Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SALİH TUNA

Beni dinlemeye devam etsin

Sevgili Kılıçdaroğlu'nu şöyle ağız dolusu gülerken veya ağlarken hiç görmedim. Şayet görseydim ben de güler, ben de ağlardım!..
O derece etkilenirdim.
Lakin intihar etseydi etkileneceğimi hiç sanmıyorum... Bilemiyorum; belki de intiharına inanmadığımdandır.
Zira Kılıçdaroğlu'nun intihar etmesi, kedimiz Sokrat'ın (Çocuklar adını böyle koymuşlar, hikâyesi bahsi diğer) ağaca çıkıp intihar etmesinden daha düşük ihtimal. (Kedilerin intihar etmeyeceğinden değil sadece, bizim Sokrat çok şükür ağaca tırmanmaya bile üşenir.)
Hayır, "Kılıçdaroğlu'nun intiharı" durduk yere aklıma gelmedi.
"Artık sevgi kazansın istiyorum. Ülkemizin iyileşmeye, helalleşmeye ihtiyacı var. Helalleşmek geçmişi değiştirmez ama geleceğimizi kurtarır. Geçmişte partimizin de hataları oldu; helalleşme yolculuğuna çıkma kararı aldım..." şeklindeki malum açıklaması üzerine, Engin Ardıç dünkü yazısında "İntihar etmeyi mi düşünüyor? Durup dururken niçin helallik istiyor?.." deyince aklıma geldi.
Cennetmekân arkadaşım Ahmet Kekeç de 2019 tarihli bir yazısında, Kılıçdaroğlu'na "intihar" etmesini önermişti.
Demek ki CHP Genel Başkanı'nın "intiharı" çağrıştıran halleri var.

***

Söz konusu önerisinin nedenini Ahmet Kekeç'ten okuyalım: "Önce iftira atıyor, sonra 'Sen de itiraf et' diyor... 'İddianı ispatlarsan siyaseti ve Cumhurbaşkanlığını bırakacağım. İspatlayamazsan, sen siyaseti bırakacak mısın?' cevabını alınca da, bir zeytinyağı olarak üste çıkıp şunu söylüyor / söyleyebiliyor: 'Ben bu konudaki söylentileri dile getirdim. Cumhurbaşkanı, benim iftiramın iftira olduğunu ispat etsin.' (Hem 'iftira' diyor, hem 'iftiramın iftira olduğunu ispat etsin' diyor.) Bu cevap benim akıl melekelerimi dumura uğrattı. / Kötü oldum. / Bir insan olarak küçük düştüğümü hissettim. / Bir kurtuluş yolu aradım Kılıçdaroğlu için ve intiharı buldum (27 Kasım 2019, Star)
Prof. Atilla Yayla da sanırım CHP'ye çözüm bulamamış, "kapatılmasını" önermişti.
Fakat AYM tarafından değil, CHP kendisini feshetsin, bir vakfa veya enstitüye dönüşsün veya tek parti dönemi müzesi olsun demişti.

***

Bana soracak olursanız, CHP aynen kalsın.
Zaten bu aziz millet "Partileri seçmen kapatır" diskurunu, CHP'ye "özel tarife" olarak uygulamıştır.
CHP'yi kapatmamış ama belirli yüzdeye mahkûm etmiştir.
O kadar ki, Müslüm Gürses'in "Allah öldürür dünyadan alır / Sen beni öldürdün, hayatta bıraktın" misali, CHP'yi kapatmaktan beter etmiştir!
Haliyle kapatılmamış gibi, müze değilmiş gibi, dahası demokratik bir partiymiş gibi sürgit devam etsin.
Kılıçdaroğlu'nun intihar edeceğine ihtimal vermediğimi söylemiştim. Ayrıca önermem de!
Bence Sayın Kılıçdaroğlu, fakiri okumaya devam etsin kâfi.
Yaklaşık bir ay önce (19 Ekim 2021'de) bu köşecikte "Oyuna gelme adamım" başlığı altında kendisine vermeye çalıştığım mesajı almış olacak ki işi "helalleşme" muhabbetine kadar getirmiş.
Demiştim ki...
İmamoğlu ve avenesinin oyununa gelme! Sonra "Halayı ben çektim ama gerdeğe damat girdi" yollu dizlerini döversin. İmamoğlu takımı "sevi insanı" rolünü oynuyor diye "çatışma insanı" olmak zorunda değilsin. Organize suç örgütü lideri gibi bürokratlardan yabancı yatırımcılara kadar süre vererek tehdit etmekten randıman alamazsın. Seni yemek isteyenlerin ekmeğine yağ sürersin sadece. Bindiğin atı vurma! Bir önceki seçimde kendisine yol aldıran "sevi insanı" rolüne tekrar gir. Hani, kutuplaştırmaya karşı, "sövene dilsiz, dövene elsiz" modundaydın ya onu diyorum...
Geçen gün "Artık sevgi kazansın..." diyerek yaptığı mahut konuşmadan anlaşılacağı üzre beni dinlemeye başlamış.
Devam etsin.
Onu "başkan yapacağım" ama sözümden çıkmasın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA