal yansımaları; Rusya ekonomisinin bu yaptırımlara dayanacak gücünün olup olmadığı soruları da bu doğrultuda özellikle önem kazanmaktadır.

Yaptırımlar

Rusya, birçok alanda sıkıştırılıyor. Yaptırımlar artarak devam ediyor. Dünyanın dört bir yanından ve her alandan Ukrayna'ya destek adımları sıralanıyor. Tarafsızlığı ile nam salmış İsviçre dahi, Rusya'ya yaptırımlara taraf oldu.

Rusya'nın enerji ihracatı, Rus finansal sistemi ve hatta rezervleri hedef alındı. BP, Rus enerji şirketi Rosneft ile olan ortaklığını bitirdiğini duyurdu. En büyük ticari ortaklardan Almanya da Kuzey Akım 2 projesinin lisansının onaylanmasını durdurdu. Maersk gibi büyük lojistik firmaları, Rusya'daki operasyonlarını durdurdu. Rus Sberbank, Avrupa'daki operasyonlarını durdurmak zorunda kaldı.

Bazı önde gelen Rus bankaları ve merkez bankası ile SWIFT işlemlerinin yasaklanması, Rusya merkez bankasının uluslararası işlemlerinin kısıtlanması; Rusya'nın uluslararası finansal sistem ile bağlantılarını, rezervlerine erişimini ve ödeme akışlarını engelleyici, Rusya ekonomisini derin bir krize sürükleyebilecek yaptırımlardır.



Rusya'nın kredi notları, savaş sonrası, "çöp" statüsüne indirildi. Kaynak: S&P, Moody, ve Fitch

Rus oligarklara ve off-shore hesaplara baskılar, finansal yaptırımların en güçlü unsuru olabilir. Makro-finansal istikrara yönelik riskler, borçların ödenmesinde aksamalar, uluslararası rezervlere erişimin kısıtlanması gerekçeleri ile Rusya'nın kredi notları da yatırım yapılamaz seviyelere indirildi. Enerji ihracatına yönelik yaptırımlar, Rus bankalarının ve finansal sistemin, SWIFT sisteminden çıkarılması, Rusya'yı oldukça zorlayacaktır.

Ekonomik ve Finansal Yansımalar

Rusya'yı ekonomik ve finansal anlamda çok zor günlerin beklediğinden şüphe yok. Rus rublesi, tarihin en değersiz seviyelerinde. MOEX işlemlere kapatılmak zorunda kalındı. Ukrayna, ilk günlerden itibaren sermaye kontrollerine başvuruyordu. Nakit çekimi ve dövize sınırlamalar getirildi. Rusya'da da açığa satışların yasaklanması, menkul kıymet satışlarının yasaklanması ve bireylerin yurtdışına 10 bin dolardan fazla para çıkaramaması yasakları geldi.

Rusya'nın ekonomik büyüklüğü, enerji ve tahıl ihracındaki ağırlığı nedeniyle, çok fazla ihtimal verilmeyen (Fransa Maliye Bakanı'nın ifadesiyle 'finansal nükleer silah') SWIFT adımı, uzun vadede ciddi yansımalar getirecektir. Nitekim, bugün, SWIFT işlemlerinin ortalamada %1'inin Rusya'dan yapıldığı tahmin edilmektedir.

Özellikle de SWIFT yaptırımları, Rusya'nın tüm dış ilişkilerini etkileme potansiyeli taşımaktadır. Rusya'nın ihracat gelirlerini ve uluslararası ticaretini, geçmişte İran'da olduğu gibi, ciddi anlamda zayıflatması bekleniyor. Bu yaptırım Rusya ile iş yapan tüm şirketleri ve finansal kuruluşları etkiler. Şirketlere para girişlerinin durması, ödemelerin aksaması, teminat ve akreditiflerde sorunlar yaşanması gibi uluslararası ticarete darbe vuracak gelişmeler yaşanabilir.

Ancak, Rusya'da, merkez bankası ve bazı büyük bankaların olduğu kısmi bir men söz-konusu. Yine de yaptırımlarda adı geçen Sberbank ve VTB bank, Rusya bankacılık sistemindeki varlıkların %75'ine sahip. Dolayısıyla da yaptırımların ekonomik ve finansal etkilerinin mümkün olduğunca fazla olması; ancak, Rusya ile tüm iletişimin de koparılmak istenmediği sonucu çıkmaktadır.

Rusya Dayanabilecek mi?

Ukrayna Savaşı'nın ekonomik ve finansal yansımaları noktasında merak edilen sorulardan biri de "Rusya ekonomisi dayanabilir mi?" Rusya, 10 bin doların altına gerileyen kişi başı GSYH'sı, düşük verimliliği ve ürün çeşitliliği ile temelde hammadde ihracatı ile ayakta kalmaya çalışan bir ekonomidir. Güçlü Sovyet mirası üzerine kurulan avantajlı konumunu etkin ve avantajlı kullanabilecek konumda değildir.

Ancak, yıllardır süren Batı ile çekişmenin getirdiği, zaten kısmen izole ekonomisi; yüksek resmi rezervleri, zengin hammadde kaynakları, yüksek enerji fiyatları; Avrupa'nın enerji bağımlılığı, gıda ve tahıldaki dış ticaret fazlası gibi avantajlarına güvenerek, bildiğini okumayı hedefliyordu. Rusya, olası yaptırımların da tıpkı Gürcistan müdahalesi ve Kırım'ın ilhakı sürecinde olduğu gibi sınırlı etkiler göstereceğini umuyordu.

Nitekim, örneğin, 2014'te Kırım'ın ilhakı sonrası hayata geçirilen yaptırımların Rusya'ya etkileri çok sınırlı kalmıştı. Yeni yaptırımların ise, bu doğrultuda, daha fazla can acıtıcı olması için uğraş sürüyor. Özellikle de Rus bankalarının SWIFT sisteminden çıkarılması, rezervlerine erişimin kısıtlanması, bireysel sermaye kontrolleri, Rus uçaklarına hava sahalarının kapatılması gibi üretim ve bankacılıktan, ulaşım ve spora kadar birçok alanda yeni yaptırımlar devreye sokuluyor.

Enerji ve gıda fiyat artışları da Rusya'nın işine yarıyor gibi görünse de SWIFT yaptırımları nedeniyle, bunları satamayacak ve uluslararası ticaretten kaynaklı gelirlerini alamayacak, hatta rezervlerini kullanamayacak Rusya'nın ne kadar dayanabileceği de ayrı bir konudur.

640 milyar dolarlık döviz rezervlerinin kullanılamaması da Rus finansal sistemi için önemli bir sorun teşkil edebilir. Rus bankalarından kaçışlar, kur volatilitesi ve yeni bir enerji krizi dalgasının da gelmesi muhtemeldir. Rus bankaları, döviz cinsi borçlarını ödemede sorunlar yaşayacak, döviz likiditesine erişimleri ve uluslararası likiditeye erişimleri de kesilmiş olacaktır.

Öte yandan, Ukrayna savaşının etkisi ile Çin-İran-Rusya konsolidasyonu da belirginleşmektedir. Çok kutuplu görünüm güçleniyor. Çin ile İran, süreç ile ilgili daha çok Batı'ya tepkilidir. Dahası, Çin ve İran gibi Asya ülkeleri, Rusya'ya yaptırımları uygulamada da çok istekli değiller. Çin, mevcut küresel ticari ilişkileri nedeniyle, Rusya'ya doğrudan yardımı bu aşamada düşünemese de, bir şekilde, yaptırımların bir parçası olmamak için de çabalayacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA