Başak Çokan'ın röportajını önce perşembe günü Show TV'nin Yaz Sürprizi'nde izledim, sonra da cuma günü GÜNAYDIN'da okudum.
Manken Eyşan Özhim'in derdi büyüktü. Medyada hep 'kilo almış gibi' gösterilmekten şikayetçiydi. Rahatsız olduğu bir başka konu ise yönetmen sevgilisi yüzünden oyunculuk yeteneklerinin görmezden gelinmesiydi.
Eyşan'ın aklına, harika bir protesto biçimi geldi. Medyayı kendi silahıyla vuracaktı: Sansasyonla... Ve sansasyonel bir röportaj kurguladı. Sokaklarda yaşayan, etine fazlaca dolgun, taşralı bir kadın tiplemesiyle röportaj verecekti.
Ne yalan söyleyeyim, Yaz Sürprizi'nde dış ses, röportaj yapılan kadının Eyşan Özhim olduğunu söyleyene kadar onu tanımadım. Beni bırakın, o sırada tesadüfen yoldan geçen Mustafa Alabora ağabeyimiz bile Eyşan'la birkaç dakika sohbet etmesine rağmen tanımadı.
Birincisi; Eyşan derdini anlatmak için harika bir yöntem keşfetmiş. Bir medya eleştirisini, medyanın yayınlamaktan vazgeçemeyeceği şekilde kurgulamayı akıl etmiş. Zira kuru bir basın toplantısı, onu asla manşetlerde bu kadar yükseğe taşımazdı. İkincisi; taşralı kadını muhteşem oynamış. Hem fiziksel görünümü hem de harika şivesiyle oyunculuk yeteneğini dosta düşmana kanıtlamış. Yani, bir taşla iki kuş... Vallahi bravo!